İKİ GÜN ŞEHİRDEN AYRILDIK !…
Portekiz’de Atiker Konyaspor’umuzun yanında olabilmek adına iki gün şehirden ayrıldık. Şu 48 saattin sonunda bile Konya diye meledik desek yanlış olmaz. Ama dönüp gelince de bir yandan buruk mutluluk yaşardık bir yandan da şaşkın idik.
………..
Küçük değerlendirmelere girmeden izninizle iki satır kısa bir Konyaspor yorumu yapalım. Portekiz’de Başkan Şan ve bazı yönetim kurulu üyeleri teknik heyet ile futbolcularla birlikte idik.
Atiker Konyaspor’u Braga karşısında burada da orada da canlı olarak izledik.
- Braga bizden hiç üstün bir takım değil. Normal bir günündeki Konyaspor, Braga’yı iki maçta da yenerdi ve altı altın puanın sahibi olurdu.
- Sıkıntı konulara girmeden önce tarihinde ilk kez Konya’ya Avrupa heyecanını yaşatan ve tarihe geçmesine katkı sağlayan Başkan Ahmet Şan’a, yönetim kurulu üyelerine, teknik patron Aykut Hoca’ya ve futbolculara bir kez daha şehrimiz adına yürekten teşekkür ederiz.
- Belki bu yıl beklediklerimizi elde edemedik ama tarihe geçtik. Yalnız kazanabileceğimiz maçları kaybetmemize bir “tecrübesizlik” kılıfı geçirip kendimizi kandırabiliriz. Ya da bunu bile bile bağıra bağıra yaşadık diye de yorumlayabiliriz.
- Mevcut bu kadronun bu yükü çekemeyeceğini bizler kadar yönetimde biliyordu. En iyisini de Aykut Hoca biliyordu.
- Braga’da bir kez daha şahit olduk ki yönetim özellikle iyi transfer konusu teknik heyete götürmüş ancak Aykut Hoca istememiş. Bu konuda Aykut Hoca kendi açısından haklı olabilir. Saygı duymak gerekir.
- Alınan oyuncular içinde özür dileyerek şöyle bir yorum yapmak istiyorum. Bu isimler de mevkilerinin birinci değil, ikinci değil, üçüncü alternatifleri.
- Her maç sonrası şansızlık, tecrübesizlik gibi gerekçeler söylenebilir. Son Braga maçında olduğu gibi sadece karşılaşmanın orta hakemine değil tüm hakemlerine söylenebileceklerin en ağırını söyleyebiliriz. Bunda da yerden göğe kadar haklıyız. Yalnız şunu da göz ardı etmemeliyiz ki hakemler her iki takım için de çok çok kötü idiler. Yani sadece bizi biçmediler o anda karşılarına kim denk gelirse beyazdı kırmızıydı diyerek budadılar.
- Sonuçta büyük hayaller ve büyük emekler bu yıllık tükendi gibi. Çıkmadık candan elbette umut vardır. Bu oyun doksan dakikadır. Top da yuvarlaktır. Amenna ama… İşte aması da bu…
- Bu saatten sonra suçlu aramak Konya spor camiasına bir şey kazandırmaz.
- Maçtan sonra ne Ahmet Şan’ın ne yöneticilerin ne de Aykut Hoca’nın yerinde olmak isterdim. Belki şimdi onlar bizlerden daha sıkıntılılar. Ama artık bir yerde hayallerin yerine hızla kendi özümüze lige dönmek durumundayız. Çünkü herkes kabul edecektir ki Konyaspor son haftalarda eskisi gibi iyi değil. Buna bir son vermemiz lazım. Allah korusun bu kötü gidişat bir iki hafta daha sürerse asıl cıngar o zaman kopar. Haydi gün toparlanma ve akıllı olma günüdür.
ALLAH KİMSEYE EVLAT ACISI YAŞATMASIN
Porto’dan uçağa bindik 3 saatlik saat farkını havada yedik sabah Konya’ya indik. Sırtımızda çantamız evimize gitmedik soluğu gazetede aldık. İlk gelen dostumuz Ayşe Mehtap Uğur Hanımefendi idi.
Mehtap Hanım yüreği kan ağlayan bir ana. 29 Haziran 2008 günü Üniversite öğrencisi evladı Onur Uğur’u trafik kazasında kaybeden ve gencecik evladını elleri ile toprağa veren bir ana.
Cenab-ı Allah’ım hiç kimseye evlat acısı göstermesin yaşatmasın. Bunu kayınvalidemden, kayınpederimden sürekli bilir ve yaşarım.
Bunun içinde Mehtap ana benim çocukluk arkadaşım 29 Haziran 2008 gününden itibaren yepyeni bir imtihanı en acı şekilde yaşayan yürektir. Oğlu için yazdığı “Adını Sen Koy” kitabını getirmiş. Kendisini dinlerken gözyaşlarımızı içimize akıttık o özlediğimiz sıcacık çay boğazımızda düğüm oldu.
Neyse…
Allah’ım bu acıyı yaşayan tüm analara babalara kardeşlere bol bol ecir sabır versin. Bu imtihandan başarı ile geçsinler inşallah. Ve yüce Rabbim hiç kimseye böyle bir acı yaşatmasın böyle bir imtihan vermesin.
ÇOK AMA ÇOK GERÇEK DOSTUMUZ VARMIŞ YA …
Dünün bizim için bir başka duygu yönü, yaş günümüz olmasıydı. Meğer ne kadar çok dostumuz ne kadar çok sevenimiz varmış. Ayşe Mehtap Anayı dinlerken Ali Fahri Aras abimin kendisi gibi zarif çiçeği odaya geldi. Hani iki garip duygunun ne olduğunu o saniyelerde bir kez daha yaşadık.
Bu vesile bizi buradan, Türkiye’nin dört bir yanından hatta Almanya’dan Vietnam’a kadar oralardan tebrik eden tüm gönül dostlarımıza bir kez daha kucak dolusu yürekten sevgi saygı ile kucaklıyor ve en içten dua ediyoruz “Cenab-ı Allah’ım bizi sizlerin ve kamuoyunun önünde başımızı öne eğdirecek hatalardan korusun. Herhalde bizim içinde en acı olay siz değerlerin yüreğinde sizlere karşı mahcup olmaktır. İyi ki varsınız. Bu mesleğe bunun için aşağım. Çünkü sadece bu meslek sayesinde sizlerle kimselerin erişemeyeceği gönül köprüsüne ulaştık. Allah sizlerden bir değil bin kere razı olsun”
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Allah sana sıkıntı vermekle tozunu kirini alıyor niye kederleniyorsun ki?
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Havaalanı otoparkının tek araçlık çıkış kapısında herkes sıraya girmişken en sağdan gelip ‘önce ben çıkayım’ diye bencillik yapmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.