Torku Konyasporumuz için Gençlerbirliği maçı kaybedilen 2 puan veya alınan 1 puanla geride kaldıktan sonra şimdi tarihimizde deplasmanda oynadığımız 14 maçın 14’ünü de kaybettiğimiz bir Fenerbahçe deplasman maçı daha geldi çattı. Konyaspor şu ana kadar deplasmanda Fenerbahçe’ye 11 gol atabildi, buna mukabil kalesinde 46 gol gördü. Fenerbahçe ile ilk deplasman mücadelemizi 3 Haziran 1989 Cumartesi günü yaptık ve 4-1 kaybettik. O maçta Fenerbahçe’nin 3 golünü şimdiki hocamız Aykut Kocaman atmıştı, diğer golünü de Hasan Vezir kaydetmişti. Konyasporumuzun tek sayısını da merhum oyuncumuz Sedat Balkanlı atmıştı ve o maçta teknik direktörümüz Arif Çetinkaya’ydı. 4-1’lik skoru 14 yıl içinde 3 sefer tekrarladık deplasmanda Fenerbahçe’den aldığımız en farklı skor ise 11 Mart 2006 tarihinde aldığımız  5-0’lık yenilgi idi ve o tarihte de Konyasporumuzu şimdiki teknik direktörümüz Aykut Kocaman çalıştırıyordu. Fenerbahçe’ye karşı deplasmanda 2 sefer 5-2, 2 sefer 3-0, 1  kez 4-2,  2 adet 2-0’lık, 1 adet 1-0 ve son 2 deplasman yenilgilerimiz olan 2 sefer de 2-1’lik yenilgilerimiz tarihimizde mevcuttur. Kısaca Fenerbahçe maçlarına her zaman ümitli olarak gittik ancak ne yazık ki elimiz boş olarak döndük geldik.

Bu sefer bu 14 sezonluk yenilgilere bir son verip en azından 1 puan alabilir miyiz ümidi ile  yine bir Fenerbahçe seferine çıkıyoruz. Bu maçtan puan almak istiyorsak kesinlikle Başakşehirspor maçı gibi korkak oynamamamız gerekmekte. Takımımız tam kadro. İbrahim Sissoko ve kalecimiz Kaya Tarakçı da takımımızla antrenmanlara çıkmaktalar. Bu da bu maç öncesi takımımıza büyük bir moral kaynağı olmuştur, en iyi yapılacak müdafaa hücum oynamaktır. Hücum oynayacağız derken de paldır küldür hareket etmeden, disiplinli bir şekilde, Fenerbahçeli oyuncuları ceza sahamıza sokmadan durdurmanın yollarını bulmalıyız. Çok değil bizim maçımızdan sadece 35 gün evvel 4 Ekim 2015 Pazar günü Akhisar Belediyespor hem de 2-0’lık yenilgiden kurtulup Fenerbahçe’den deplasmanda puan aldı. Konyasporumuz bir Akhisar Belediyespor kadar olamaz mı?  Konyamız hem toprak hem de nüfus bakımından Akhisar’ın kat be kat üstünde bir şehirdir. Bu şehrimizin ve toprağımızın büyüklüğünü artık futbolcularımızın da sahada göstermesi gerekmektedir, bu sezon İstanbul takımları ile 2 maç yaptık, ilkinde Konya’da Galatasaray’a 4-1, ikincisinde ise deplasmanda Başakşehirspor’a 4-0  kaybettik. Bu da gösteriyor ki İstanbul takımlarına bu sezon hiç şansımız tutmuyor 2 maçta 1 gol atıp 8 gol yemek bunun en büyük göstergesidir. Şimdi önümüzde bu iki maçı unutturabileceğimiz bir fırsat var. Hedef de belli. Başımızda da Fenerbahçe’de oyuncu iken 3 sefer Süper ligde gol kralı olmuş Aykut Kocaman hocamız var. Onun önderliğinde inşallah bu sefer olması ümidi ile ve futbolcularımızın da gayretleri ile bu maçtan her türlü puan çıkartacağız. 8 Kasım Pazar günü saat 17.00’de İstanbul Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda oynayacağımız Fenerbahçe maçımızdan evvel, Fenerbahçe bugün Ajax Amsterdam ile Hollanda’da çok önemli bir maça çıkacak. Bu maçın bizim maçtan sadece 3 gün önce oynaması Konyasporumuzun bir avantajıdır. Ajax’ın vereceği her mücadele ve Fenerbahçe’yi yıpratması, çok çok koşmaya, yormaya çalışması Konyasporumuz için bir artı olacaktır. Çünkü Konyaspor olarak bundan evvel Fenerbahçe ile deplasmanda yaptığımız tüm maçları kaybetmiş bir takım olarak, artık bu kadar avantajlı  bir durumda Fenerbahçe’yi yakalamışken, bir darbe de bizim vurmamız Konyasporumuzun ilerideki maçlarda vereceği mücadele ve alacağı sonuç ve puanlar için de  bir yol gösterici olacaktır. Bu ister 1 puan ister 3 puan olsun ama ne olursa olsun o stattan bu sefer boş dönmememiz gerekiyor. Ancak geçen sezon da 10 Aralık 2014’te Arsenal’a 4-1 yenilen Galatasaray sadece bu maç gibi üç gün sonra 13 Aralık 2014 Cumartesi günü Konya’da bizi 5-0’lık bir hezimete uğratmıştır. Aynı sahneyi biz artık kesinlikle yaşamak istemiyoruz. Ayrıca elit oyuncularımızdan Abdou Razack Traore’nin Burkina Faso Milli takımına 12 Kasım’da oynayacakları Benin Milli maçı için çağırılması da takımımıza artı bir motivasyon kaynağı olmuştur. Tüm futbolcularımıza arkanızda koskocaman bir şehir ve bu şehirdeki insanların dualarının sizinle birlikte olduğunu bilerek hareket etmelerini dileyerek yazımı noktalıyorum.