Yazıma, önce futbol sahasında holiganlık yapanları, yabancı madde atanları, saha olaylarına neden olanları ve futbolun içerisine girdiği kaostan nemalananları ve perde arkasında işler çevirenleri kınayarak başlamak istiyorum. Bir kınama da Türkiye’nin hangi sahası, hangi taraftarı olursa olsun sahaya zarar veren yanıcı madde atanlara, hayır ne anlıyorsunuz o meşaleyi sahaya atınca anlamıyorum, yazık! Milli servet…

Taraftarın içerisinden çıkan bir yazar olarak, Samsun’da oynanacak süper kupa için yine yollardaydık. Konyasporlu taraftarlar olarak, Kırıkkale, Çorum ve Amasya güzergahını kullanacaktık. Beşiktaşlılar ise Ankara üzerinden gelecekleri için olası bir taraftar çakışması ancak Merzifon’dan sonra olabilirdi.

Yol üzerinde bireysel olarak araçlarıyla gelen Beşiktaş taraftarları ile muhabbet sohbet ve başarı dileme fırsatı bulduk. Hatta bizzat kendim yemeklerini yiyen Beşiktaşlı bir aileye yemeklerini rahatlıkla yemelerini yalnız oyalanmamaları konusunda ikazımı da yaptım. Sonuçta gergin bir ortam vardı. Araçlarına binip tesisten ayrılana kadar da kendilerine refakat ettik.

Konyaspor başkanın gereksiz ve yersiz İzmir Marşı muhabbetinden sonra ipler yeterince gergindi. Bir de sosyal medya üzerinden hafta arası sataşmalar başlayınca istenmeyen olaylar kaçınılmaz gibi görünüyordu. Merzifon’a kadar hiçbir problem yaşamadık. Gergin olan ipi koparan taraf aslında eyyam yapanların aksine Beşiktaş tarafı olmuştu. Mola verdikleri esnada geçen bütün otobüslere taş atan Beşiktaşlılar kendi taraftar otobüslerinin bile yanlışlıkla camlarını indirmişlerdi. Maç öncesi aramalar ve kontrollerde Beşiktaş tarafında ele geçirilen döner bıçakları, sustalılar, beysbol sopaları, ekmek bıçakları kimin maça kimin savaşa geldiğini gösterir nitelikteydi. Üç farklı noktada gerçekleştirilen aramalarda yoğun güvenlik önlemleriyle stada girdik.

Biz stadyuma girdiğimizde Beşiktaş taraftarları İzmir Marşı’nı söyledi ve amigo arkadaşlar Konyaspor tribünlerini susturdu ki rahatça söylesinler. Akabinde tüm Konyalılara küfür ediyorlardı. Ama niyetli küfürler bunlar süt kupası söylemi kadar iyi niyetli “Hepiniz o… çocuğusunuz” en hafifiydi. Tarafsız sahada oynanan müsabakalarda taraftarların atışması hatta istemesek bile maalesef küfür etmesi artık ülkemizde sıradanlaştı. Ama nedense Anadolu takımlarının yeterli lobisinin olmaması okları Anadolu takımlarına çeviriveriyor. Tüm bunlar yaşanırken Konyaspor’a ait bir locadan yönetici Ömer Korkmaz’ın yanından Beşiktaş formalı biri taraftarın içine çıkıverdi. Taraftar biraz da bu duruma tepki gösterdi, sonrasında da o kişi locadan balkona hiç çıkmadı… Neyse ki Ömer Bey ortamı yumuşatmayı başardı…

Amatörde bile futbolculara tribün hakkında ilk öğretilen şey taraftarın söylemlerine kulak asmamaktır. Kariyerinde Avrupa şampiyonluğu olan bir oyuncunun tribünlere adeta vole ile su fırlatması ne kadar doğru bilemiyorum, ama en az Oğuzhan’ın köy efesi gibi tribünlere atarlanıp Konyaspor taraftarını hemen gözümüz önünde ‘’haydi yiyorsa gel’’ şeklinde tahrik edip sahaya davet etmesi kadar yanlıştı. ATV rejisi bunlara yer vermedi, bu durumda tek suçlu Konyaspor taraftarı olabilirdi.  Tabi bunlar genç futbolcular, milli oyuncular böyle şeyler son derece normal sonuçta bunlar milyon dolarlık isimler yapabilirler böyle şeyleri, takılmamak gerek. Su zarar vermese de futbolcuya atmamak gerek bunu atan arkadaşları ayrıca kınıyorum.

Şimdi gelelim bıçak olayına ben aklı başında hiçbir taraftarın ki burada bahsedilen taraftar Konyaspor taraftarı, sahaya bıçak atmasına bırakın inanmayı ihtimal dahi vermiyorum. Kaldı ki bu taraftarlar iç çamaşırlarına kadar arandı. Eğer tüm bunlara rağmen bu kişi bir Konyaspor taraftarı ise yazıklar olsun diyorum. Kimsenin bizlere yapamadığını sen tek maçla yaptın. Stadyumun güvenlik kameralarından o bıçak atan şahıs teşhis edilebilir ve tüm Konyaspor taraftarlarına bu iş mal edilmez edilemez. Bundan sonra Truva atı gibi taraftarlar birbirlerinin sahasına başka maçlarda girip yabancı madde fırlatırsa şaşırmayacağım, maalesef iş oraya gidiyor.

Biri sevinçten diğeri Quaresma ve Oğuzhan’ın tahriki ile sahaya giren iki taraftar tüm eyyamcıların bütün okları bize atmasını sağladığınız için teşekkür ederiz. Oysa biz kale arkasında DHKP-C ile bağlantısı olan iki isme destek veren taraftarı eleştirecektik ne demişlerdi; ‘Nuriye Semih yaşasın.’ Hazır pankarta girmişken birde Mustafa Kemal Paşa pankartı alınmadı curcunası koptu. Buda tamamen Samsun’u ve güvenlik güçlerini kötülemek için, planlı bir şekilde yapılmış eyyamdır. Çünkü stadyum içine hiçbir pankart alınmadı. Maç sonunda Beşiktaş tribünündeki terör destekli pankartı sorduğumda evlilik teklifi yapılması gibi bir yalanla içeri katmış olabileceğini söyledi.

Maç bittiğinde hangi foto muhabiri arkadaş çekmişti hatırlamıyorum. Konyasporlu taraftarlar sahaya girdiğinde tek hedefleri vardı futbolcular ile şampiyonluğu kutlamak. Tıpkı Başakşehir maçında olduğu gibi kısa süre sonra hemen tribündeki yerlerine döndüler. Bu arada bunu çekemeyen Beşiktaş taraftarları da kale arkasından aşağı inip bu sevinci gölgelemek istediler ama onlarda Fikret Orman’ın açıklamalarındaki sağduyudan değil sahaya inen grubun sayısının fazlalığından dolayı geriye çıktılar. Sahaya inen sayı az olsaydı sağduyulu arkadaşlar yırttıkları filelerden sahaya girip kavga çıkartacaklardı. Yani, tıpkı maçtan sonra bir tesiste özel aracı ile gelen bir aileyi yakalayıp saldırdıkları gibi.  Merak ettiğim bir detayda Beşiktaş tarafındaki görevli polis memuru arkadaşın yüzündeki kanama, o kadar sağ duyulu saldırmışlar demek ki yazık! Oysa Konya’nın insanı o copu yer yine de polisine saygı duyar.

Sonuç olarak; Beşiktaş ve Konyaspor kulübü neden olduğu saha olaylarından dolayı para cezası alacaktır. Konyaspor’un cezasının biraz daha fazla olması kaçınılmazdır. İç sahada Konyaspor iki, Beşiktaş bir maç ceza alabilir. Sahaya maç esnasında giren taraftarlar 1 yıl müsabakaya giremeyecek. Bıçak atan şahıs da yakalandığı takdirde hapis cezası alacaktır, almalıdır.

Şimdi kimse hikâye okumasın. Oynanan süper kupa maçında yapılan yanlışlar ve doğrular var, ama kimse tek başına ne doğru yaptı ne de kimse tek başına yanlış. Sahaya bıçak atan şahıs istisna onun affı olmamalı, o bu statüye girmiyor. En ağır şekilde cezalandırılmalı ki bir daha futbol sahalarında böyle bir şey olmasın. Yalnız emniyet eğer o kişiyi tespit ederse bir açıklasın da kimmiş yönetimde bizlerde öğrenelim. Sahada yaşananlar benim gözlemim ile bunlardı. Maalesef saha içini artık diğer yazımda sizlere anlatmaya çalışacağım. Şimdi siz karar verin iyilik meleği mi Beşiktaş?