Kısa bir aradan sonra bugün yeniden sandık başına gidiyoruz.

Sizleri bilmem ama ben şu son dönemden inanın yoruldum. Sohbetlerden sıkıldım. Bugün inşallah Allah’tan bir mani gelmez ise sabahın köründe aile boyu oy kullanacağımız okulun yolunu tutup vatandaşlık görevimizi yerine getireceğiz.

………………

Seçim yasakları dolayısıyla bugün haber yapmak tehlikeli.

Peki bugün için köşemizde ne yazacağız?

Köşe yazısı yazmak tehlikeli olmaktan çok daha sıkıntılı.

Çünkü şehrin bir sorununu her zaman olduğu gibi köşemize taşısak, birileri siyaset yapıp oyumuza engel oluyorsun der.

Şehrin güzel bir yönünü yazsak o zamanda diğer taraf ‘Hayırdır birilerine mi çalışıyorsun?” diye döşenir. 

Tamam o zaman spor yazalım desek, hem okura saygısızlık hem de gündemde spor yok ki.

Oyunuzu kullanın ailecek mangala gidin desek, hava ayaz mangal tat vermez .

Yemek tarifi yapan meslektaşlarımızdan da değiliz.

O zaman !

……………..

O zaman bizde bugün1.sayfamıza taşıdığımız özel haberler dosyası içerisinde yer alan MEVKA nın Turizm Envanterinden söz edip şehrin zenginliğini farklı boyutları ile kabaca değerlendirelim istiyoruz.

Her şeyden önce bizim MEVKA’cıları çok seviyorum. Ha isim isim sorarsanız hiçbirinin ismini bilmem. Yada bir kaçını bilebilirim. Ama Genel Sekreter Ahmet abimizden tutunda tüm çalışanların zekasına hayranım. Onlarla yaptığımız her sohbette inanın ufkum genişliyor.

Bu son turizm envanterinde Konya’yı didik didik etmişler. Onlara daha sonra bazı şeyler soracağım ama bu bile Konya’nın ne kadar zengin bir kültürü olduğunu çok net ortaya koyuyor.

Biz şimdi bu envanteri iyi okuyup bir bütün olarak şehrimize çok daha iyi sahip çıkmak zorundayız.

Tarih, kültür, yemek, doğa, el sanatı… aklınıza ne gelirse bir araya gelmiş. Bu işe akıl yoranlardan emek verenlere kadar herkese teşekkürler Allah sizlerden razı olsun.

……………….

Yine bugünkü haberlerimiz içerisinde yer alan Konya Lisesi ya da Gazi Lisesi yanına tarihi görüntü ile örtüşecek İl Milli Eğitim Müdürlüğü açıklaması da çok yerinde bir tespit. Şehri yenilebiliriz. Şehri geliştirebiliriz. Şehre yeni vizyonlar katıp cazibe merkezleri oluşturabiliriz.

Amma tarihi korumak öyle her babayiğidin yapabileceği bir şey değil.

Adı üstünde bunun adı tarih.

Bizlerde özellikle şehir merkezinde ki tarihi binalarımızdan, tarihi çeşmelerimize hatta 50-60 yıllık ağaçlarımıza çok daha farklı duyarlılık göstermeli, onlara bir annenin evladına baktığı şefkat ile sahip çıkmalıyız. 

Dünyaya bir bakar mısınız?

En çok turist çeken şehirlerin 10 tanesinden 9 tanesine bizzat gittim.

Yemin ederim bizde ki tarihin oralarda yarısı yok. Ama adamlar önce tarihlerine bir çeşmede olsa sahip çıkmışlar. İki o tarihe öyle bir efsane uydurmuşlar ardından da o uydurdukları efsaneye kendileri öyle bir inanmışlar ki dünya oraya akıyor.

Eğer biz bu çağda bugün dünyayı kendi tarihimiz için ayağımıza getiremesek bunun vebali altında kalırız.

Haydi dua edelim. İnşallah yarın bugünden daha iyi olur.    

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Acı gerçeklerle yüzleşmekten aciz insanların hassas duygularını çomaklayan palavralardan ibarettir

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Birbirimizi karşılıksız sevmeyi ve saymayı becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.