Olumsuz haberlere alıştığımız bu günlerde iyi haberlerin de geldiğini görüyoruz. Enflasyon rakamları beklentilerden çok çok iyi gelerek piyasalara moral verdi. Son günlerde açıklanan ekonomik veriler sevindirmeye devam ediyor.

Büyüme rakamları olumlu, kur ve sermaye hareketleri beklentilerin üzerinde iyi, enflasyon ve cari açık ise beklentilerin altında kalarak moralleri yükseltti. Piyasaların canını sıkan terör ve sınırımızda yaşanan gelişmeler, bunları da geride bırakırsak biraz daha ekonomiye odaklanırsak 2016 yılını biraz daha pozitif geçirebiliriz. Yukarıdaki veriler iyi gelince her şey güllük gülistanlık olarak düşünmeyelim. Hep söylemiştim 2015 yılı boşa giden bir yıl oldu diye. Tabii ki herkes gibi biz de 2016 yılı için beklentilerimizi yükselttik ama elde olmayan nedenlerle 2016 yılı da şimdiden S.O.S veriyor. Turizmciler bu yıl 10 milyar dolar kayıptan bahsediyor. Rezervasyon iptalleri olduğu gibi yeni kayıt da yapamadıklarından şikâyetçiler. Bazı yabancı yatırımcılar da terörden çekinerek Türkiye’den çıkma gayreti içerisindeler. Önceki gün de Norveçli bir şirket Siirt’te yapmakta olduğu Hidroelektrik santralini satarak çıkmak istediğini açıkladı. Sebep olarak da terörü bahane etti. 3 milyar Norveç Kronu zarar ettiğini söyledi.

Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Amerika ziyaretinde iş adamlarıyla yapmış olduğu toplantıda ülkeme yatırım yapan karlı çıktı, Türkiye’den paramı alamadım diyen var mı? Diyerek yapmış olduğu çağrı büyük yankı uyandırdı. Güven verici bu konuşmadan sonra ülkemize yatırım yapacak yatırımcıların bir kat daha artacağı beklentisi de hâkim. Bunu da önümüzdeki günlerde göreceğiz. Son bir haftadır borsaya yabancı yatırımcının da ilgisinin arttığını görüyoruz. Borsa İstanbul 83,000 seviyelerini zorluyor. 86,000 seviyeler borsa İstanbul için kritik seviyeler buraların test edilmesiyle 90,000 seviyeleri gündeme gelecektir.

Değerli dostlar 2016 yılının ilk çeyreğini geride bırakırken bizim için avantajlı ve dezavantajlı gelişmeler bu süreçte hepimiz görebileceğiz. 

Avantajlarımızı sıralamak gerekirse petrol fiyatlarındaki düşüşler cari açığımızı finanse ediyor. Euro bölgesin genişlemeci para politikası ve negatif faiz uygulaması Euro bölgesine yapacağımız ihracatı kolaylaştırıyor. ABD Merkez Bankası FED’in faiz artırımlarını yavaşlatması gelişmekte olan ülkelere olduğu gibi bize de katkısı büyüktür. İçeride hükümetin almış olduğu teşvik paketleri yine ekonomiye katkı veren gelişmelerdir.

Dezavantajlı tarafımız ise terörün yarattığı endişe, Suriye ve Irak sınırımızda yaşanan gelişmeler, Rusya ile yaşadığımız gerilim turizmde yaşanan durağanlık, petrol fiyatlarının yeniden yükselişe geçmesi ABD merkez bankası FED’in gelecek iyi veriler sonrası faiz artırımlarını hızlandırması, bunların da bizim risklerimiz olduğunu söyleyebilirim.

Şu anda piyasalarda tam anlamıyla bir bahar havası var. Döviz fiyatlarındaki düşüşler, piyasalara olumlu yansıyan haberler sonrası piyasalar rahat gözüküyor. Yine piyasalardaki durağanlık da piyasaları fazlasıyla üzen gelişmeler olduğunu söyleyebilirim. Yine dövizdeki düşüşlerin kalıcı olmadığını bilakis alım için fırsat olduğunun altını tekrar çiziyorum. TCMB’nin de önümüzdeki günlerde faiz indirimi yapacağı beklentisi hâkim, bu gelişmede yaşanırsa döviz fiyatlarında yükselişlerde hızlı olabilir dikkatli olmak gerekir.

Altın fiyatları önceki destek eviyesi olan 111-112 TL bandına çekildi. Son destek noktası 107 TL seviyeleri, buraları test ederse almak için uygun seviyeler olduğunu belirtmek isterim.

NOT: Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moddy’s Türkiye ekonomisi ile ilgili açıklamalarda bulunuyor. Türk bankacılık sisteminin görünümü yavaşlayan ekonomi, artan fonlama maliyetleri nedeniyle negatif dedi. Ben yukarıda piyasalardaki durgunluktan bahsetmiştim. Bu da bahsettiğim risklerden birisidir. Diğer taraftan ekonomi bakanımız Sayın Elitaş faizleri radikal bir şekilde indirmenin tam zamanı açıklamasında bulundu. Yine yukarıda bahsettiğim gibi TCMB’nin faizleri indirmesi döviz fiyatlarını yukarı iter demiştim. Bunun da başka bir risk olduğunu söyleyebiliriz.