Güçlü lider!
Her hükümet gibi mevcut hükümetinde eleştirilen yönleri olabilir ancak bu her şeyi kötü yaptığı anlamına gelmez. Pek çok yerde yapılan eleştirilere ve paralel yapının tüm girişimlerine rağmen hükümetin ve hükümeti temsil eden siyasi partinin oy oranlarını artırması ve gelecek iktidarın en büyük adaylarından birisi hatta iktidara aday tek parti olması halkın hükümete olan güvenini kanıtlamaktadır.
Halkı uydurma belgelerle, yapay darbelerle ya da istatistiklerle mevcut iktidardan vazgeçirmeye çalışmak sadece hayal kurmaktan öteye geçemez. Halkın iktidardan vazgeçmesi için onlara somutlaşmış verilerle yaklaşmak gerekir. Eğer halk iktidarın mevcut işleyişinden ve yaptığı hizmetlerden memnunsa onu iktidar partisinden ve onun kurucu liderinden vazgeçirmek imkânsızdır.
Paralel Yapı’nın hükümeti devirme çalışmalarının geri tepmesi ve hükümete oy olarak geri dönmesinin en önemli nedenlerinden bir tanesi cemaatin halk arasında kazandığı olumsuz itibardır. Vatandaş evladının emek harcadığı konularda hakkının yenmesinden iyice bunalmıştı. Ancak paralel yapının ülke içindeki kurumlarda kemikleşmesi vatandaşın onların üstesinden gelememesine ve hatta onlara boyun eğmesine neden olmaktaydı. Polis olmak isteyenlerin cemaatten torpil bulmadan polis olamayacağını düşünmesi, cemaatin eğitim kurumlarının açtığı kurslara gitmesi ve kurslarda gerçek sınavlarda sorulan sorulara yakın çözümler yapılması, KPSS sorularının çalınıp pazarlanması, YGS sorularındaki şifre iddiaları halkı iyice bezdirmişti. Vatandaş evladının emeğinin bir çırpıda torpil laneti sonucunda hiçe sayılmasından hiç memnun değildi.
Adalet halkın istediği en önemli şeydir. Eğer siz iktidar olarak adaletin sağlanması için çaba sarf ederseniz bu durum size oy olarak geri dönecektir. 17-25 Aralık operasyonları paralel yapıya yakın adalet temsilcilerinin devlet içinde devlet haline geldiklerinin en önemli kanıtıdır. 17 Aralık’tan sonra paralel yapıya karşı operasyonların halk tarafından desteklenmesi halkın bu durumdan hoşnut olmadığının ve devlet içinde devlet kuranların tasfiye edilmelerini istediğini kanıtlar niteliktedir. Çünkü hükümete karşı yapılan bu tarz dış baskılar ekonomik olarak halkın zarar görmesine neden olmaktadır. Dış baskı arttıkça ülke içindeki istikrar bozulmakta ve halkın huzuru da kaçmaktadır. İktidarın rahat çalışması ve yoluna emin adımlarla devam etmesi için baskıdan kurtulması ve baskı yapanları da saf dışı bırakması gerekmektedir.
Hükümet içinde yolsuzluğa karışanların zamanla hükümetin dışına itilmesi ve eski makamlarından alınması da halkın hükümetine ve liderine olan güvenini artırmıştır. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’a halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı unvanını veren Türk milleti bu güvenini bir kez daha göstermiştir. Çünkü Türk halkı Mustafa Kemal’den sonra onun gibi dik duran, dış güçlere ve içerdeki baronlara boyun eğmeyen bir lideri beklemiş, bu tarzda bir lider bulunca da onu 12 yıl boyunca iktidardan indirmemiş, 2023’e de aynı liderle girme kararlığını göstermiştir.
Bundan önceki hükümetlerin eleştirilen pek çok hatası belki bu hükümet zamanında da yapılmaktadır ancak o hükümetlerde olmayan en büyük eksik her saldırıda ayakta kalmayı başaran liderdir. Halkı tarafından cumhurbaşkanlığına layık görülen Sayın Recep Tayyip Erdoğan halkın özlemini çektiği lider olması açısından önemlidir. Onunda dediği gibi; “Dünya beşten büyüktür!” ve Türkiye’de geleceğin büyük ülkelerinden biri olmaya en yakın adaylar arasındadır, yeter ki dik duruşumuzdan taviz vermeyelim ve sadece paralel yapının yolsuzluklarına değil tüm yolsuzluklara aynı titizlikle yaklaşıp gerekli tedbirleri alalım.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.