TATİL GELDİ, HOŞ GEÇSİN
Geleceğimiz, değerli evlatlarımız 2017-18 eğitim öğretim yılı ilk dönemini tamamlayıp ara tatil dönemine başladılar. Kendilerine ve ailelerine sağlıklı, mutlu, huzurlu tatil dönemi diliyorum. İlk kez 1987 yılında uygulanan ödevsiz ara tatil uygulaması Milli Eğitim Bakanımız Sn.İsmet Yılmaz tarafından evlatlarımıza müjdelendi; ilk kez bu eğitim öğretim yılında uygulamaya başlayan e-Okul Sosyal Etkinlik Modülü pilot uygulaması 81 ilde 162 ortaokulda sona erdi ve pilot okulların 48 bin 955 öğrencisi karnelerinin yanında Sosyal Etkinlik Belgesi de aldılar.
Bugün neredeyse dede aday adayları bizlerin ilk ve orta öğretim dönemlerimizde sanal değil gerçek arkadaşlarımız ve kitaplarımız tatil planlarımızda yer alırdı. Teşekkür ve takdirler bu denli bol olmazdı. Zamanımız elbette AVM’lerde değil sokaklarda, top oynanan boş arsalarda geçerdi. Hayatımızda özel dersler de yoktu. Bugünün çocuklarının tatil programları da tatil arkadaşları da farklı. Geçenlerde bir Pazar günü apartman asansöründe yanında ilköğretim dönemi çocuğuyla karşılaştığım bir komşumla sohbet hayatın koşturmacasından açıldı ve evladı “hep koşturuyorum” şeklinde adeta yaşından büyük söz edince “hayrola, sen neye koşturuyorsun?” diye sordum ve “tenis hocam var, piyano hocam var, yüzme hocam var” cevabını aldım.
Milli Eğitim Bakanımız ödev verilmemesi talimatı da verse bazı ebeveynler eminim çoktan ödev programı ve test kitabı seçimlerini yapmışlardır. Tatil konusunda değerli dostum Psikolog Erdal Poyrazlı bazı önerilerde bulunuyor. “Okulların tatil olmasının temel nedeni öğrencilerin dinlenmesini sağlamaktır. Ülkemiz uzun tatil veren ülkelerden. Fakat ödev verme kültürü yüzünden tatilde ders çalışmadıklarını söylemek zor. İzin süresi uzun olsa da dinlenme amacının ne kadar gerçekleştiği muamma. Özellikle başarılı öğrencilerin tatillerde de ders çalıştığı bilinmekte. Tatil “hiç çalışmamak değil, ders çalışmamak” olarak düşünülmeli. Akademik başarıyı destekleyen kitap okumak, satranç oynamak gibi faaliyetler sürdürülmeli.”
“Tatilde ne yapmamalı konusuna gelince; bilgisayar ve video oyunları öğrencinin kendisi tarafından mümkün olduğu kadar kısıtlanmalı. Kontrolsüz dijital oyun oynama davranışı kısa sürede bağımlılığa dönüşebilmekte, üstelik bu nitelikteki oyunlar çocuğun dikkat performansına ciddi zararlar verebilmektedir. Tatilde yoğun biçimde bilgisayar oyunları oynayan çocuklar sık sık okul açıldıktan sonra da oyun oynamayı talep etmektedirler. Ailelere düşen, çocuklarına verimli ve dolu bir tatil programı sunmak olmalıdır. Bu nedenle özellikle uyku düzeninde belirgin bir bozulma yaşanmamalıdır. Öğrencinin uyuma ve uyanma saatlerinde belli bir esneklik olmalı ama belirgin değişimler yaşanmamalıdır.”
Sn. Erdal Poyrazlı’ya teşekkür ediyor, ödevsiz tatili hak eden evlatlarımıza gönüllerince hoş bir ara tatil diliyorum. Saygıyla.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.