Yeni bir hafta, yeni ümitler, yeni heyecanlar, yeni hayaller ve umutlar. İnsanoğlu nefes alıp verdikçe hayallerinin peşinde bin bir ümitle koşmaya, koşmaya takadı yetmiyorsa yürümeye devam edecek. Biz de yeni haftaya şükürler olsun çok yüksek bir enerji ile başlıyoruz.

Ancak dünden kötü bir haberimiz var.

Genç dostumuzu, iş adamını, sporun beyefendi ismini kaybettik ve toprağa verdik. Basketbol ile yönetici olarak uğraşırken tanıdığım Genç Değirmen’in kurucusu, Konyaspor Yönetim Kurulu üyesi Abdülkerim Selek’e Allah’tan rahmet ailesine ve yakınlarına başsağlığı dilerim.

Şimdi izninizle bir kendi yaşadıklarımız bir de sizlerden gelenlerle bu haftanın ilk yazısını yazalım.

BELEDİYE İSTERSE

Bir dostumuz fotoğraflamış ve sıkıntıyı bizimle paylaşıyordu;

“Sayın Uğur Başkanım; Burası Beyşehir Caddesi. İhsaniye istikametinden gelirken Tıp Fakültesi istikametine doğru olan yol. Şehit Halis Demir Caddesine dönüş noktası. Ama dönüşte kocaman bir elektrik direği var. Yani sağa dönüş dar bir noktadan. Ve Belediye otobüs durağı var. Oysa bu otobüs durağının arkasında kocaman boş bir saha var. Bu dönüş tehlikeli ve ister istemiz trafiğin yavaş akmasına neden oluyor.

Bu dönüşün kesinlikle bir daha gözden geçirilmesi gerekiyor.

Büyükşehir Belediyesinin whatsapp hattına da gönderdim. Ama bir dönüş olmadı. Senin kalemine ve yüreğine inanıyorum.

Saygılarımla…”

……………

Evet Uğur İbrahim Altay’ın yeni ekibi yeni olmanın heyecanı içerisinde şehir merkezinde öyle küçük dokunuşlar yapıyor ki yıllardır tıkanan ya da yavaşlayan noktalar bir küçük U dönüş noktası ya da insanın yürümediği ama yolun şeridinden daha geniş kaldırımların daraltılması ile akıveriyor.

Biz bu okurumuzun dediği noktaya da küçük bir dokunuş ile sağa dönüşün daha rahat olacağına inanıyoruz. Ancak bu kez sıkıntı o elektrik direği oradan nasıl kaldırılacak(!). Bu büyük olay(!)

…….

BEYŞEHİR YOLU, ŞEKER DEMİŞKEN

Buradan birkaç ay önce fotoğraflarla bir sıkıntıyı dile getirmiştik. Şeker Fabrikasının ön kısmında ana yola sarkan dahası ana yolu kapatan ve bu yolun trafik akışını iki yönden de etkileyen semt pazarını yazmıştık. Geçtiğimiz hafta buradan bir bilgi geldi. Vatandaşın çektiği ızdırabı ve bizim fotoğraflarla belgelediğimiz durumu belediye yöneticileri kökten çözmüşler. Artık semt pazarı ana yolun üzerinde kurulmuyormuş. Böyle olunca da trafik akıyormuş.  

Biz de bu vesile ile şehri yönetenlere ve bu konuya hassasiyet gösteren yetkililere teşekkür ederiz.

ÖNCE BENCİLLİKTEN

KURTULMAMIZ GEREKİR

Cumartesi günü Selçuk Üniversitesinde görevli bir profesör hocamız aşağıdaki fotoğrafı çekip bize gönderiyordu. Son derece dikkatli ve kuralcı hocamız bakın ne diyordu: 

“Uğur can, bu olaya ne söylesek ne dememiz gerek inan bilemiyorum ama bunu göre göre de kabul etmek mümkün değil. Buraya park eden kadar dükkanının veya evinin önüne parka müsaade eden ve de gördüğü halde ceza yazmayan polis de suçludur. Bir tarafta park, bir tarafta yürüyüş yolu ve kaldırım. Yer de şehrin yeni gözdesi Şefik Can Caddesi.”

…………………….

DENGESİZ, RAHATSIZ VE

NORMAL OLMAZ İSEN

HER ŞEY KOLAY VE GÜZEL(!)

Hocamın bu notu ve öfkesi ile cumartesi günü kendimin bizzat yaşadığı bir olayı daha buradan paylaşmak istedim.

Cumartesi günü saat 10.30 ya da 11’e geliyor. Sille’den şehir merkezine kadar polis her sokak her ana kavşakta motorize ve otoları ile tedbir almış. Çünkü Sille yönünden 50-60 civarında yarış motorcusu geliyor. Ambulanslı ile eskortu ile. Çünkü Valilik, Büyükşehir Belediyesi, Selçuklu Belediyesi ile Konya Enduro ve Motor Sporları Kulübünün iş birliğinde düzenlenen Konya Enduro Fest 2019 Yarışlarının sıralama turlarına katılan motorcular şov yapıyorlar.

Gerçekten güzel ve gören görmek isteyen gözler için de muhteşem bir tablo. İnsana heyecan veriyor.

Ben de bu ekibin 5 dakika filan mesafe önünde şehre iniyorum.

Dedeman kavşağından tam çıkıyorum kaldırımdan ters yöne doğru motor diyeceğim motor değil, bisiklet hiç değil, elektrikli bisiklet te değil ama küçük bir motor ve üzerinde sakallı bir amca yola ters yönden inmek üzere sadece uyarı maksadı ile kornaya dokundum ve “dat” dedik.

Yani kızgın bir şekilde öyle daaaaaaaaat filan demedik.

Kavşakta zaten bir polis otomobili var iki de polis otomobilin dışında arkadan gelen ekibi bekliyor. Her an yolu kesebilirler.

Biz dat dedik ya bu amca el kol işareti ile bize bağırarak elini kolunu sallamaya başladı “la la la … lo lo.. looo”… Camlar açık olduğu için duydum. Yaşıma başıma göre yapmamam gereken bir şeyi yaptım. Tak, el frenini çektim, dörtlüleri yaktım ve araçtan indim.

Motorlu amca tam gaz ve yine ters yoldan polislere doğru gitti.

Ben de polislere ve amcaya doğru yürüyorum.

Amcam hâlâ polislere beni göstererek bir şeyler söylüyor. Ben yaklaşırken hızlı motorunu gazladı ve yine ters yoldan kaldırımdan Sille istikametine doğru giderek uzaklaştı.

Polis arkadaşlara yaklaştım. “Hayırdır ne diyor bu adam bakın ters yoldan geliyor ve bağırıp çağırıyor”…

Polisler bu tür olaylara o kadar alışkınlar ki her gün bunun gibi nelerle karşılaşıyorlar. İçlerinden birisi hiç istifini dahi bozmadan “Yok yok sizlik bir durum yok. Adam rahatsız, hasta, normal değil zaten belli” deyiverdi.

Sonra ikisi bu cümlelerin ardından hemen yola atlayıp arkadan gelen konvoy için yan şeritten gelen trafiği kesmeye başladılar.

Bir nerede olduğuma baktım bir kendime salak salak, mal mal ilerideki arabama doğru yürümeye başladım.

Direksiyona geçerken o motorlu güzel ekip yanımdan geçiyordu.

Tekrar el frenini indirip dörtlüleri kapatıp yola çıkarken düşündüm.

Biz görmeyeceğiz inşallah. Çocuklarım da görmeyecek. Ama torunlarımızı nasıl bir Konya bekliyordu?

Adam giyim tarzından belli idi. Suriyeliydi. Ama şimdi biz Suriyeli desek ırkçılık yapmış oluruz ya hadi diyelim Afganlı ya da Iraklı idi.

Sen yasal olacaksın, yolunda gideceksin, adam tersten plakasız motoru ile gelecek ve sen dat dedin diye küfür yiyeceksin. Belki gücü yetse dayak da yiyeceksin.

Bu iş böyle gitsin 20 yıl sonra seni o kaldırımda yatırıp kesecek de.

…………

Yani akıllı yasal ve bu şehirde Türk olmayacaksın.

Allah muhafaza ya çarpsaydık ne olacaktı?

Bunun vebalini birileri bu dünyada değil ama öbür dünyada verir diye düşünüyorum. Ve bu konuda da noktayı koyuyorum.

KONYA İŞ DÜNYASINI

DENETLEMEYE TAKVİYE

EKİP GELMİŞ YA…

İş dünyası büyük sıkıntıda. Cenab-ı Allah’ın dağına göre kar verirmiş ya. İçerisinde bulunduğumuz ekonomik krizde bizler kendi küçük dünyamızda bu krizden küçük küçük etkilenirken koca koca iş adamları gerçekten büyük depremler yaşıyorlar.

Siz bizim yazamadıklarımıza filan bakmayın. Dev gibi isimler krizden dolayı intihar ediyorlar yaşamlarına son veriyorlar. Allah düşmanımızın başına vermesin bir insanın canına kıyabilecek duruma gelmesini tasavvur edebiliyor musunuz?

Ama bu çöküş iş adamlarımıza intihar ettiriyor. Allah beterinden saklasın beterinden korusun ama inşallah bu sıkıntı bu daraltı bir an önce bitsin diye çokça dua edelim.

Cumartesi günü bir abimiz aradı. İyi MHP’li ve iş adamı. Konu elbetteki piyasalardı. O da kendi açısından konuya bakıyordu. Özetle de durumu şöyle aktırıyordu. Çünkü kendisinin anlattıklarını sayfalarca not aldım;

“Mermer sektöründe çalışacak bir tane Konyalı bulamıyorum Uğur abi. Sen benim ne kadar milliyetçi olduğumu bilirsin. Ama hiçbir Konyalı gelip çalışmak istemiyor ki. Çalışmak için müracaat edenler hep Suriyeli. Ne yalan söyleyeyim ben de Afganlı çalıştırıyorum. Bizimkiler çalışmak için öyle asgari ücretin fazlasına da razı filan değiller. Doktor maaşı istiyorlar.

Şu İş ve İşçi Bulma Kurumuna müracaatlara bir bak. Çoğunluk vasıfsız işçi arıyor. İnan vasıflı elaman bulmakta zorlanıyoruz”...

…………

Bizim düsturumuz inanmak.

İşverene de iş arayana da Allah kolaylık versin diyoruz.

Ama gelin bu günün son bombasını yazalım da bu durumu çok iyi biler anlı şanlı koca koca Oda Başkanlarından Sayın Hasan Angı abimize, yine konuyu bildiğini bizlere bir bir aktaran AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dr. Sayın Leyla Şahin Usta Hanımefendi’ye aktarıverelim.

“Konya’mıza helan devam etmekte olan denetimlere ilave olarak geçen 40 civarında Çalışma Bakanlığı iş müfettişleri daha gelmiş.. 1.5 ay buradalarmış.”

Bunu diyen abimiz yine bizi dahası sizleri uyarıyordu;

“Bu sıkı denetimler bunaltacak iş dünyasını. Geçmiş dönem SGK teşvikleri tahakkuk ettiği halde Ocak’tan beri büyük bölümü hâlâ işletmelere ödenmedi mahsup da edilmedi. Konya SGK’dan sanılan tıkanıklık meğer Ankara’dan kısılan musluktan olduğu anlaşıldı. Birçok ile ödemeler yapıldı Konya üvey evlat sahipsiz vekilsiz...

İyi çalışmalar”…

…………..

Bu yetkili de yakın geçmişe kadar MHP’li şimdi kessen AK Partili bir büyüğüm. Ben kime ne diyeyim.

O zaman nüfus fazla.

Ölen ölsün kalan sağlar bizim midir?

Ne dersiniz?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İçeride tutulan öfke nefret olur

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Motor mu otomobil mi olduğu belli olmayan hiçbir ışık ya da işareti bulunmayan plakasız hurda toplama araçları Genç Osman Caddesinde otomobiller kırmızı ışıkta beklerken, o geçmediği zaman daha iyi ADAM oluruz.