Medya takip kuruluşu Ajans Press televizyon izleme alışkanlıkları üzerine RTÜK’ten derlediği veriler ışığında yapılan araştırmaya göre, dünya genelinde günlük televizyon izleme oranlarında 330 dakika ile dünya rekoru kırdık. Gününün ciddi bir bölümünü televizyon izleyerek geçiren yurdum insanının da ilk tercihini magazin programları ve diziler oluşturuyor. Bizi 265 dakika ile Japonya, 261 dakika ile de İtalya takip ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yaptığı Zaman Kullanım Araştırması’na göre ise son bir yıl içerisinde gün içinde en fazla zaman ayrılan faaliyet 8 saat 48 dakika ile uyku oldu. Bu süre, araştırmanın ilk kez yapıldığı 2006 yılında 8 saat 38 dakika olmuştu. TÜİK verileri, Türk insanının kitap okumaya sadece günde 1 dakika ayırdığını gösteriyor. En fazla kitap okuyan ülkelerin başında, yüzde 21 ile Fransa ve İngiltere geliyor. Ardından yüzde 14 ile Japonya gelirken, ABD'de bu oran yüzde 12, İspanya'da ise, yüzde 9 ile kayıtlara düşmüş. Ne acıdır ki Türkiye'de bu oran binde bir olarak görünüyor. Okuma alışkanlığında, dünyada 86.sıradayız. İhtiyaç listesinde kitap okumak ize 235.sırada yer alıyor. Dünyada kişi başına kitap harcaması 1.3 dolarken, Türkiye'de ise bu rakam 25 Cent yani aşağı yukarı 80 kuruşa denk geliyor.

 

**

 

Şimdi konuyu şuraya bağlayalım. Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından beş yıl önce hayata geçirilen ve bu yıl da düzenlenen Konya Kitap Günleri adlı fuar; Kütüphaneler Haftası ve Dünya Tiyatrolar Günü'nde kapılarını tüm kitapseverlere açtı. İki hafta boyunca açık kalan fuar da iyisiyle kötüsüyle çeşitli kültür etkinliklerine ev sahipliği yaparak geçtiğimiz gün sona erdi. Güncel istatistikler yukarıda verdiğim gibiyken ülkemizde belediye anlamında bu medeni cesareti gösterip bu organizasyonu yaptıkları için önce Başkan Tahir Akyürek ve ekibine teşekkür etmesini bilmek gerek sonra yapıcı eleştiriyle konuyu olgunlaştırmak gerekiyor. 250 bin kişinin üzerinde ziyaretin gerçekleştiği tahmin edilen Konya Kitap Günleri’nde; 35 yazar 70 yayınevi ve 100 bin kitabın görücüye çıktığı Mevlana Kültür Merkezi'nin mekan olarak uygun olmadığı görülmüştür. Bu ve benzeri organizasyonlar için şehir merkezine ilerisi için elbette güzel bir mekan yapılabilir. Yoksa insanlar birbirini ezmeye devam ederken tatsızlığın boyutu her sene artacak. Prof.Dr.İlber Ortaylı, Cansu Canan Özgen gibi yazarların okuyucu ile buluştuğu üçüncü kat özellikle güvenlik açısından hiç uygun değildi. Her iki yazar için saatlerce kuyrukta bekleyen yüzlerce takipçisi asma korkulukların arasında küçük koridorda izdiham yaratmak zorunda kaldı. Mazallah bir kişinin düşerek hayatını kaybetmesinin sonucuna hiç değinmek bile istemiyorum. Ayrıca bu yazarların oturduğu masanın arka planında Kültür Merkezi'nin boydan boya cam ile kaplı olması hiç hoş bir görüntü değildi. Ayrıca hem hatıra amaçlı hem de basının haber yapmaya yönelik kadraja aldığı tüm fotoğraflarda sırf bu sebeple kötü çıktı. Bu kısım kitap günleri afişiyle profesyonel bir stand yapılarak önlenebilirdi. Belki küçük bir detay gibi görünebilir ama ulusal medyada haber olarak servis edilen bu iki yazarın tüm fotoğrafları fuarı daha amatör yapılan bir etkinlik imajına bürüdü. Ayrıca Belediye'yi doğrudan ilgilendirmese de bu tür fuarla satılan ürünlerin yüzde yirmi ile yüzde kırklık dilimler arasında daha indirimli olması gerekir. Fuardan aldığım beş kitaptan üçünün piyasa değerinin üzerinde olduğunu gördüm. Etkinliğin ev sahipliğini üstlenen Eğitimevi Organizasyon'un yayınevlerine uyguladığı fiyat politikası sanırım bunda etkili oldu. Reklamın ötesinde ticarete yakın bir mantık olunca da maalesef böyle bir sonuç da ortaya çıktı. Son olarak çeşitli konferansların saatlerinin değişmesi yahut iptal edilmesi yani etkinlik programlarının uyuşmaması da fuara gölge düşürdü. Lakin Prof.Dr.İlber Ortaylı'nın okuyucusu ile buluşacağı saate anca yetişmesi, yorgunluğu ve uykusuzluğu sebebiyle de dinlenip belirlenen saate kendi iradesiyle geç çıkmasını görevli arkadaştan öğrendikten sonra bu tür aksaklıkların sebebini aslında daha iyi anlıyorum. Sonuç itibariyle iyisiyle kötüsüyle çeşitli konferansların düzenlendiği, şiir dinletilerinin gerçekleştirildiği, imza günlerinin icra edildiği etkinlikte birçok okuyucu takip ettiği ve sevdiği yazarla tanışma fırsatını yakaladı. Bazı aksaklıkların giderilmesi ümidiyle sebep olandan Allah razı olsun vesselam.