Ankara Ticaret Odası kongre salonu Congressium’da 8-17 Ocak 2016 tarihleri arasında kitap fuarı organizasyonu yapıldı. Yerlilik ve millilikten söz eden bir meslek odası kuruluşunun kongre salonu adı ve işletmecisi çelişki olsa da Congressium organizasyonları büyük ilgi toplar. Bu defaki fuar da öyle oldu. Gözlerim Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin “kütüphanenizde Bursa kitaplarına yer açın” sloganıyla yer aldığı organizasyonda Konya Belediyelerini aradı. Belediyelerimizde eminim bu tür etkinlikleri takip edip makama sunan birimler vardır, katılıp katılmamak elbette makamın takdirleridir ancak tanıtım için hiçbir fırsatın kaçırılmaması ve bu tür organizasyonlarda yer alınması gerektiğini düşünürüm.

EVLİLİK DEDİKLERİ

       Lisede bir fizik hocam evliliği “yuvalarında uyumlu çalışan dişli çarkların bir arada dönmeye başlamaları” olarak tanımlamış ve “ilk birkaç turda çarkların sivri dişlileri kırılırsa uyumlu dönmeye devam ederler; yoksa sivri dişler yüzünden çark atar ve evlilik biter” yorumunu yapmıştı.

       Sokrates evliliği herkese tavsiye etmiş ve “mutlaka evlenin, eşiniz iyi çıkarsa mutlu; iyi çıkmazsa filozof olursunuz” demiş. Adamcağızda artık nasıl bir eş var idiyse filozoflukta zirve yapmış.

       Toplumun en küçük temel yapı taşı aile birlikteliği maalesef çatırdıyor. Boşanmalar giderek artıyor. Bu önemli toplum sorunu beraberinde bölünmüş aile çocukları sorununu da gündeme getiriyor. 2014 yılında Türkiye genelinde evlenmeler bir önceki yıla göre yüzde 0,1 azalırken Konya’da evlenme azalması yüzde 1olarak gerçekleşmiş, 16577 evlilik ile Konya ülke sekizincisi olmuş. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre ülke sekizincisi olduğumuz boşanmalar ülke genelinde 2014 yılında yüzde 4,5 artarken Konya’da yüzde 2,2 azalma ile gene de 3507 olarak gerçekleşmiş. Elbette bu rakamlara boşanma sürecinde olan çiftlerin sayısı dahil değil. Boşanmalar ülke genelinde de Konya’da benzer yıl özelliği gösteriyor. % 45 boşanma ilk beş yılda gerçekleşiyor.

       Birçok neden boşanmalarda sıralanabilir ama ben gençlerin bakış açısındaki değişimi ilk nedenler arasında sayabilirim. Birkaç gün önce yeni evli olduğunu bildiğim bir hanımefendi arkadaşlarına anlatıyordu “direndim, inat ettim ve ben kazandım. Kocama dediğimi yaptırdım” 

Hanımefendiye “evlilik müsabaka değildir, birlikte kazanılır veya kaybedilir, aslında kaybetmişsiniz, keşke enerjinizi inatlaşmak için değil birlikte mutlu olmak için harcasaydınız” demeyi çok isterdim de o denli samimiyetim yoktu. Aynı durum erkekler için de geçerli elbette. Sevmek inatlaşmayı değil, eşinin mutlu olacağı şeyleri yapmayı gerektirir.

       Rahmetli halam Müzeyyen Ulular’ın deyişiyle “herkes yuvasında mutlu mesrur yaşayıp gitsin inşallah”  Saygıyla…