Adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre, Beyşehir İlçesi bağlı mahalleler ile birlikte yetmiş binin üzerinde bir nüfusa sahip bulunmaktadır. Ancak bugün dünya üzerinde kendisini Beyşehirli olarak tanımlayan veya Beyşehir’e ait hisseden insanların sayısı şüphesiz bundan çok daha fazladır. Özellikle yaz aylarında gurbetçilerin yıllık ziyaretleri gerçekleştiğinde bunun çok daha farkına varmaktayız. İsveç ve Norveç gibi ülkeler başta olmak üzere Almanya, Hollanda, Avusturya ve Fransa gibi ülkelerde çok sayıda Beyşehirli gurbetçimiz bulunmaktadır. Bununla birlikte özellikle İstanbul, İzmir, Ankara ve Konya başta olmak üzere büyük şehirlerimizde yaşayan binlerce Beyşehirli bulunduğunu söyleyebiliriz. Büyükşehirlerde yaşayan hemşerilerimiz arasında özellikle İzmir ve İstanbul’da ikamet edenleri 19. Yüzyılın ilk yarısında başlayan bir göç hikayesinin sonunda ikametlerini kalıcı hale dönüştürmüşlerdir. Bugün İzmir ve İstanbul’da dedelerinin dedelerinin Beyşehir’den göç ettiğini bildiğimiz yüzlerce aile bulunmaktadır. Ne yazık ki pek çoğu Beyşehir kökenli olmasına rağmen göçlerinin üzerinden 100-150 yıl geçtiği için çoğu bu aidiyetlerini unutmuşlardır. Ankara ve Konya’da yaşayan hemşerilerimizin hikayesi ise, daha yakın bir tarihe dayanmaktadır. Özellikle Ankara’da yaşayanlar Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren başlayan bir göç hikayesine sahipken, Konya’da yaşayanlar çoğunlukla 1960 ve özellikle 1980’den sonra meydana gelmiş bir göç hikayesine sahiptirler. Bütün bunlar göz önüne alındığında bugün dünya üzerinde yaşayan Beyşehir kökenli insanların neredeyse 200 bin civarında olduğu tahmin edilebilir. Beyşehir sürekli dışarıya göç vermiş bir şehir olduğu için, maalesef ki tarihi süreçte bir sayfiye yeri olmaktan öteye geçememiştir. Bu nedenle bugün, sınaî ve ticarî faaliyetler birkaç sektöre sıkışıp kalmıştır Tekstil, silah, tüfek ve mermer gibi sınaî ve ticarî alanlardaki işletmeler Beyşehir’in yüz akı konumunda olmalarına rağmen böylesine bir kent için yeterli değildir. Şu halde Beyşehir, sahip bulunduğu potansiyeli nedeniyle bir kültür, turizm ve eğitim şehri olmalıdır. Bunun için Beyşehir’de bir an evvel kültür, turizm ve eğitim alt yapılarının geliştirilmesi, sosyal tesislerin artırılması ve öğrenci şehri haline gelebilmesi için mevcut fakülte ve yüksekokulların kontenjanlarının koruması ve artırılması gerekmektedir. Çok şükür ki, son zamanlarda başta Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin’in yakın ilgi ve alakası ile Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Öztürk, Dekan Yardımcıları Yrd. Doç. Dr. Erkan Akgöz ve Yüksel Gürsoy’un bu yönde gayretleri bulunmaktadır. İşte bu çabaların sonucunda Beyşehir’de ÖSYM ve Açık Öğretim sınavları artık yapılabilecektir. Hiç şüphesiz bu konuda Beyşehir Belediye Başkanı Murat Özaltun ve Konya Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Babaoğlu’na özellikle teşekkür etmeliyiz. Ancak Beyşehir için bu icraatlar elbette ki henüz yeterli değildir. Beyşehir’de bulunan fakülte ve yüksekokullarımızda çağa ve bölgeye uygun yeni bölümler açılmalı, bölüm ve programların imkanları artırılmalı, altyapıları geliştirilerek bir kültür ve turizm şehri olan Beyşehir bir öğrenci şehri haline de dönüştürülmelidir. Bu konuda şüphesiz, Uygulamalı Bilimler Yüksekokuluna atanan Prof. Dr. Mehmet Zengin ve yüksekokul müdürü Okt. Dr. Oktay Nar’a büyük işler düşmektedir. Bizler bahsi geçen yöneticilerimizin bu konuda daima destekçisi ve duacısı olacağız. İnşallah rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Şahin’in ve rektör Danışmanımız Prof. Dr. Necmi Uyanık’ın şahsında bütün yöneticilerimizin destek ve katkıları ile Beyşehir bir üniversite şehri haline dönüşecektir. Nihayetinde Beyşehirli hayırsever iş adamı Ali Akkanat’ın desteğiyle şekillenmiş olan kampüsümüz pek çok okula kavuşmuş bulunmaktadır. Son tahlilde kampüsümüz Kamil Akkanat’ın da katkısıyla çok yakında bir camiye de kavuşabilecektir. Hamdolsun ki, böylece pek çok sosyal tesisle donatılmış olan Beyşehir Ali Akkanat kampüsü sayesinde Beyşehir, üniversite öğrencileri için ileride bir cazibe merkezi olacaktır. Bu konuda geçmişten günümüze Beyşehir’imize bir çivi çakmış her kim varsa, şükranla anıyor Beyşehirli bir akademisyen olarak takdir ve teşekkürlerimi bildiriyorum.