KONYA SURLARI VE KAPILARI
- Temelleri Türkiye Selçuklu Sultanı 1. İzzeddin Mes’ud tarafından atılan ve Uluğ Sultan Alâeddin Keykubad döneminde tamamlanan Konya Kalesi’nden geriye pek bir şey kalmamıştır. İç Kalenin İnce Minareli Medrese’ye kadar olan bazı kısımları ise, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı bir projeyle gün yüzüne çıkartılmaya çalışılmaktadır.
Konya şehir merkezini çevrelemektedir.
Yapanı bilinmeyen, temelleri Türkiye Selçuklu Sultanı 1. İzzeddin Mes’ud tarafından atılan ve Uluğ Sultan Alâeddin Keykubad döneminde tamamlanan Konya Kalesi, 13. Yüzyıla tarihlenmekte.
Kültür Bakanlığı’nın mülkiyetinde olup kalenin çok az parçası günümüze gelebilmiştir. Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 15.10.2001 gün ve 4292 numaralı kararıyla tescil edilmiştir.
Roma, Bizans ve Selçuklular döneminde önemli görevler ifa eden Konya Kalesi’nden günümüze küçük sur parçaları kalmıştır. Selçuklular şehri fethettiği zaman sadece iç kale bulunuyordu. Bu kalenin Roma Bizans dönemlerinde yapıldığı kabul edilir. Fetihten sonra Selçuklular önce bu iç kaleyi onarıp tahkim etmişlerdir.
ŞEHİR SURLARLA ÇEVRİLİYDİ
Selçuklular şehri fethettikleri zaman yerleşme surlarla çevriliydi. İç kale surları tamir ederek kullanılmıştır. Tarihi kaynaklar bu şehrin dört kapısı olduğunu belirtirler. Sultan kapısının kalıntıları Hüma Oteli’nin (dershane) altından çıkmıştır. İç kalenin dışındaki mahalle ve sur hakkında fazla bilgimiz yoktur. Bu devirde çarşı Karatay Medresesi’nden başlayarak surların doğu kesimine doğru uzanıyordu. Daha sonra çarşı İplikçi Camii’nin çevresine kadar genişledi.
Alâeddin Keykubat’ın dış surları bizzat yerinde gezip göstererek yaptırdığı hususu şüphelidir.
Fetih sırasında mevcut olan surların yenilendiği, onarıldığı söylenebilir. Meram Kız Meslek
Lisesi’nin doğusundaki temel kazılarında Bizans Mozayiği, mozayiğin kuzey bitişiğindeki
temelden çıkan Selçuklu duvar çinileri, burada bir Bizans sarayının varlığını ve sarayın Selçuklular tarafından kullanıldığını göstermektedir. Buradaki Bizans mozayiğini Koman tanıt mıştır.
Buradaki temel kalıntılarından çıkan figürlü Selçuklu çinilerini araştırmacı yazar A. Sefa Odabaşı bizzat görmüş, fizik öğretmeni Hüseyin Köroğlu bazı parçaları duvarlara monte etmiştir. Bu kalıntılar bu sarayın Selçuklu döneminde kullanıldığını göstermektedir.
İbni Bibi’nin kesin ifadelerine rağmen bu dış surların varlığına Tanyeli dikkat çekmiştir.
Alâeddin Keykubat belki de bazı yerlerde surları yenilemiş, bazı yerlerde genişletmiştir. Surlar
yenilenip şehir seller ve düşman saldırılarına karşı güven altına alınınca çarşı biraz daha doğuya bugünkü Konya çarşısının olduğu kısma kaydırıldı.
KONYA SURLARI VE KAPILARI
İç Kale: Alâeddin Tepesi’ni çevreleyen İç kale, cami, saray, medrese, hamam gibi kamu binaları ve yöneticilerin, konutlarını içine alıyor. İç Kale’nin çift sıra surla çevrildiği ve saraydan kalan köşkün bu surun üzerine kurulduğu biliniyor. Belki de Ahmedek burasıydı. Tuncer Baykara İç Kale’nin Selçuklular zamanında dört kapısı olduğunu belirtir. Bunlardan sadece birisinin adını biliyoruz. O da sarayın kuzeyinde yer alan Sultan Kapısı’ydı.
Dış Kale: Tarihi kaynaklara göre şehrin genişlemesi sonucu bu surlar Alaeddin Keykubat zamanında yapılmıştır. Bazı araştırmacılar dış surların daha önce var olan surlar üzerine yaptırıldığını söylemişlerdir. Dış surlardan dışarıya açılan kapılar adları ve yerleri kesin değildir. En doğru sayılabilecek kapı yerleri numaralandırılarak bir kroki üzerinde gösterilmiştir.
Larende Kapısı: Kalenin güneyinde Sahip Ata Camii’nin kuzeyindeydi. Son yıllarda bir
ev yapımı sırasında kapının kulelerinden birisinin temeli ortaya çıkmıştır. Bu kapının Alaeddin Keykubat tarafından yapıldığı kabul edilir. Es-sultan yazılı 618/1221 tarihli bir kitabe ile balık figürü bu kapıdan gelmiştir.
Atpazarı Kapısı: Lârende Kapısı doğusunda, kalenin güneyinde yer aldığı kabul edilir.
Telli Kapı: Kapı Camii önünde bulunduğu kabul edilir.
Aksaray Kapısı: Kalenin doğusunda bugünkü Babür Aksaray Mahallesi’nde yer alıyordu. Kapı üzerindeki Aslan heykellerinin Aslanlı kışlaya kaldırıldığı bilinmektedir. Aslanlı kışla yıkılmış, yerine bugünkü Mevlâna Kültür Merkezi yapılmıştır.
Debbağlar Kapısı: Kalenin doğusunda, Aksaray Kapısının yakınında yer alıyordu.
Ertaş Kapısı: Kalenin kuzey doğusunda yer alır. Alâeddin Keykubat tarafından yapıldığı kabul edilir. Kapı üzerinde sağda bir kadın heykeli vardı. Kapı dışında aynı adlı bir hamam bulunuyordu.
Devam edecek.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.