JAPONLARDAN DERS ALMALIYIZ
Benim ilkokul öğretmenim (Allah rahmet etsin) bizleri hayata hazırlamıştı.
Onun verdiği eğitimin etkileri 60 yaşını geride bırakmış olmama rağmen hâlâ devam etmektedir.
O zamanlar şimdiki gibi kaloriferli sınıflar nerde.
Odun ve kömürle ısınırdık. Okula odun ve kömür geldiği zaman biz taşırdık. Mıntıka temizliği de bizden sorulurdu. Münazara ve müsamerelerde bizim sınıf başı çekerdi.
Okulun bahçesine ağaç dikmek ve onların bakımlarını yapmak bizim işimizdi.
Bundan dolayı hiçbir öğrenci ve velisi de şikayetçi değildi.
Bugün bile gezip dolaştığım yerlerde yerdeki çöpleri temizlemek geçer içimden.
Benim öğretmenimin yaptığını bugün bir öğretmen yapacak olsa, ertesi gün veliler okulu basar, öğretmene demediklerini bırakmazlar.
Ama Japonlar, tam da benim öğretmenim gibi eğitiyorlar çocuklarını.
Okulun tüm temizlik işlerini çocuklar yapıyor ve okulda herhangi bir hizmetli çalışmıyor.
İşte bu temizlik anlayışı nesiller boyu devam ediyor.
Rusya’da düzenlenen Dünya Kupası maçlarında Japon seyirciler maçtan sonra mıntıka temizliği yaparak tribünleri tertemiz bırakmışlardı.
Son olarak Japon turistler İzmir’de kendilerini bir kere daha gösterdiler.
Bayramda kirlettiğimiz çevreyi ellerinde poşetlerle temizlemişler.
“Temizlik imandan” gelirse Japonlar neye iman etmişler?
Bizler Müslüman olarak çevreyi o denli kirletmişsek imanımızı mı sorgulamalıyız?
Kafam karıştı.
Japonlar mı Müslüman, biz mi Müslüman?
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.