Belediyeye söven niye beni arıyor?
Vallahi ben de sıkıldım şu kar muhabbetinden ama dün bir ara inanın bunaldım. Hele hele daha sabah evden çıkamamıştım ki, bir dostumuz ile konuşurken iki üç kişi birden arıyordu. Tabii herkese sonradan tek tek dönüş yapıyordum.
Yemin ediyordum bir tek muhasebecilerin defter tasdiki ücreti dışında öğlene kadar arayan herkes sövüyordu.
İnşallah bu konuya da biraz sonra değinmeye çalışacağız.
Ama bizim milletin şu son iki haftadır nasıl rahatladığına ilk kez böylesine dolu dolu şahitlik ediyordum.
Bu şikayet ve sövmeler arasında özellikle iki tanesini yazmadan geçemeyeceğim.
Çok sevdiğim beynine genç bir dostum var Cengiz Çivi.
Bir STK’nın da başkanlığını yapıyor ama şu Başkanlık işi şehirde genelde bana çok sıkıcı geliyor.
Çünkü bizde herkes Başkan, her yer Başkan.
Neyse Cengiz abimize de sonradan telefonla döndüm. “Efendim abi kusura bakma. Millet Belediyeye sövüyor ama beni arıyorlar” deyince Cengiz abimiz “Uğur abi şuanda Asya’da Beş Türk kitabını okuyorum. Ondan seni arıyorlardır” deyince hemen bu kitabın adını aldım.
Bugün akşam eve gitmeden Allah’ın izni ile o kitap alınacak ve hemen okunmaya başlanacak. Ondan sonra da Cengiz abinin ne demek istediği anlaşılacak!!!
TÜRK YILDIZLARI PARKINDA
EN AZ 50 KADIN ÇALIŞIYOR
Bu da kar muhabbetinin ikincisi ve bugünlük sonuncusu.
Saat 11’e doğru bir iş adamımız arıyordu. Organizede büyük bir fabrikası var. Bu dostumuz da sektöründe Türkiye’de ilk üçün içinde. Ve bizim Konya’ya özgü olduğunu sonradan öğrendiğim geleneksel “Hayırlı Cumalar” muhabbetinin ardından;
“Uğur Abi yerler çok kötü fotoğraf çekemedim. Sakın benden fotoğraf isteme. Ama vallahi de billahi de şu anda Türk Yıldızları Parkı’nda en az 50 kadın işçi kar temizliği yapıyor. Abi bu parka bu saatte bu karda kışta kim gelir?”… dedikten sonra o da başladı saydırmaya…
Eğer bu söylenenlerin bir de fotoğrafı olsa ne güzel olurdu ama değil mi?
Olsun ama belediye çalışanlarına da bu kadar yüklenilmez ki parklar bahçeler kar da olsa kış da olsa temiz olmalı. Kar fotoğrafı için buraya giden akıllı insanlar, ya da sanatçılar “kar fotosu bile çekememeliler!!!” bence…
DEFTER TASDİK ÜCRETLERİ
NİYE BU KADAR PAHALI?
Dün sabah arayan onca okurumuz ve dostumuz arasında sadece bir tanecik, hatta nazar boncuğu olabilecek şekilde sadece bir okurumuz kar muhabbeti dışında bir konudan duyduğu rahatsızlığı dile getiriyordu.
Bizde kar olayının dışında bu okurumuzun şikayetini dile getirmeye çalışalım.
Kar rahmet bereket amma velakin esnafın ayağı da bozuk. Kendisini dışarıya çıkmaya mecbur hissetmeyen herkes yatışta.
Haaa aklıma gelmişken millet yatıyor da Belediyeler niye yatmayacak?
Vallahi perşembe günü en az 20 kişi gördüm. Ya arabasını yeni temizliyor ya kapısının dükkanının önünü yeni açıyor.
Özür yine kara saplandık patinaj yapıyoruz (!)
Esnaf sıkıntılı iken bir de defter tasdik ücreti işi var. Hemi de epey bir para imiş. Bize yazılan ve gönderilenlere göre normal bir mükellef 75 lira ödüyormuş. Belgesi fotoğrafı da var. 3 defter masrafı 275 lira… Vallahi çok para.
…………..
Biz bu satırları yazarken bir mali müşavir dostumuz da bize özelden karla ilgili şikayetini dile getiriyordu. Hem de yönetime yakın bir dostumuz. Ben de hemen ona yazdım(!)..
“Herkes zam yapmak için sırada siz niye yaparsınız. Esnafa yazık günah değil mi?” dedim.
Bu mali müşavir abımız ile yazışarak anlaşamayınca dahası benim kalın ve ihtiyar kafam almayınca abimiz bu kez telefon etti.
Bütün Türkiye’de durum böyle imiş.
Geçen yıla göre Konya’da yüzde 5.8 zam yapılmış.
Bir de bu ücret sadece defter tasdik ücreti değil bir yıllık kırtasiye ücreti imiş. Ve kırtasiye işleri de çok yoğunmuş.
Haber Merkezindeki arkadaşlara konuyu ilettim. İnşallah önümüzdeki günlerde bu konu ile ilgili daha teferruatlı geniş ve anlaşılabilir bir haber yapacağız.
………….
Bugünlük yeter diyelim inşallah.
Sizlerin gazına geliyorum büyüklerimizi sizlerin yüzünden üzüyorum(!)
Yahu kar rahmet demek. Bakın sosyal medyanın bu rahmet ile en çok kullanılan cümlesi de Konya ve Konyalılar için “yata gidin” imiş, hadi size boyuna tatil.
Esnafın da paraya pula ihtiyacı yok, o zaman “hadi Konya yata gidin”.
Nasıl olsa biz çalışıyoruz, inşallah siz yattığınız yerden bizi takip edersiniz…
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Atlar nallanırken, kurbağalar ayaklarını uzatmazlarmış
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Herkes görevini adam gibi layığı ile mazeretsiz ve “ama” sız yaptığı zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.