Nasıl yaşayacağız?
İnsan doğduğu andan itibaren kendisine sürekli bir bina inşa eder; huzurlu, kaliteli bir yaşam için bu binanın sağlam olabilmesi gerekmektedir. Lakin insan bunu nasıl doğru bir şekilde yapabileceğinin şuuruna varamayabilir. Gerçek ve temiz bir akla sahip olan bir insan binasının temelini Allah korkusu ve rızasına göre kurar. Bu temelle kurulan bir bina ise dünyada fiziksel rahatlık sağladığı gibi manen de huzur ve sevgi temelli bir yaşam sunar. Bu konuyla ilgili olarak Yüce Allah bir ayetinde şöyle buyurmaktadır:
Binasının temelini, Allah korkusu ve hoşnutluğu üzerine kuran kimse mi hayırlıdır, yoksa binasının temelini göçecek bir yarın kenarına kurup onunla birlikte kendisi de cehennem ateşi içine yuvarlanan kimse mi? Allah, zulmeden bir topluluğa hidayet vermez. (Tevbe Suresi, 109)
Mümin, Allah'ın varlığının ve gücünün farkındadır. Allah'ın onu niçin yarattığını ve ondan neler istediğini bilir. Bu nedenle de dünyadaki asıl amacı Allah'ın razı olduğu bir kul olmak için çalışmaktır. Kendisini amacına ulaştıracak her yolu dener, bunun için ciddi bir çaba gösterir.
Bazı insanlar hedefledikleri dünya nimetlerine ulaşmak için çok büyük bir çaba gösterirler; zengin olmak, statü kazanmak, menfaat elde etmek adına ellerinden gelen her şeyi yaparlar. Çok kısa süre içinde tümüyle ellerinden gidecek olan “az bir değer” (Tevbe Suresi, 9) uğruna büyük bir yarış içine girerler. Müminlerse bunun aksine Allah rızası için canlarıyla ve mallarıyla ahiret için mücadele ederler. Çünkü mümin Allah rızası dışında hiçbir şeye yönelmez. Bilir ki bedeni ve sahip olduğu mallar “onun” değildir bu nedenle bunlar konusunda kendi nefsinin bencil tutkularına uymaz. Bedeninin ve sahip olduğu her şeyin sahibi Allah'tır, tüm bunları O'nun istediği şekilde kullanacaktır. Allah her imkanı imtihanla yaratmıştır bunu bilen mümin imkanlarını kullanmaktan çekinmez. Zamanını, gençliğini, gücünü, aklını hep bu doğrultuda kullanır. Dolayısıyla mümin olmanın ölçülerinden biri, Allah rızasına karşı içli bir istek duymak ve gerektiğinde bu yolda fedakarlık göstermekten kaçınmamaktır.
Allah yolunda “ciddi bir çaba” göstermenin anahtarı ise, Allah rızasının en çoğunu aramaktadır. Mümin, önünde hepsi de meşru olan bir kaç seçenek birden bulduğunda, kendisine Allah'ın rızasını en çok kazandıracağını umduğunu seçmelidir.
Müminin asıl hedefi ahirettir. Allah mümine ahirette sonsuz güzel bir yaşam vaat etmektedir. Rabbimiz mümin kullarına dünyada da güzel bir hayat vereceğini vaat etmiştir; ama bu onun dünyada hiç zorluk ve sıkıntıyla karşılaşmayacağı anlamına gelmez. Karşılaşacağı zorluk ve sıkıntılar ise, onun denenmesi ve olgunlaşması içindir.
Müminin karşılaşacağı zorluklar, aslında dışarıdan zor gibi görünen, fakat tam bir teslimiyetle içine girildiğinde, Allah'ın kolaylaştırdığı olaylardır.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.