Başka şehirlerle ilgili çok şey dinlerim. Gezenlerden değil ama orada yaşayan insanlardan. Neden mi? Bir şehri gezen bir turist genelde makyajlı yüzle karşılaşır. Orada yaşayan yerli olmayan halk ise gerçekleri çok daha iyi mülahaza eder.

Türkiye’nin farklı şehirlerinde uzun süre ikamet etmiş ardından yolu Konya’ya düşerek şehrimizde yaşamış insanlar anlatır hep.

Filan şehir… Adı büyük. Gün içinde saatlerce suyumuz gider. Afedersin bazen banyo ihtiyacı olsa su gelecek diye bekliyoruz. Yollar desen… Birkaç ayda bir araçlarımızın ya amortisörlerinden ya da ön düzenin bir arıza ortaya çıkar. Çöpleri hiç söylemeyeyim. Bazen günlerce kokar almaya gelen olmaz.

Doğru düzgün oturacağımız bir park bulmak mı? Belki ülkenin en güzel doğal yerleridir ama pislikten insan orada bulunmak istemez.

Elektrik mi dediniz. Güya üretim barajlarına en yakın yerlerde yaşadık. Bazen bir gider 8 saat 10 saat hatta daha fazla. Doğalgazla ilgili bir şey diyemeyeceğim.

Daha da fazlasını duyarız.

Yahu biz yaşadığımız memleketin kıymetini bilmiyoruz. Ancak farklı bir yerde ikamete başlayınca o zorlukları görünce anlayabiliyoruz. Konya’ya laf edenleri şöyle birkaç ay başka yerlere götürmek lazım. Oranın havasını suyunu ulaşımını veya kamu hizmetlerini görmek lazım.

SORULARIN CEVABI SANDIKTA

Yıllardır AK Parti’den başka iktidar görmeyen gençlerin farklılık peşinde olduğu pompalanıyor. Hatta ABD örneği veriliyor.

Gençlerle ilgili isteklerin çok değişik nedenleri olabilir. Ailelerinden baskı görmüş olabilirler, arkadaş çevrelerinden etkilenmiş olabilirler…

Ya da ne bileyim farklı bir anlayış fikri kafalarına daha çok yatıyor olabilir.

Hayatın dinamizminin içinde elbette değişim kaçınılmaz bir sonuçtur. Olaya ideoloji temelli bakanlar zaten geniş kitlelere hitap edemez. Örneğin yıllardır 6 oka oy verdiğini ve elinin başka yere gitmediğini söyleyen birisi yaşını başını da aldıysa artık buradan değişim yapamaz. Zira Türk seçmeni öylesine bir enformasyon yaşıyor ki; başka bir partiye oy verirse insan tüm ömrüyle çelişmiş psikolojisine bürünebiliyor.

Bu tespit ideolojik tabana sahip (az veya çok) bütün partilerde görülür. Gençlerde durum böyle değil, daha realist yaklaşım söz konusu. Bu yüzden gençler daha çok apolitik olmayı tercih ediyor.

Önümüzdeki seçimler çok heyecanlı olacak.

En büyük hakem sandıktır. Kim haklı kim haksız kim yaptıkları ile sempati topluyor ya da irtifa kaybediyor sandık cevabı verir. Gençlerin tercihi de sandıkta görülür. 2023’e çok bir şey kalmadı zaten…