Sigortacılık! Adında meymenet yoktu ki işi yapan insanlara huzur versin sonu CILIK’la biten tüm isler gibi. Tüm sorunlar bir meslekte büyür mü büyür arkadaş bu işi yapanların nefes alması inanın çok zorlaştı. Bu işe başlamak isteyenin işi çok zor. Paran olacak diploman olacak çok ciddi çevren olacak, maliyetler sürekli artarken bize verilen komisyon oranları da düşmekte. Ne hikmetse herkesin gözü bizim aldığımız komisyonda. Nasıl yaparız da acentenin 3 kuruş komisyonuna balta vururuz. Pazar payının yüzde 70’ini üreten acenteler devletle, sigorta şirketleriyle, acentelerin içindeki İrlandalılarla mücadele etmek durumunda, müşteri alacağı hizmeti değil de poliçe ücretinin 10 TL’sini kurtarmanın peşinde, sigorta şirketleri acentesine vereceği komisyonu nasıl kırabilirim havasında, müşteri kapmak için alacağı komisyonu düşüren cahil acenteler, uzayıp gider anlatmaya kalksak. Şu an sistemde meydana getirilen oynaklık bizleri dansöze çevirdi desek yalan olmaz. Okulunu yeni bitirmiş acente olmak için çırpınan gençler bugünün şartlarında hayallerini ertelemek zorunda, elementer branşın dışında çalışmak istiyorsa ne ala. Herhangi bir kurumdan emekli olmuş eline çantayı almış tüm resmi kurumları dolaşıp illegal satış yapan çantacılara acenteliğini peşkeş çeken acenteler ve bu işi yapanlara ses çıkarmayan TOBB SAİK vs vs… 30 yıllık meslek hayatımda son iki yıldır yaşadıklarımız kabus gibi. İyisiyle kötüsüyle bu işten ekmek yedik yediğimiz kaba pislemeyecek kadar onurlu insanlarız. Lütfen çözün artık sigortacılıktaki bu bulmacayı, sigorta şirketi poliçe kesmiyor diye devlete şikayet edecek kadar da alçalmadık alçalmayacağız. Şikayet bizim işimiz değil biz üretime katkı sağlamanın ailemizi geçindirmenin peşindeyiz. Bizler acenteler olarak bir araya gelip Türkiye sigorta acenteleri odasını kurmadığımız sürece bize daha çooook semer vuran olacaktır. Saygı ve sevgilerimle… Kazasız günler dilerim…