Şehirdeki Sivil Toplum Kuruluşu (STK) bolluğu malumunuzdur. Doğrusu bu bolluğu zenginlik olarak kabul etmek gerekiyor. Daha da artsın ki daha organize güzel işler ortaya çıksın kazanan Konya olsun.

STK’ları temelde 2 grup halinde ele almak lazım. Konya menşeili yerel toplum hareketleri ve ulusal bazlı kuruluşların Konya şubeleri.

Yerel hareketlerin oluşumuna baktığımızda; ulusal derneklerin Konya şubelerinde yer alamayanlar veya ön planda olamayanların birlikteliği demek mümkün.

Neyse konumuz bunlar değil aslında. Kısa bir giriş olsun istedik.

Türkiye STK’ların gücünün ne anlama geldiğini, 28 Şubat sürecinden mütevellit çok iyi hatırlar. Konya’da şubesi dahi bulunmayan TÜSİAD’ın hükümeti yıkma yolundaki maharetini kitaplarda ders olarak okutmalı.

12 yıllık AK Parti iktidarında en çok gelişmesi gereken STK’ların kuşku yok ki MÜSİAD ve ASKON olması beklenirdi.

Geçmiş zaman kipi kullanmamın sebebi bu toplum hareketlerinin kayda değer bi etkilerinin olmadığını anlatmak için. Ulusal statüde olanları da en ince ayrıntılarına kadar irdeleyebiliriz lakin biz Konya ayaklarını anlatalım bugün.

Dr. Lütfi Şimşek MÜSİAD’ın Konya Şube Başkanı. Düşünüyorum; ismi, siması dışında bir şey ifade etmiyor zihnimizde ne yazık ki! Birkaç protokol birlikteliği dışında herhangi bir etkinliğine biz şahit olmadık. Medyatik olmayı sevmiyor sanırım diyeceğim ama medyatik olmak için de bir şeyler yapmak lazım. Bulunduğu mevki Başbakanı olan bir şehir için tasavvur edilemez ölçüde büyük. Rutin işler dışında ne yapılıyor diye sorsanız benim verecek cevabım yok! Kıyas edip kimseyi kırmak değil niyetim. Lakin önceki başkan en azından koltuğu dolduruyormuş. Bugün MÜSİAD adına şehir bunu arar vaziyette. Bunu anladık.

Hakeza bu kuruluşun genç kısmı için de aynı şeyleri söylemek mümkün. Avukat dostumuzu ta Enderun’lu yıllarından biliriz. Çalışkan ve güzel ahlaklı bir insan olduğu kalmış aklımızda 13-14 yıl öncesinden. Ama hepsi o kadar.

Sanki mevcut başkanlar ‘uyku dönemi sakinleri’ olarak getirilmiş oraya. Anlamsız bir şekilde uyutuyorlar toplumu. Aksiyon sıfır. Öncekiler sanki elleriyle seçmişler! Daha başka şeyler de diyeceğim ama dostlarımız üzülmesin diye susalım.

Peki ya ASKON’a ne demeli?

MÜSİAD’ın bu kadar etkisiz olduğu, AKTİSAD’ın neredeyse piyasadan silindiği bir ortamda ASKON ne yaptı? Kusura bakmasın ama Yakup Yıldırım bir daha arasa böyle ortam bulamaz. Tam büyüyüp Konya’da zirve olacakları dönemdi. Onlar ne yapıyor? Ben diyeyim bunca esnafa sanayiciye rağmen onca kaliteli üyesine rağmen aidat toplayamadığından üyeleri bir bir koparıyor bünyesinden. Daha açık ifade etmem gerekirse başkan yönetim uyumsuzluğu, sevimsizliği, çekişmesi ortaya hiçbir şey çıkmamasına sebep oluyor.

Mevcut başkana diyecek lafım yok. Zira o seçimler öncesi “aramızda aday varsa çekilmeye hazırım” cümlesini kurmuş. Bir medeni cesaret örneği gösteren çıkmamış sadece.

Bu kuruluşların başkan seçimleri tekrar ne zamandır bilmiyorum. Çok da umrumda değil.

Bildiğim bir şey var: bu şehrin bitmek tükenmek bilmeyen paça çekme mevzusu, dedikodu kazanı olduğu sürece başkan olmaya layık gerçek adaylar hep perde arkasında kalacak. Hep kendi oturaklarında bu durumlardan dert yanacak.

Umutsuz olmayalım diyorum ya… Böyle gelmiş böyle gidecek.

Ne olur adı geçen başkanlar bu şehir adına bir şeyler yapmak için her gün başka bir kapıda olsa. Biz de her gün onların güzelliklerini yazsak buradan.

O koltuklar gelir geçer. Baki kalan hoş seda değil mi?