Hem Nalına Hem Mıhına
İLK ADIM
Uğur Özteke kardeşime, Memleket gazetesindeki son veda yazısından sonra telefon edip;
- Gitmesine gidiyorsun uğurlar olsun da, yolculuk nereye, diye sormuştum.
O’da - PUSULA nereyi gösteriyorsa oraya ağabey, demişti.
Bendeniz de Emel Sayın’ın o muhteşem sesiyle seslendirdiği dillerden düşmeyen şarkısıyla
-Gideceğin yerlere beni de götür sorana başımın belası dersin, demiştim.
Askerin mektubu okunmuş olacak ki Uğur kardeşim ile karşılaşmamızda
- Ağabey gördün geçirdin hatıralarını bizzat yaşadığın bir dönemi, bazen de güncel siyasi, sosyal olayları, aklının erdiği kalemin mürekkebi yettiğince yazıver, dedi.
- Becerebiliyorsam yazayım yazmasına da bu iş zor zanaat… dedim kendi kendime.
Birincisi gördüğünü, duyduğunu, hissettiğini yazacaksın!
İkincisi okuyanı sıkmayacak, kaçırmayacaksın! Zaman zaman araya çeşni katıp fıkralarla kıssadan hisselerle vay anasını be dedirteceksin…
Üçüncüsü de hak bildiğin yola bodoslamaya girip hem nalına hem mıhına vuracaksın!
Gördünüz mü köşemizin bir rumuzu olsun diyordum. Kendiliğinden çıkıverdi. Umarım beğenmişsinizdir. ‘HEM NALINA HEM MIHINA’ hayırlı olsun daim olsun. Kısaca kendimden bahsedecek olursam yakından tanıyanlar çok iyi bilirler bendenizi. Kendisiyle barışık, özünde ALLAH sevgisi, insan sevgisi, vatan ve bayrak sevgisi olan siyasi görüş farkı gözetmeksizin herkesle barışığımdır. Bir de tabularım var yani olmazsa olmazlarım. Asla taviz vermediğim değerler. Onlar da Anayasamızın 1.2.3. ve 4. maddelerinde yerini alan;
- Devletimizin adının Türkiye Cumhuriyeti olduğu
- Resmi dilimizin Türkçe olduğu
- Bayrağımızın ayı, yıldızı ve rengi
- Devletin milletiyle bölünmez bütünlüğü ve demokratik laik sosyal bir hukuk devleti ilkeleri yani değiştirilemez değiştirilmesi teklif dahi edilemez.
Bu maddelere sadakatle bağlı olan devletimizin değerleri ile milletimizin değerlerini kucaklaştırıp bir bütün olarak kabul eden, dürüstlükten asla ödün vermeyen güzel yurdumun güzel insanları; Rençber Hasan Ağa, kahraman bakkalımız Ali Abi, Şoför Kazım, Berber Cevdet, Enişte İbrahim, Emekli Muhsin Dayı, Terzi Bayram, Sekreter Songül, Öğretmen Aybanu, Doktor Bülent, Eczacı Mehmet yani biz, yani hepimiz burada olmalıyız diyorum ve bunu umuyorum…
Başta bana bu nezaketli daveti yapan Uğur ÖZTEKE kardeşime teşekkür ediyor, kalemine kuvvet diyorum. Pusula’ya yayın hayatında başarılar diliyorum. Bendenizinde işin başında sizlerden küçük bir ricası olacak. Yazılarım velev ki sizi sıktı; bu işi beceremedim. Lütfen bana boşu boşuna tahammül etmeyiniz. İster el frenini, ister imdat frenini çekip en yakın perona yanaşıveriniz. Boş kubbede hoş bir seda bırakabilmek umuduyla bu günlük bu kadar. ALLAH (c.c ) utandırmasın, pusulamız şaşmasın diyorum ve okuyucularımıza siz değerli dostlarıma en kalbi selam ve saygılarımı sunuyorum…
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.