İnsanın kendini tanıma yöntemleri
İnsanlar kendilerini tanımak için çok fazla çaba sarf etmezler. Belki en çok gayret gösterilmesi gereken bu iş, biraz hayatın seyri içinde rastlantısal olarak gerçekleşir. Bir metotla yola çıkılmamışsa çoğu zaman amaç gerçekleşmez ya da çok zaman alır. “Vusûlsüzlük, usulsüzlüktendir” sözü de bir metot olmadığında herhangi bir hedefe ulaşılamayacağını anlatmaktadır.
Bu anlamda beden dili ile çalışan, el ve yüz tanıma yöntemleri ile uğraşan, astroloji ile uğraşan, mizaç bilgisine vakıf olmaya çalışan herkesin saygıdeğer bir işle uğraştığını düşünürüm. Hiç birinin elinizin tersiyle iteceğiniz kadar basit işler olmadığını biraz araştırmaya başlayınca fark edersiniz. Asıl olan bu alanda ne kadar derine ulaşabildiğiniz ve hayattaki karşılıklarını ve örüntülerini ne kadar keşfedebildiğinizdir. Japonlar kan gruplarından karakter analizi konusunda oldukça iyilerdir örneğin. Çinliler ve Uygurlar mizaç ilmi konusunda aklımıza hiç gelmeyecek kadar ayrıntılı bilgiye sahiplerdir.
Yıllar önce Avusturya'da bir anaokulunda birinin öğrencilerin ellerine ve yüzlerine bakarak bir şeyleri not aldığını daha sonra rehber öğretmen ve sınıf öğretmeni ile tespitlerini paylaştığını gördüğümde çok şaşırmış ve sorduğumda el ve yüz okuma yöntemleri ile çocuğu daha o yaştan itibaren yönlendirdiklerini görmüştüm. Bu çalışma yanlış, tutarsız, mesnetsiz ve bilimsel olmayan bir yöntem olduğu var sayılsa bile çok önemli sayılmalıdır. Hiç bir çalışma olmamasından daha iyidir. O yaşlarda potansiyel hastalıkları, kabiliyetleri, zayıf yanları güçlü özellikleri tespit edilmeye çalışılması bir usuldür. Çok zaman, para ve yetenek kazandırabilir.
Tüm bunların dışında kişinin kendi düşüncelerini, duygularını, inançlarını ve davranışlarını sorgulama ve değerlendirme süreci kendini tanımak için önem arz eder.
Yine kendi duygusal durumunuzu fark etme ve anlama becerisi geliştirilmelidir. Dışardan herkesin sinirli bulduğu bir arkadaşımın " ben sinirli değilim" demesi beni her zaman güldürür.
Günlük tutmayı ara sıra denediysem de çok uzun süre devam ettiremedim ama duygu, düşünce ve tecrübelerimizi günlük kaydedebilirsek de kendimizi tanımak için bazı ipuçları edinebiliriz. Meditasyon gibi zihni sakinleştirme ve derin iç gözlem yapma işi de içimizdeki gürültüyü azaltmak için önem taşır.
Öğretmenevinde çalışırken sevdiğim bir arkadaş " hocam ben nasıl bir adamım" diye şaka yollu sorar belki de takdir edilmeyi beklerdi. Şimdi anlıyorum ki aslında bu bir geri bildirim sayılırmış. Kendinizi başkalarına sormanın da faydaları mutlaka vardır.
Son olarak kendi değerlerinizi, inançlarınızı ve motivasyonlarınızı sorgulama, bunların asıllarının ne olduğunu araştırma kendimizi keşif yolculuğunda azımsanmayacak büyük faydalar sağlayacaktır.
Aklınızda bulunsun: Sağlığınızın en iyi üç göstergesi vardır; 1- Tansiyonunuz 2- Belinizin ölçüsü 3- Sizce ne olabilir?
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.