Dün sabah bizde çocuklarımız gibi mutlu idik. Henüz daha çocuklaşmamıştık ve ama çocukluğun ne kadar güzel bir şey olduğunu şimdi daha iyi anlayabiliyorduk.

Dün güne böylesine güzel ve mutlu bir şekilde başlamamızın birinci sebebi ilk çalan telefon ile birlikte gazeteye gelen dostumuz Reha Bilir Bey idi. Evet Reha Hoca tam 32 saatlik bir yolculuğun ardından Çin’den Konya’ya iner inmez bize “alo” demiş ve misafirimiz olmuştu.

Reha Hoca’yı şehrimizde bilen bilir. Bilmeyenler için şöyle kısaca bir değerlendirme yapabiliriz.

“Son üç ayda önce Yunanistan'da, sonra İtalya'da, ardından da İstanbul'da uluslararası fotoğraf yarışmalarının jüri toplantılarına katıldı. Bir ay içinde toplam 22 bin 500 fotoğraf izleyip değerlendirmesine katıldı. Mart ayında UPI Yönetim Kurulu toplantısı için Portekiz'de, Nisan ayında Çin'deki uluslararası Fotoğraf Yarışması için Pekin'de ki uluslararası fotoğraf yarışmalarında jüri üyesi olarak Dünyada ki 7 kişiden birisi oldu. Mayıs ayında kişisel sergisini açacak yine uluslararası bir yarışmanın jürisi olarak Lüksemburg'ta, Haziran ayında Endonezya Kültür Bakanlığının onur konuğu olarak, fotoğraf festivaline katılmak üzere Jakarta'ya, Temmuz ayında da Albenga Fotoğraf Festivalinin onur konuğu olarak İtalya'da bulunacak.”

…..

Bunlar sadece hocanın anlatırken not alabildiklerim.

Reha Hoca son derece mütevazi ve duygusaldır. Bütün bunların bir "Reha Bilir etkinliği" olmaktan çok daha fazla "Türk Fotoğrafçı etkinliği" özelliği taşımasına hassasiyet gösterir.

…

Yine Reha Hoca ile sohbetimizden aklımda kalanlardan size soruyorum “Alanı ne olursa olsun, sizce Türkiye’den bir insan bir yılda 3 defa 3 ayrı uluslararası festival ya da yarışmaya onur konuğu olarak çağrılmış mıdır?”

….

Bana sorarsanız “EVET” derim. Çünkü Reha Hoca bunu başaran bizim kendi içimizden çıkmış Beyşehirli bir eczacıdır.

…

İşte dün güne bu kadar mutlu başlamamın sebebi Reha Hoca’nın 32 saatlik bir Çin yolculuğunun ardından evinden önce bizim kapımızı çalması idi.

HER ŞEYE RAĞMEN GEL

Yazımızın bu bölümünde küçük bir siyasi dedikodu yapalım mı?

Hatırlarsanız Tahir Akyürek’in en ve belki de tek yüksek sesli muhalefeti Mustafa Özdemir ile PUSULA GAZETESİ’nde çıkan yan yana fotoğrafları bu sütunda “Tahir Başkan’ın Mustafa Özdemir’i affedip affetmediği” şeklinde yer almıştı.

Bu konuya küçük bir detay ile artık son verelim.

Evet Tahir Başkan Sayın Özdemir’i makamına resmen davet etmiştir. Ama, “Her şeye rağmen gel” demiştir.

Bu da Tahir Başkan’ın önümüzdeki beş yıl ve hayırlısı ise ondan sonraki dönem için yeni yol haritasıdır.

Bu vesile ile ne demek istediğimizi anlayan anlamayan tüm okurlarımıza durumu biraz daha açık olarak yazalım istedik.

…

Tekrar bayramınız, bayramımız kutlu olsun.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Doğruları tekrar etmekten zarar gelmez.     

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Hiç değilse bayram günleri bayramın adına yakışır samimiyetimizi gösterebildiğimiz zaman ADAM oluruz.