Ahmet Öztemel

Ahmet Öztemel

1923’TEN BUGÜNE… LORD CURZON’DAN NORBERT RÖTTGEN’E… BATI HEP AYNI!

1923’TEN BUGÜNE… LORD CURZON’DAN NORBERT RÖTTGEN’E… BATI HEP AYNI!

Mehmet Akif Ersoy ne güzel söylemiş "Tarih"i "tekerrür" diye tarif ediyorlar; hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi? Hoşgörünüzle kısa bir tarih gezintisi yapmak istiyorum.

İki buçuk ay kesintiyle yaklaşık sekiz ay süren ve 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması müzakerelerinde İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon İsmet Paşa’ya şöyle seslenir “Paşa Paşa! İsteklerimizin hiç birini kabul etmiyor, evet demiyorsun. Onların hepsini şimdilik cebime koyuyorum. Ülken savaştan harabeye döndü. Yeniden imar etmeniz çok güç. Sende para yok. Para bir bende var, bir de bu yanımdakinde. (Amerikalı diplomat Mr. Grev-gözlemci) Bunu iyi bilesin. Başaramayacaksınız. Dönüp dolaşıp para için yine bize geleceksiniz. Şimdi cebime koyduklarımı o zaman çıkarıp birer birer önünüze koyacak ve hepsini size ödeteceğim. Burnunuzdan fitil fitil getireceğim” Curzon azametlidir, küstah tavırlıdır, oysa müzakere masasına savaş meydanlarının galibi olarak oturan heyet Türk heyetidir.

Yıl 1979. IMF heyeti başkanı Charles Woodwold Türkiye’nin 4. Beş Yıllık Kalkınma Planı ve 1979 yılı programında öngörülen politikalarla hiçbir yere varamayacağını söyledi. IMF görüşmeleri sonrası Cumhuriyet tarihinin beşinci devalüasyonu yapıldı, 1 dolar 47 lira on kuruş oldu.

Yıl 1994. ABD Kongresi Ödenekler Alt Komisyonu Türkiye için öngörülen 364 milyon dolarlık askeri yardımı İnsan Hakları koşuluna bağladı. Yine ekonomik kriz vardı ve yine IMF kapısındaydık.

19 Şubat 2001. Anayasa kitapçığı fırlatılması bahanesiyle oluşan tarihimizde yeni bir ekonomik kriz. Yasal olarak MGK konuşmaları gizlidir ancak Bülent Ecevit “devlet krizi” açıklaması yaptı. Bir gecede ekonomi çöktü. Repo faizi % 760’a fırladı. Yurtdışına milyonlarca dolarlık para çıkışı oldu. Amerika hemen devreye girdi. Ecevit’e “Çok hızlı ve köklü önlemler alın. Acilen milyon dolarlara gereksiniminiz var. Hemen Dünya Bankası’ndan Kemâl Derviş’i çağırın, krizden ancak öyle çıkarsınız.” Yine ne içişlerimizde ne de ekonomide bağımsızlığımız kalmıştı.

Yıl 2019. Trump’ın ikide bir “ekonominizi çökertirim” tehdidi. Hiç eksik olmayan “silah ambargosu” uygulamaları. Son olarak Alman Hristiyan Demokrat Partili politikacı Norbert Röttgen konuşmuş “ekonomik olarak ayakta kalmanız için Avrupa’ya muhtaçsınız. Orta ve Yakındoğu’ya komşuluğunuz nedeniyle stratejik ilgimiz var. Türkiye’ye adil davranmalı ama çıkarlarımızı da kollamalıyız. Sınır ve oyunun kurallarını açıkça göstermeliyiz ve ISID militanlarını gönderme tehdidini kabul etmemeliyiz.”

Tarihimizden çok kısa örnekler paylaştım. Her krizde devreye giren IMF, devalüasyon ve kemer sıkma politikalarıyla onlara teslim edilen ekonomi yönetimi. Canlarını sıkan her davranışımızda silah ambargosu. Yıllardır tekrarlanan şımarık Batı davranışları. 1923’ten 2019’a; Lord Curzon’dan Trump’a değişmeyen Batı anlayışı. Tek yol var, güçlü olacaksınız, ekonomik bağımsızlığınız olacak, üreteceksiniz, tavizsiz olacaksınız. İnşallah bu günleri de görürüz. Batı asla Osmanlı’nın büyüklüğünü, yırtılıp buruşturulup suratlarına çarpılan Sevr’i unutmayacak. Aramızdan bazıları ne kadar unutsa da, ne kadar Batılı olduğunu zannetse de Batının gözünde atalarımız belli. Saygıyla.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Ahmet Öztemel Arşivi
SON YAZILAR