Damlasını harcama lüksümüz yok
Dünya Su Günü’nü kutladık. Kutladığımız bu günde üzerimize düşenleri ne kadar yaptık acaba? Dünya’da 1,2 milyar insanın içecek suyu yok. 2,4 milyar insan arıtma tesisi varlığından bihaber. Dünya nüfusunun % 40’ı su sıkıntısında. Dünya tarım alanlarının % 70’i çölleşme riskinde. Peki biz kıt olan su kaynaklarımızı tasarruflu kullanıyor muyuz? Bunun eğitimini çocuklarımıza verdik mi? Atık sular sistemlerimizde genellikle kullanılmıyor. Arıtmak pahalı ama susuzluk daha da pahalı. Bahçelerimiz şehir şebeke suyu ile sulandıkça, rezervuarlarımız genelde halâ 6 lt su sarfiyatlı oldukça, belediyelerimizin deyimiyle tatlı su çeşmelerinde otomobil yıkamaya devam ettikçe, armatürlerimizi tasarruflu olanlarla değiştirmedikçe gelecek nesillere karşı suçluyuz.
Belediyelerimiz çok aktif şekilde bitkisel yağ atıklarını toplama atağı yapmak zorunda. KOSKİ şehir şebekelerindeki kayıp/kaçak oranlarını bizlerle paylaşmalı ve azaltmak için hedef koyarak üzerine gitmelidir. 1 lt atık yağ ile 1 milyon lt içme suyu kirlenebilmektedir. Atık yağlar kanalizasyon şebekelerini tahrip edip tıkamakta, çöpe atıldıklarında yeraltı su kaynaklarına karışarak bunları yok etmekte, kısaca geleceğimizi yaşanılır olmaktan çıkarmaktadır. Sanayi kesiminde mesela balata temizleyici olarak kullanılan kimyasallar atık olarak toplandığında çevreye ve yeraltı su kaynaklarına dönüşümsüz zarar vermektedir. Yöneticilerimizi acil uyarı ve bilinçlendirme kampanyaları yapmaya davet ediyorum iş işten geçmeden.
KENTİ KİM TANITIR?
Konya’mın değerleri, özellikleri kente gelecek misafirlerimizce genelde bilinir. Kentimi ziyaret edenleri kentim hakkında yargıya götürecek önemli bir kesim kent taksicileri, dolmuşçuları, belediye otobüs sürücüleri, esnafı, yemek yediği yerdeki görevliler, ören yerlerinde/müzelerdeki çalışanlardır bence. Tabii Büyükşehir Belediyemizin turizm tanıtma bürosu görevlilerini de bu kapsamda en önlere almalıyım. Bir tebessüm, hoş geldin sözcüğü, hizmette kusursuzluk çabaları kentten olumlu izlenimlerle ayrılmalara katkı sağlayacaktır.
Ben Konya’mı ziyaret eden Ankara’daki dostlarla muhabbetlerde bu konuda maalesef çok olumlu izlenimler alamıyorum. Saydığım konumdaki kişilerden özellikle taksiciler, dolmuşçular ve lokanta çalışanları en çok yakınılan kesimler. Bu arkadaşların iyi niyetlerinden kuşkulu değilim ama birer turizm elçisi olduklarının bilincinde de değiller bence. Bunların eğitimlerine Belediyeler el atmalı kanaatindeyim. Halkla ilişkiler konusunda tüm kesimler, kent adresleri konusunda ise özellikle taksi sürücüleri dernek-Belediye işbirliğiyle eğitimden geçirilmeliler. Konukseverlik farkı böyle oluşturulur. Karatay Belediyesi’nin çay ikramı yaptığı mekan ise genelde olumlu düşüncelere neden oluyor, Sn. Başkan ve yöneticilerine teşekkür ediyorum. Saygılarımla…
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.