Allah sonumuzu hayır etsin inşallah.

Haftaya yine öyle bir başladık ki korkuyorum. Bu hız inşallah hayırlı olur. Hafta sonunu sağ salim görürsek yine iki rekât şükür namazı kılacağım.

Her şeyin imtihan olduğunun bilincindeyiz. İyisi de kötüsü, başarı da başarısızlık da hep bizlerin birer imtihanı.

Ne yalan söyleyeyim piyasalar ekonomik yönden çok ama çok sıkıntılı.

Esnaf kan kusuyor ama susuyor. Çünkü korkuyor. Hükümetler çeşitli yollarla sürekli piyasalara para pompalıyorlar. Adına ister teşvik deyin ister kredi ama para piyasaya girmeden birden pul oluyor. İş dünyasına yani parası olana da olmayana da soruyoruz, “Niye? Bu sıkıntı neden? Para nerede?”…

Söylenen gerekçeler ve sebepler içerisinde bir ortak payda da şu “Devlet verdiği paraların nereye gittiğinin arkasından tam takipçisi olsa hep birlikte uçarız” …

Biz onu bilemeyiz ama işler nasıl denildiği zaman “İş çok ama para yok” diyen kesim bunu diyemez.

Diğer taraftan bakıyorsunuz memuru, işçisi, emeklisi herkes ağlaşıyor. Hiç halinden memnun olan yok.

Şükreden de yok.

Bu kesim de bir başka farklı.

Kimse üzerine alınmasın ama hepimizin hayat standardı o kadar yükseldi ki nasıl olduğumuz yerde durabiliriz bilemiyorum.

Cenab-ı Allah’ım hiç kimseyi, hiç birimizi bulunduğu yerden aşağılara indirmesin, gördüğünden aşağısını göstermesin, elindekileri almasın…

Ama insanoğlu olarak sonunda süngerden bile doyumsuz hale geldik. Süngeri alabildiği kadarı ile suyu alır gerisini almaz. Ama biz doymak nedir bilmiyoruz.

Bugün için tek geçerli bir şey var o da “Ver Allah’ım ver…”

İstediğimizi hak ediyor muyuz?

Hak etmek için popomuzu yerinden kaldırıyor muyuz?

Parmağımızı oynatıyor muyuz?

İstediklerimiz aldıklarımız helal mi haram mı?

Yasal mı yasa dışı mı?

Bunda hak hukuk var mı?

Bir başkasının hakkını gasp ediyor muyuz?

Bunlar istemek ve almak için asla gerekmiyor. Yeter ki gelsin ve hep bana gelsin. Hep benim olsun.

………………

Bugün yine çok doluyum. Bu satırları yazmadan piyasalarda epey bir turladım.

Bu arada şehri yöneten atanmışlar ile seçilmiş siyasilerle samimi ve içten uzun uzun sohbetler ettik.

Dedik ya herkes sıkıntılı.

Kimse “Çok şükür çok mutluyum çok huzurluyum. Cenab-ı Allah’ım bu günlerimizi aratmasın, yalan dünyanın cennetindeyiz” demiyordu.

……….

Haaa bu arada memnun olduğum bir konu da vardı.

Artık resmi ya da özel tüm yetkililer ağızbirliği edercesine tek bir noktada birleşiyorlardı “Artık bizim için insanın şekli, biçimi, cemaati, özel yaşantısı önemli değil. Yeter ki adam olsun işinin ehli olsun. Hain ve hırsız olmasın” diyorlardı.

İşte son yıllarda ortak aklın getirdiği en güzel nokta buydu.

Bizleri yönetenlerin, piyasayı evirip çevirenlerin bu düşüncede birleşmelerinin canlı kötü yaşanmışlığı vardı o da FETÖ idi…

Hâlâ içimiz yanıyor, hâlâ kafamız bu yaşanmışlıklara basmıyordu.

Bu hain acımasız yaşanmışlık birilerinin aklını başına getirmişti.

İnşallah bunu unutmayız ve doğru yolda ilerleriz.

………….

Bizim ziyaretler sohbetlerde önce para konuşuluyordu.

Ardından siyaset, sonra spor yani Konyaspor.

Siyaset içinde iki satır duyduklarımızı yazacağız ama Konyaspor işine asla girmem.

Hatta alışveriş merkezlerinde yolumuzu kesip “Abi Allah rızası için Konyaspor için artık sesini bir yükselt, bir şeyler yaz” diyen hiç tanımadığımız müşterilerden, tezgahlarda çalışan gençlere kadar hepsine “peki” desek de asla Konyaspor’a girmem.

Çünkü artık Konyaspor’un ismi ve rengi dışında yaşanılmakta olanlardan dolayı soğudum. Daha da fazlası olsun istemiyorum.

Bu yüzden de Konyaspor’dan uzak durmaya çalışırken Türk futbolunda uzaklaşıp kendimi İspanya, Almanya, İngiltere hatta Hollanda, Belçika liglerine vurmaya başladım.

Bu liglerle ilgilendikçe futboldan zevk almaya başladım.

Nedeni bile acı; bizdekiler hep yalan, hep dolan hep para akka tokka.

…………

Tekrar insanımızın konuştuğu ikinci konuya gelelim yani siyasete.

Evet sade vatandaştan biraz üst kata çıktığımız zaman bizim insanımız sürekli AK Parti İl Başkanlığı için işi gücü bırakıp İl Başkanı atıyordu.

Yerim daraldı. Sayfadaki sütun sayımız kısaldı.

Lafı uzatmadan kısa keselim.

Üst kesim için şu anda iki il başkanı atamış durumda.

Allah için ikisi de birbirinden temiz, çalışkan, dürüst, ufuklu, vizyonlu ve de heybetli.

Kim mi bunlar?

Biri Hasan biri Mustafa abilerim…

Son sözü nasıl olsa Sayın Cumhurbaşkanımız diyeceği için kendi yorumumuz çok net “Cumhurbaşkanımız kimi isterse o olur”

Çünkü kendileri Konya’yı ve Konyalıyı bizlerden çok daha iyi bilip tanıyor.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Herkes belleğinden şikayetçi ama kararlarından memnundur.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

İstanbul yolunda Selçuklu Tıp Hastanesine acil ve süratle hasta taşıyan ambulanslara yol verebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.