Muhtemelen Ocak 2015’ten önce gerçekleşmeyecek AK Parti İl Kongresi.

Konya’nın 3 büyük merkez ilçesi ve 28 taşra ilçesi olması dolayısıyla 22 Kasım-22 Şubat tarihleri arasında yapılması planlanan il kongreleri takviminde başlarda yer alamayacak Konya kongresi.

Ancak o kadar çok yoğun bir kulis ortamı ve çekişme var ki parti kademeleri arasında, kongre tarihi Şubat’a da sarkıtılmayacak kanaatimce.

Kongrelere tek liste halinde gidilmesi ilkece benimsendiği için kademeler arasındaki çekişme de fazlaca gün yüzüne çıkmayacak.

Parti içindeki istişare ve müzakere mekanizmalarının son noktaya kadar zorlanması da bekleniyor bu durumda elbette.

Geçen hafta boyunca adımladığımız AK Parti kulislerinde o kadar çok isim ve olay duyduk ki…

Bir iddia şuydu sözgelimi: Ahmet Sorgun milletvekilliği düşündüğü için il başkanlığına aday olmayacaktı, ancak yeni il başkanı için de etkili olmaya çalışıyordu, en azından vekilliği garantilemek için.

Ahmet abinin bu minvalde halef olarak yerine bırakmak istedikleri arasında kulisler müttefik değildi. Bestami İnan, Mustafa Varol, Musa Arat, Ramazan Özkaya en çok ismi zikredilenlerin başında geliyordu. Mustafa Varol’a pek şans tanımayan iddia sahipleri Bestami İnan isminin de kredisini KTO-Karatay Üniversitesi mütevelliliği esnasında tükettiğini ileri sürüyorlardı.

Bu durumda Ahmet Sorgun cenahından iki adayın ismi kuvvetleniyor: Ramazan Özkaya ve Musa Arat bey.

Doğrusu Ramazan Özkaya, Konya’da güçlü, hem de belediye başkanı çıkartacak kadar güçlü bir lobinin, yani İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şubesi’nin yönetim kurulu başkanlığını yapmış, siyasal çalışmalarına da 30 Mart seçimleri öncesi yakından tanık olduğum bir isim.

Musa Arat için tarafıma aktarılanlarda ise hayra da şerre de yorulabilecek unsurlar yer alıyor.

Kimisi Musa beyin 30 Mart seçimlerinde yaptığı çalışmalara dikkat kesilmemiz, kimlerle birlikte olduğunu kollamamız gerektiğini salık verirken kimisi de başkaca, kendilerince kötü gördükleri noktaları aktarıyordu.

Sözgelimi bir müddei, Tahir Akyürek-Ahmet Sorgun yakınlığının önemli işaretlerinden birini Musa beyde aramamız gerektiğini söyledi.

Benim bütün bu söylenti ve kulis bilgilerinden yola çıkarak herhangi bir hüküm vermem söz konusu olamaz.

Kerim Özkul ve Uğur İbrahim Altay cephesinde ilk zikredilen başkan adayı ise şimdilik Mustafa Ak. Yani Selçuklu İlçe Başkanı.

AK Parti’de 2009’da yaşanan kongre krizini hatırlayanlar bu duruma pek şaşırmamalılar. Çünkü o zaman da İl Başkanı Faruk Dügen’e karşı ilk hamle dönemin Selçuklu; İlçe Başkanı Yusuf Ayık’tan gelmişti. Ancak Ayık’ın bir “tavşan aday” olduğu ve sadece Faruk Dügen’in metanetini bozmaya yönelik bir çıkışta bulunduğunu süreç bitince anlayacaktık.

Sonuçta başarılı da olmuştu bu hamle aslında. Fakat Faruk Dügen’i elemede başarılı olan ekip kendi adayını seçtirmede başarısız kalmıştı.
O süreci hatırlayanlar bugünkü durumda da ilk kaybedenler hanesine Mustafa Ak’ın ekleneceğini düşünüyorlar ki pek haksız sayılmazlar.

2 cephe halinde bölünmüş, herkesin tam siper olduğu bir ortamda siperden başını ilk çıkaranın kurşunu yiyeceği aşikar.

Bütün bu benim “düşük profilli” gördüğüm muhtemel adaylara nazaran daha kuvvetli adaylar da var. Onları inşallah sonra daha detaylı kaleme alacağız.

Son olarak Gençlik Kolları ile ana kademe arasında yaşanan çekişmenin de bu süreçte kısmen de olsa etkili olacağını belirteyim.

Gençlik Kolları’ndaki AK Partililer’den farklı zamanlarda farklı ağızlardan başkan olarak kurucu başkan Faruk Şekerci’yi il başkanı olarak görmek istediklerini duydum. Halen Tahir beyin danışmanları arasında yer aldığını bildiğimiz Faruk Şekerci’nin de başka bir “düşük profilli aday” olduğuna ise kuşku yok.

İnşallah yarın da kulisleri adımlamayı sürdüreceğiz…