Bugün köşemizi Necmettin Erbakan Üniversitesi’ne ayırıyoruz. Çünkü dün güne rektör Prof. Muzaffer Şeker Hoca’nın son bir yıllık üniversite değerlendirmesini kendisinden dinlemek için Novotel’de başladık.

Rektör Muzaffer Hoca adı üstünde eğer kızdırmaz iseniz gerçekten “şeker” gibidir. Ama siz siz olun sakın ha tepesini attırmayın. Hoca’yı bu kadar yakından ve eski tanımamızın sebebi hem uzun yıllar kapı komşusu olmamız hem de taa İnlice’ye dayanan muhabbetimizdendir.

Muzaffer Hoca dün gerçekten “şeker” gibiydi. Mutluydu, huzurluydu ve iddialarını bir bir gerçekleştirmenin gururunu yaşıyordu.

Muzaffer Hoca’nın Erbakan Üniversitesi’nin bugünü ve geleceği ile ilgili açıklamalarını zaten gazetemizde, internet sitemizde bütün detayları ile bulacaksınız.

Biz izninizle işin satır aralarında kalan önemli bölümlerini biraz açarak sizlere sunmak istiyoruz.

Her şeyden önce Muzaffer Hoca kökü çok derinlerde olan ama ismi ile yeni bir üniversite olarak Erbakan’ın yaşıtlarından kat be kat önde olmasının hazzını yaşıyordu.

Hoca aynı zamanda samimiydi. Mesela ilk yılarda basınla paylaştıkları fotoğrafların bir yerlerden alındığını itiraf ederken şimdi gururla “Size sunduğumuz bütün fotoğraflar ve görüntüler tamamen bize ait yani yüzde yüz yerli” diyordu.

Hoca vefayı da asla ihmal etmiyordu. Mesela sık sık merhum Ahmet Keleşoğlu’na, Cengiz Holding’e, Kemal Akman’a, Ali Talip Özdemir’e, Türk Anadolu Vakfı’na, Uğur İbrahim Altay’a, Fatma Toru’ya hatta Serdar Kalaycı’ya sık sık teşekkür ediyordu.

Bu arada Selçuklu Belediyesi ve Karatay Belediyesi ile son derece gizli dahası reklamsız şatafatsız yapılan iki tarihi ve sosyal projeyi satır arasında paylaşıyordu.

Evet Selçuklu Belediyesi down sendromlu çocuklarımız ve aileleri için Türkiye ilk olan inanılmaz büyük bir projeye imza atıyorlar. Bu projede artık sona gelindi. Mesela bu işin başında Davutoğlu’nun eşi Sare Hanım var. Haa Başbakanlık’tan sonra bu iş şekil değiştirir mi onu bilemiyorum. Ancak bu proje her açıdan insanın tüylerini ürperten tarihi ve müthiş bir çalışma biz onu bulur bunu söyleriz.

Üniversite, Karatay’da da Mehmet Hançerli ile alzheimer hastası yaşlılarımız için bir merkez çalışması yapıyor. Türkiye nüfusunun hızla yaşlandığını göz önüne aldığımız zaman bu merkezin hepimiz için nasıl zaruri olduğunu da daha iyi anlayabiliriz.

Eeee Şeker hoca Meram’daki Köyceğiz Kampüsü ile Fatma Toru Başkanla, sadece bu iki proje ile de Selçuklu ve Karatay ile uyum içerisinde olduğunu görebiliyorsanız Rektör Hoca’nın siyasetini daha iyi anlayabilirsiniz.

Peki ya Büyükşehir ile durumlar nasıl?

Vallahi uzaktan bildiğimiz kadarı ile Rektör Hoca’nın Tahir Başkan’la arası iyi de olsa mesela Köyceğiz Kampüs yolu yani yeni bölge için ulaşım sorunu bir yandan yapılıp bir yandan da bozulduğu için tek bir ciddi adım atılmadığı ulaşımın, hala en büyük sorun olduğu düşünüldüğünde bir sıkıntı var diyebiliriz.

Yanılabiliriz de…

……….

Siz bizim arada böyle ince göndermeler yaptığımıza bakmayın Muzaffer Hoca, Selçuk’tan ayrılıştan bu yana işleri hem Konya’da hem de Ankara’da büyük bir titizlikle tereyağdan kıl çeker gibi götürüp ilmik ilmik dokumaya devam ediyor.

Allah yolunu açık etsin başka bir şey de diyecek halimiz yok.

O zaman yazımızı noktalamadan başlığımızı biraz açıp bugünü noktalayalım.

Pazar günü Tahir Başkan’la Nobel Ödüllü gururumuz Aziz Sancar’ı şehrimizde konuk eden Rektör Hoca, Sayın Sancar’a kısıtlı zaman içerisinde bol bol Konya’yı anlatmış. Ve Aziz Sancar’dan daha geniş bir zaman dilimi için yeniden Konya’ya gelme sözü de almışlar.

Rektör Hoca ile Tahir Başkan, Aziz Sancar’ı gezdirirlerken Başbakan Davutoğlu Sancar’ı aramış ve bir Konyalı olarak dünyaca ünlü gururumuz Sancar’a Konya’da olduğu için teşekkür etmiş.

Vallahi o anda içimden geçeni söyleyeyim mi?

“Bizim Ahmet Hoca şu ince siyaseti öğrenmeye öğrenmiş ama bu siyaset işin de biraz geç mi kaldı bilemiyorum” diyordum.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Sadakat, eğer onu taşıyacak gücü yoksa insana çok ağır gelebilir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Nalçacı caddesinde bir dolmuş yolun en sağında yolcu indi bindisi yaparken ikinci dolmuş bu kez orta şeritte yolun ortasında durup indi bindi yapmadığı zaman daha iyi ADAM oluruz.