Ziya Uysal

Ziya Uysal

YENİ SİSTEMDEN NELER BEKLİYORUZ

YENİ SİSTEMDEN NELER BEKLİYORUZ

Günümüzdeki kolaylıklara rağmen devlet çarkı hala çok hantal ve yavaş işliyor. Yeni sistemle bunun ortadan kalkacağını umuyoruz. Özellikle de insanlarımızın çok yetersiz imkânlarla, bin bir zorluk ve riski göze alarak ortaya getirmeye çalıştığı üretim tesislerinin, kamu kurumlarındaki bu vurdumduymaz bürokrasi tarafından geciktirilmesi, hatta engellenmesi can sıkıcıdır.

Organize Sanayi Bölgelerinde arsa çok pahalıdır. Organizeler dışında da fabrika yapacak büyüklükte, sanayi imarlı, doğru düzgün arsa yoktur. Bir tarla alıp, belediyeden sanayi imarı çıkartmanız daha da zor, daha da masraflıdır. Yatırım yapacaklara kolaylık tanımak şöyle dursun, engel üstüne engel, zorluk üstüne zorluk çıkartılıyor. Böyle bir ülke nasıl kalkınır? İnsanın, “Belediyeler imar işine hiç karışmasa, ülke çok daha çabuk kalkınacak” diyesi geliyor. Artık umutlarımız yeni sisteme bağlandı.

Yeni biten üretim tesislerinin devreye alınmasını izin, ruhsat, rapor, onay vs. gibi kamu hizmetlerini gereksiz yere geciktirerek süründüren görevliler var. Geciktirmekten zevk alan görevlileri sürekli olarak kamu kurumlarından ATACAK bir sistem getirilmesini bekliyoruz. Ayrıca kamu kurumlarındaki personele, ekonomik kalkınma iyi olduğu yıllarda, kalkınmayla doğru orantılı olarak ikramiye verilmesini de istiyoruz. Böylelikle ülke ekonomisi umurunda bile olmayan, bundan hiç etkilenmeyen bu tür görevlilerin de belki biraz çaba ve özveri içine girmeleri sağlanmış olur.  

Kapasite raporundaki basit bir düzeltme bile bir ay sürerse bu ülke hep geri kalır. Devreye alınacak bir fabrikaya işletme ruhsatı verilmesi 3-4 ay sürerse, kendi ayağımıza kurşun sıkmış oluruz. KGF kefaletine rağmen bankalar “omuzum-yamızım” diyerek, kredi vermeye yanaşmazlarsa yeni yatırımlar yapamayız, işlerimizi ilerletemeyiz. Banka eksperleri ipotek verilecek bir tesise, değerinin onda biri kadar kıymet biçerse, bu işte bir sorun var demektir. Bunların üstüne de hızla gidilmesini bekliyoruz.

Hayali ihracatın ayyuka çıktığı dönemler; bürokratik işlemlerin, formalitenin, kırtasiyeciliğin de en fazla olduğu dönemlerdi. Bürokratik işlemler istismarı önleseydi bunun tam aksi olması gerekirdi. Daha sonra o formaliteler azaltıldı, bu istismarlar bitti, ihracatımız da gelişti. Fakat hala o “ibrikçi başı” anlayışıyla yeni formaliteler icat etme eğiliminde, müstemleke kafalı yetkililer var. Allah onlara fırsat vermesin. İsteriz ki, yeni sistem de fırsat vermesin.      

Ben bu beklentileri sıralarken bazı insanlarımızın, “Daha çook beklersin” dediğini duyar gibiyim. Yıllardır müzmin hale gelmiş olan bu tür problemlerin çözülmesi, yeni sistem hakkındaki yersiz endişeleri de ortadan kaldıracaktır. Yeni dönemde sivilleşme ve özelleştirmeye daha da hız verilmesi, kamu kurumlarının yürüttüğü daha birçok hizmetin özel sektöre kaydırılması, kalkınmayı hızlandıracaktır. Özellikle de belediyelerin sorumluluğunda olan ve hiç iyi gitmeyen imar-ruhsat işlerinin, mesai gözetmeden çalışan özel sektörümüz tarafından yürütülmesini bekliyoruz.

Halkımız, ordumuzun tamamen profesyonel hale gelmesini, zorunlu askerliğin temelli kaldırılmasını bekliyor. Böylece erkekler için işe girmenin, iş kurmanın önündeki engel de ortadan kalkmış olacaktır. Profesyonel ordu için yeterli mali imkâna sahip olmadığımız dönemler için mükellefiyet sistemi iyi bir yöntemdi ama artık teknoloji çağına geldik. Askeri teknoloji ve silah sistemleri çok hızlı değişiyor. Bedelli askerlik de doğru bir yaklaşım değildir. Tamamı profesyonel olan orduya geçmek zorundayız. Yeni yönetim sisteminden bu başarıyı da bekliyoruz.

Bu gibi beklentiler ve bunların çözümleri hakkında fikir beyan etmek isteyen iş adamlarının, Avukatların ve her dalda meslek icra eden insanlarımızın da görüş ve talepleri temin edilerek, yasalardaki boşluk, eksiklik ve yanlışlıkların acilen giderilmesi gerekiyor. Adaletin daha doğru ve daha hızlı yürümesi, adliyelerdeki yükün hafifletilmesi için ihtisas mahkemeleri gibi yeni yeni kurumların ihdas edilmesini de bekliyoruz.  

Tek adam rejimi kuruluyor, diktatörlük geliyor” eleştirilerinin yersiz olduğu halka gösterilmelidir. Örneğin halkın içinden seçilen, yağcılık yapmayan, işinin ehli insanlardan oluşan, fahri danışman ve istişare kurulları teşkil edilmelidir. Bu dinimizin de emridir. Halkın içinde, bakanlık kadrolarından çok daha ileri durumda, çok sayıda insanımız vardır. Sayın Cumhurbaşkanımız kararları tek başına değil, o kurullarla da danışarak aldığını, uygun bir şekilde topluma göstermelidir. Allah’a emanet olunuz. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Ziya Uysal Arşivi

SAPMA

16 Eylül 2019 Pazartesi 00:01
SON YAZILAR