Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Sâhib Ata Külliyesi ve Lârende Camii (2)

Sâhib Ata Külliyesi ve Lârende Camii (2)

Selçuklu döneminde duvar çinilerinde yoğun bir şekilde kullanılan Lüster, Selçuklu’nun başkenti Konya’da sadece tek bir caminin mihrabında kullanılmıştır. O camide Sahip Ata Camii ve mihrabıdır. Hankâhta 730 sene ayakta duran Selçuklu’nun turkuaz çinileri ise, 2005’te denetçi yoksunu balyozların ardı sıra inen darbelerin kurbanı oldular.

 

 

 

MİHRABIN ÇİNİLERİ LÜSTER

Selçuk çiniciliğinin şaheserlerinden biri olarak değerlendirilen mihrabda hâkim renk mavidir. Hendesi şekilli, yapraklı üç çerçeve mihrabı sarmaktadır. Mukarnasın yanlarındaki üçgenlerde ve üstünde çeşitli renklerde sekizer, altışar ve üçer şuâlı çini yıldızlar görülmektedir. Çinilerde siyah, yeşil, ak ve mavi renkler kullanılmıştır.

Mimiroğlu ise, mihrapla ilgili şu çarpıcı bilgiyi vermektedir: “Türkiye Selçuklu Saray süslemesinin vazgeçilmez tekniklerinden biri olan ve Selçuklu döneminde duvar çinilerinde yoğun bir şekilde kullanılan Lüster, Selçuklu’nun başkenti Konya’da sadece tek bir caminin mihrabında kullanılmıştır. O camide Sahip Ata Camii ve mihrabıdır. Çinileri birliştirme metoduyla yapılan teknik çalışmada, yaprak ve yapraklı bitgisel motifi, kuş figürü (şahin), ejder başı (köpek başlı kanatlı gövde ejderle birleştirilmiş) lüster çiniler mihrapta muhtelif yerlerde parçalar halinde bulundu.”

 

HANKÂH VE HAMAM

Mescidin güney bitişiğinde yer alan hankâh, kapısı üzerindeki kitabesine göre, “Allah’ın sâlih kullarına konaklama, suffe ehli mütteki kullarına mesken olması için bina ve inşa” edilmiş. Yüksek ferah kubbe ile örtülü bu dinlenme yeri, çini, alçı, tuğla ve taş işçiliğinin nefis örnekleriyle süslü, ferah, aydınlık bir mekân. Çevresinde sofalar ve bir de mescid var.

Sahip Ata Fahriddin Ali yakınlarının kabirlerinin yer aldığı muhteşem türbe de buraya bitişik olarak inşa edilmiş. Sanduka, duvar ve kemerleri nefis çinilerle bezeli türbe yüksek bir kubbe ile örtülü. Tarihçi Caner Arabacı, hankâhın bir dönem Lârende adı altında medrese olarak kullanıldığını, Konya Medreseleri adlı eserinde belirtmektedir.

Hankâh kapısının karşısında bulunan hamam, Mimar Kelük bin Abdullah tarafından, Sahib Ata adına yapılmış olup mamureye gelir getirmesi amacıyla inşa edilmiştir. Selçuklu hamamları arasında özel bir yeri bulunan bu muazzam yapı “Şifa Sultan Hamamı” adıyla hizmet vermeye devam etmektedir. Kadın ve erkek bölümleri bulunan hamamda toplam 42 adet kurna vardır.

 

ONARIMLAR

Şer’iyye sicil defterleri kayıtlarında Sahib Ata Camii’nin çeşitli tamirat ve onarımlar geçirdiğine dair belgeler bulunmaktadır. Bu sözü geçen belgelerle ilgili ilk kayıt 15 R.ahir 978 H./16 Eylül 1570 tarihli belgedir. 1825’te yeni bir bir onarım talebi iletilmiştir. Talepte bulunan Konya naibi Mevlana es-Seyyid Mehmet Tahir’dir.

Bugünkü yapının yangınlar ve tahribatlar neticesinde 1871 yılında yapıldığını bilmekteyiz. Daha sonra çeşitli onarımlardan geçen külliye, 1998 yılında kısmen tadilat yapılırken kurul kararı, 2001 yılında Bakanlar Kurulu’nun kararnamesiyle tasfiye edildi. Külliyenin onarımı 2005’te yeniden başlandı. İşte ne olduysa bundan sonra oldu. Bu güzel eserin yıllardır süren tadilat acısı daha sonra sancıya dönüşecek ve ihaleyi kazanan müteahhit firmanın cahil ustaları, başlarında bir denetçi ve sanat tarihçisi olmadığından (görevlendirilmediğinden) dolayı külliye içinde bulunan hankâhın 730 yıldır ayakta duran nadide turkuaz çinilerini balyozlarla parçalara ayırdılar. Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğü ekipleri külliyeye geldiklerinde bu korkunç manzarayla karşılaştılar. Olaya müdahale eden vakıf yetkilileri firmanın ihalesini fesh ederek bu korkunç olayı ve tarih katliamını mahkemeye taşıdılar. Yeniden yapılan ihale sonucunda dökülen çiniler yeniden yerlerine yerleştirilirken kaybolanların yerine ise aslına uygun yeni çiniler konmak suretiyle tekrar tadilattan geçen Hankâh, günümüzde Sahip Ata Vakıf Müzesi olarak ziyarete açıldı. Bu müzede Konya’nın civar şehir ve ilçelerde bulunan nadide hat levhaları, kilimler, şamdanlar ve çiniler ile çeşitli cami, türbelerdeki Kur’an-ı Kerim’ler ile cüzleri, kitabeler ile Pakistan eski Devlet Başkanı merhum Ziya Ül-hak tarafından bağışlanan sedef kaplamalı rahle sergilenmektedir.

 

--------------

Kaynakça:

Zeki Atçeken, Konya’daki Selçuklu Yapılarının Osmanlı Devrinde Bakımı ve

Kullanması, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1998.

İbrahim Hakkı Konyalı, Abideleri ve Kitabeler ile Konya Tarihi, Konya 1964.

Hasan Özönder, Su, Yeşil ve Tarih Kucağı Meram, Meram Belediyesi Yayınları, 2003, s. 42.

İlker Mete Mimiroğlu, Konya Kitabı X, KTO Kültür ve Eğitim Yayınları, 2007, s. 464-465-466.

Sahib Ata Vakıf Müzesi Tanıtım Kataloğu, Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğü, s. 7-9-17.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan (Tarih Yazıları) Arşivi
SON YAZILAR