YENİ YARGI REFORMU
Ülke olarak zengin olsan da, bilim ve teknolojide ileri gitsen de, her konuda öne geçsen de, ülkende insana değer verilmiyorsa bunların hiç bir kıymeti yoktur. Çünkü bütün bunlar insan içindir. Vatandaş iktidarlar tarafından kapı paspası gibi, sürü gibi görüldüğü sürece bütün bunların hiçbir değeri olmaz. Vatandaşın sesini iktidara duyuramadığı yerde demokrasinin olduğu söylenemez. Bunu sağlayacak kanalların sesi kısılmış, önü kesilmiş, ülkede hep iktidarın sesi duyuluyorsa, toplum pasifleştirilmiş, sindirilmiş, yönetimden dışlanmıştır. Allah korusun, bu iyi bir durum değildir.
Aylardır çek cezasının yanlışlığını iktidara anlatmak için yüz binlerce kişi uğraşıyor. Milyonlarca insan 2018 yılındaki ekonomik türbülâns yüzünden mağdur oldu. Yüz binlercesi çeklerini ödeyemedi. 5941 Sayılı çağ dışı, haksız, mantıksız yasa yüzünden kimi hapse düştü, kimi kaçıyor. Birçoğunun evi, yuvası dağıldı. Ailesi, çocukları, yakınları perişan oldu. Ama bu kimsenin umurunda bile değil!
Son bir umut olarak 31 Mayıs’ta Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı “Yargı Reformu” bekleniyordu, ondan da bir şey çıkmadı, dağ fare doğurdu. Gerçekten insana değer veriliyor olsaydı, bir kişinin bile haksız yere, bir gün dahi tutuklu ve yükümlü kalmasına göz yumulmazdı. Bir insanın haksız yere hürriyetini kısıtlamak, öyle sıradan bir mağduriyet değildir. O kişi işsiz, gelirsiz, sosyal güvencesiz kalır! Sosyal bir yaşamı kalmaz, aile hayatı kalmaz, huzuru kalmaz! Sıkıntının bini bir paya düşer. Bu bir çeşit pasif işkencedir. Reform paketinde bir cümleyle bile bu konulara yer verilmemiş.
Sayın Cumhurbaşkanımıza kişiye özel mektup gönderip, bu konuları dilimin döndüğünce anlatmaya çalıştım. İadeli taahhütlü giden o mektubun alındı belgesi geleli aylar oldu. Ama her halde mektubum kendisine ulaştırılmadı. O mektubu okuyup da kayıtsız kalması mümkün değildi. Demek ki, halkın sesi bazı süzgeçlerden geçirilirken, o süzgeçlerde olan oluyor. Biz de devlet büyüklerimizle iletişim kurduğumuzu sanıyoruz. Bu sayede diğer iletişim kanallarının da göstermelik olduğunu anlayınca, tuzun koktuğuna ben de kanaat getirdim. Sadece üzülüyor ve dua ediyorum: Allah yardımcımız olsun.
Çek cezasıyla ilgili 5941 sayılı yasanın, çok yanlış ve haksız bir yasa olduğunu herkes bilmiyor. Bu yasa yüzünden birçok insan mağdur olurken, bu yasanın mağduru olmayanlar konuyu bilmediği için bir tepki vermiyor. Çünkü bütün toplumu doğrudan ilgilendiren bir haksızlık değil. Belki de birçok kesimin yasalarla ilgili, böyle mağduriyetleri vardır, onları da diğer vatandaşlar bilmiyor. Ama yetkililer hepsini biliyor. Yapılan bu haksızlıklara ilgililerin duyarsız kalması vicdanla izah edilemez. O takdirde “Böl ve yönet” taktiği burada da devrede demektir. “Böl ve ihmal et, nasıl olsa konu herkesi ilgilendirmiyor, mağdur olanların sesi de çok duyulmaz” düşüncesi, ülkemizin geleceği için çok tehlikelidir. Doğru olan, böyle haksızlıklara derhal engel olunmasıdır. Demek ki, onu da yapabilecek babayiğit yok.
Yargı sistemi eksik, yanlış, isabetsiz ve muğlak yasalar yüzünden neredeyse işlemez hale gelmiş, zaman zaman adalet yerine adaletsizlik üretir olmuştur. Halkımız bu konuda somut icraatlar beklerken bu yargı reformu paketi “..ecek, ..acak” larla doludur. Vatandaşlarımızın kimi 2018’deki ekonomik türbülânsta mağdur olmuş, bu toptancı zihniyet yüzünden suçlu muamelesi görmektedir. Kimi yıllardır mahkemelerden bir karar çıkmasını beklemektedir. Kimi de adaleti değil, sadece müvekkil çıkarını gözeten bu avukatlık müessesesi yüzünden haklıyken haksız duruma düşmüştür.
Bunları hızla yoluna koyacak, yetişmiş insanımız yokmuş diyemiyorum çünkü var. Ama görünen o ki, onlar devrede değil. Halkın anlatımıyla bu “5941 sayılı yasa, sen alacaklıyı boş ver, çekin bedelini bana öde, hapis cezasından da kurtul, alacaklı beklesin dursun” diyen bir yasadır. Bu kadar mantıksız ve tutarsız bir yasa yıllardır devrededir ve böyle yasalar yüzünden ekonomi de zora girmiştir. Herhalde yine bu mantıkla düşünen, aklı durmuş kişiler hala iş başında ki bir türlü işler yoluna girmiyor. Bence o ekip insan yutan kumsallar gibidir. Kimler olduğunu bilmiyorum ama o ekip iş başında olduğu sürece, tüm çabaların boşa gideceğini adım gibi biliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız Yargı Reformuyla ilgili konuşmalarında, bu konuya halkın da katkısını istemişti. Bir vatandaşı olarak âcizane bunları okuyucuyla birlikte, zat-ı âlilerine de arz ediyorum. Allah’a emanet olunuz.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.