At bizim kültürümüzde çok farklı bir hayvandır. Belki de bu yüzden hepimiz atları çok severiz.

Pek çoğumuzun ata karşı büyük bir sempatisi vardır.

Yurt dışı seyahatlerinde o gelişmiş büyük Avrupa ülkelerinde atlı polisleri gördün mü dayanamam defalarca fotoğraflarını çekerim.

Mesela Ankara’da iken de Cumhurbaşkanlığının Atlı Süvari Birliği’ne hayrandım.

Yine Emniyet Genel Müdürlüğü’nün atlı birliklerinin çalışmasını heyecanla nasıl da takip ederdim. Fotoğraf çekmek yasak olduğu için sadece seyrederdim.

Ama bu işlerin Konya’da olabileceğini de hiç aklıma getirmez hayalini bile kuramazdım.

Sonra Konya’ya döndükten sonra Selçuk Üniversitesi bünyesindeki at eğitim merkezi dikkatimi çekmişti. Ama o yıllarda da burası beklenen hamleyi yapamamıştı. Mesela dönemin rektörü kulakları çınlasın Prof. Dr. Süleyman Okudan Hoca da burada iyi şeyler yapmak istiyordu. Bürokrasi ya da bazı şeyler hocanın elini kolunu bağlıyordu. Ama öğrendiğim kadarı ile son yıllarda burada da çok güzel gelişmeler olmuş.

Hayalini bile kuramadığım bu konu çok yakın zamanda Selçuklu Belediyesi tarafından bir gerçek olarak hem de Türkiye’de bir ilk olarak gün yüzüne çıkacak.

Evet, Başkan Uğur İbrahim Altay ve ekibinin mümkün oldukça sır gibi sakladığı asla gün yüzüne çıkarmadığı, çıkarmamak içinde büyük gayret sarf ettikleri bir Otizm ve Down Sendromlu Yaşam Merkezi geliyor.

Başkan Altay’ın başkanlığındaki bu ekip bu alanda Dünya’nın en gelişmiş ülkelerinde çalışmalar yapıyorlar. Olay sadece Belediye ile sınırlı değil. Projede tıptan psikolojiye, sosyolojiden aileye kadar herkesi hepimizi kapsıyor.

Görülmeden yaşanmadan anlatılamayacak kadar büyük bir proje.

Başkan Altay bunu ilk olarak yıllar önce açıkladığı zaman ağlamıştım. Gözyaşlarımı tutamamıştım. Bazı insanları, bizlerin küçük gibi gördüğü şeyler hem bu dünyada hem de öbür dünyada kurtarır. Hatta uçurur.

O ilk günde söyledim, bugünde söylüyorum inşallah yarında söyleyeceğim “Uğur Başkan hiçbir şey yapmasın, bu proje başkanın iki dünyasını da kurtaracaktır inşallah”

Neyse asıl yazmak istediğimiz konu daha farklı.     

Şimdi Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünün binicilik tesisleri belediyeye geçmiş. Belediye buraya çok büyük bir bütçe ayırıp çok yönlü bir tesis yapıyor. Bizim bu çocuklarımız bu çok yönlü, çok amaçlı süper tesislerde bir bölümde de atla tedavi olacaklar.

Bunu bugün sadece gelişmiş dünyanın süper ülkeleri yapıyor.

Ve şimdi de dediğimiz gibi bu Türkiye’de bir ilk olacak.

Bu iş sadece çocuklarımızla da kalmayacak ve dönen çark şehre çok yönlü hizmet verecekmiş.

Mesela şehrin kalabalık yaya güzergahları için atlı zabıtalar burada yetiştirilecekmiş. Yani Konya’ya atlı zabıta gelecek.

KOMEK işbirliğiyle Belediye İhtisas Kulübüne sporcu yetiştirilecekmiş.

Hayal edebiliyor musunuz?

Bu bölümlerde yazdıklarımı ne Başkan Altay’dan ne de resmi bir belediye yetkilisinden duydum.

Bizimki sadece bir duyum.

Dahası bu atların yurt dışı temini konusunda temasa geçilen Konya dışından, Konyalı olmayan insanlardan dostlarımız vesilesi ile bize ulaştırılan bilgi kırıntıları.

Yaşamayan bilemez. Anlayamaz.

Ne kadar empati yaparsak yapalım işin derinliğini ve acı yönünü ancak ve ancak bunu çocukları otizm ve down sendromlu analar, babalar, nineler, dedeler ve kardeşler anlayabilir.

Allah kimsenin başına vermesin. Ama Türkiye’de devletin bile değil bir belediyemizin bu işi yapabilmek adına girdiği ve verdiği mücadeleyi öğrendikçe Konya adına gurur duyuyoruz, mutlu oluyoruz, teşekkür ediyoruz, şükrediyoruz.

Allah sizlerden razı olsun diyoruz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Gelişimimiz için bir aynaya ihtiyacımız vardır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?  

Ada, dönel kavşak, göbek dediğimiz bölgelerde önce frene basmayı becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz