Bir süredir hem iş yoğunluğu hem de biraz hastalıkların etkisiyle ne buradan ne sosyal medyadan fikirlerimi paylaşamadım. Bu süre içerisinde Konyaspor olarak epey zor günler geçirdik. Galibiyet hasretimiz 10 maça kadar çıktı. Zaten sabrımız iyice tükenmişken evimizde çok kötü bir oyunla Sivasspor’u konuk ettik ve berabere kaldık. Skordan ziyade oyundaki isteksizlik hepimizi üzdü.  Bu hafta ise Ankaragücü’ne konuk olduk. Bu hafta da 1 puanla yetinmek zorunda kaldık. Ancak bana öyle geldi ki, son 3-4 haftalık periyoda kıyasla daha derli toplu, daha takım halinde oynamaya çalışan biraz daha istekli bir Konyaspor izledik. Alışkın olduğumuz ve görmek istediğimiz takım görüntüsünden çok uzak olsa da, takımın bu hali gelecek sezon adına biraz ümit verdi ve biraz tebessüm ettirdi bizi.

Bu yıl tam da istediğimiz, hayal ettiğimiz gibi bir sezon geçirmedik. Geçen yılın ağır faturasının üzerine bu sene başında yapılan yanlış planlamalar eklenince zor bir sezon olması kaçınılmazdı. İşin gerçeği taraftar olarak da, Aykut Hoca’nın gelmesiyle beklentiyi de ölçüsüz şekilde yükselttik. Bir anda her şey düzelecek zannettik. Öte yandan, ilk baştaki beklentimizin yüksekliği ne kadar normal değilse, takımda son dönemde yaşanan düşüş de bir o kadar normal değil. Bununla beraber, sorunun teknik ekip de yönetim de farkında ve gerekeni yapmaya çalışıyorlar. Yetersiz oyuncularımız mevcut, kadroda yetersizlikler var ve kadro yapısında çarpıklıklar mevcut. Bunları söylemeye çok gerek yok, zaten biliniyor ve planlamalar buna göre yapılıyor.

Çok zikredilmeyen konulardan bahsedecek olursak mevcut kadromuzun yaş ortalamasının yüksekliği ve maaş bütçesinin fazlalığı. İlk konu Aykut Hoca tarafından da gündeme alınmış görünüyor ki kademeli olarak yaş ortalamasını düşürmeyi planladığını belirtti. İkinci konu ise bana kalırsa en önemli husus geçen sezon ve bu sezon Türkiye Kupası, Avrupa kupaları ve transferlerle elde ettiğimiz ne varsa harcayıp bitirdik. Hata ve boşa para harcama lüksü bitti. Hem düşük maliyetli hem kaliteli ve genç isimlere yönelmek şart oldu. Umarım mali disiplinden taviz verilmez ve sürdürülebilir bir mali yapı sağlanır. Bunu sağlamadan başarı gelmeyeceğine inananlardanım.

Taraftar kanadından işlere bakmamız gerekirse, Aykut Hoca’yı beğenin ya da beğenmeyin bir takım gerçekleri görmezden gelemezsiniz. 2 yıl olmadan beşinci teknik ekibi göreve getirmiş bir takımız. Bu takımın uzun vadeli planlamalara ihtiyaç duyduğu da aşikâr. Kaldı ki Aykut Hoca ve ekibi bu işi yapabilecek en iyi ekiplerden. O nedenle teknik ekibe güvenip kafalarındaki planları gerçekleştirmelerine izin verelim. Bu sezon zaten bitti, o nedenle Hoca’nın tasarruflarına saygı duyalım. Daha açık konuşmak gerekirse, bir hafta önce Adis’i ıslıklayıp, ertesi hafta kadroda niye yoktu diyerek bir yere varamayız. Zor maçlar dizisi bizi bekliyor olacak. Destek vermeye devam edersek çok daha güzel günleri birlikte göreceğiz inşallah.