Bütün halkımızı, özellikle de kamu çalışanlarımızı içine alan bir zihniyet değişikliğine çok ihtiyacımız vardır: Bizim halkımız sadece kamu kurumlarına ait başarı ve varlıkları milli değer olarak görüyor. Oysa özel sektöre ait olanlar da milli varlığımızdır. Özel sektöre üvey evlat gibi bakan bu ayrımcı anlayış, bize çok zarar veriyor. Yaşadığımız bu kamu kayırmacılığı da bir çeşit adaletsizliktir. Mal ve hizmet üreten yerli ve milli ÖZEL SEKTÖR firmalarımız da tıpkı kamu kurumlarımız gibi milli varlığımızdır. Bunlar da kamudakiler kadar değerli ve önemli görülmedikçe biz asla kalkınamayız. 

Örneğin Maliye, KDV iadelerini çok geciktiriyor ve bu gecikme karşılığında bir şey ödemiyor. Oysa kendisi, ödemesini geciktiren vatandaştan kuruşuna kadar bunu alıyor. Ödemesini geciktirenleri hemen icraya da veriyor. Görevlilere veya yetkililere sorsanız, firmaların sonu gelmez eksik ve yanlışı olduğunu öne sürüyor, hatta bazı görevliler bunları taksit taksit söylüyor. Hâlbuki KDV iadeleri Yeminli Mali Müşavirlikler marifetiyle alınıyor. Bu hususta yetkili ve ehil olan firmalarımız da onlardır.

Ben bu yazıyı hazırlarken Hükümet Sözcüsü Sayın Bakanımız biraz geç de olsa, bu gecikmelerin üç aydan sonrası için gecikme faizi ödeneceğini bildirmiş, teşekkür ederiz. Aslında üç ay bile uzun bir zaman ve ödenecek faiz de bu gecikmeler kadar önemli değil. Çünkü bu gecikmeler sebebiyle her ay üst üste biriken KDV’ler, işletmelerin elini-kolunu bağlıyor, asıl önemli olan konu budur. Hükümet bir yandan işletmelere mali destek ve kredi sağlamaya çalışırken, öbür yandan Maliyemizin böyle gecikmelerle işletmelerimizin elini-kolunu bağlıyor olması, çelişkili bir durumdur. Bence istenirse bunun için bir ay bile yeterlidir.

Kimse alınmasın, belki başarma imkân ve kabiliyetimiz bu kadardır. Ama şunu da bilelim ki bu durum, ülkemizin ilerlemesi konusunda, kamuda çalışan herkesin öyle çok da azimli ve istekli olmadığını gösteriyor. Bir de özel sektöre, olması gerektiği kadar önem verilmediğini gösteriyor. İktidarların başarısı bu engelleri ne ölçüde aşabildiğine bağlıdır. Çünkü ülkemizin  ilerlemesi, özel sektörümüzün ilerlemesiyle doğru orantılıdır. İktidarlar memuruyla- siviliyle, resmisiyle- özeliyle halkın tümünü birden ne kadar koşturabilirse, ülkeleri de o kadar ilerliyor. Yoksa sadece kamu kurumlarının yatırım ve çalışmalarıyla ileri gitmiş bir ülke yoktur.  

Allah’a emanet olunuz.