Karapınar kalkınmada öncelikli bölgeydi
TARİHE YOLCULUK (135)
“Osmanlı Devleti, Karapınar Kasabası’nı kalkınmada öncelikli bölge kabul etmiş ve yapılması gereken bütün ekonomik tedbirleri aldıktan sonra iskânı özendirmek için kasabada oturanları her türlü vergiden muaf tutmuştur.”
Karapınar’ın adının nereden kaynaklandığı veya geldiğiyle ilgili pek çok rivayet var. Kırkpınar, Karapınar’ın doğusunda bir dağda bulunduğu, eskiden kasabanın suyunun buradan getirildiği bilgisinden hareketle halk, zamanla Kırkpınar’ı unutarak Karapınar’ı öne çıkardığı ortaya çıkıyor.
Hükümdarın kurduğu bir kasaba olmasından dolayı Osmanlı padişahlarının bu kasabaya özel ilgi göstermesi, Şehzade Mustafa’nın bu bölgede (Meke Tuzlası yakınlarında atışların yapıldığı yer arasında) öldürülmesinden dolayı olsa gerek Karapınar, Millî Mücadele yıllarına kadar hep imtiyazlı bir yerleşim birimi statüsünden değerlendirilmiştir. Sultaniyye adı, padişahlığı ve Sultanlığı hatırlattı için 1934, Sultanlığa son verilmesiyle birlikte terkedilerek “Karapınar” ismi resmileşmiştir.
Karapınar (Sultaniye), XVI. Yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkmış tipik bir Osmanlı yerleşim birimidir. Karapınar, Sultan Selim Camii ve Külliyesi merkezi etrafında büyüyüp gelişen bir kasabadır. İlk Süleyman, oğlu Konya Valisi Şehzâde Selim (1524-1574)’e çekirdeği Sultan Selim Külliyesi olan bir kasaba kurdurmuştur. Bu külliyenin inşası ise 1563’te tamamlanmıştır.
Karapınar, İstanbul’u Çukurova ve Suriye’ye bağlayan güzergâh üzerinde bulunmasından dolayıdır ki, bu yol aynı zamanda hacıların kullandığı en kısa yoldu. Osmanlı menzili üzerinde bulunan Karapınar’a, bu sebeple Yavuz Sultan Selim, Çaldıran Seferi (1514) dönüşünde burada bir derbent (karakol) köyü kurulmasını emretmişti. Çevresi surlarla çevrili Karapınar Köyü, 1515’de kurularak buraya derbenciler yerleştirilmiştir. 1530’larda hayat şartlarına dayanamayarak köyün terk edilmesiyle birlikte harap hale gelen bu köyü, tekrar ihya etmek ve ayağa kaldırmak gayesiyle 1560’lı yıllarda külliye ile “Sultaniyye” adı verilen şehir inşa edilmeye başlanmıştır. Osmanlı Devleti, kendi imkânlarıyla kalkınması mümkün olmayan yerlerde arazi vakıfları orada ekonomik ve sosyal hayatı canlandırma yönüne gittiği için aynı süreç Karapınar’da da yaşanmıştır. Buradan da anlaşılacağı üzere Osmanlı’da bir şehir kurulacağı zaman merkezde camii, mektep, han, hamam ve medrese ön planda tutuluyordu. Şehir bu merkez etrafında büyüyüp gelişiyordu. Bu arada ‘Atçeken Yurdu’nun da 1566’da Karapınar’daki imarete vakfedilmesi hususunda hükm-i şerif ihsan edildiğini de burada bir bilgi olarak kaydediyoruz. Sultan Selim Külliyesi’ne daha sonra çok sayıda köy, mezraa ve yaylağın vakfedildiği Konya Şeriyye Sicilleri’nde yer alan bilgilerden anlaşılmaktadır. Bu bilgiler ışığında, Karapınar’daki Sultan Selim Külliyesi vakıflarının, Akşehir ve Yunak’tan başlamak üzere Lârende (Karaman)’ye kadar geniş bir alana yayıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca vakıfları en zengin, dolayısıyla geliri en çok hayır kurumlarından birisinin de, Osmanlı Devleti’nde Sultan Selim Külliyesi olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. Vakfın gelirleri, gelip geçen yolcuları imarette yedirip içirmek, külliyeyi onarmak, burada çalışanlara ücret olarak vermek üzere Karapınar’a getiriliyor ve burada harcanıyordu. Böylece Anadolu’nun en ıssız yerinde kurulan Karapınar Kasabası, ekonomik ve sosyal yönden canlandırılmış oluyordu.
Şimdi düşünebiliyor musunuz; Karapınar Sultan selim Külliyesi Vakfı “serbest vakıf” ayrıcalığında olduğundan bu kasaba halkının timar reayasından bir diğer farkı ise, kendilerine vakfın mütevellisi ve zabiti dışında Karaman Eyâleti Valisi dahil hiçbir taşra yöneticisinin dahi karışma yetkisi yoktu. Hatta suç işleyenlerin cezaları mahkeme tarafından belirlendikten sonra infazına da tımar reayasında olduğu gibi vali karışmaz, vakfın mütevellisi bu görevi yerine getirirdi. Öyle anlaşılıyor ki, Osmanlı Devleti, Karapınar Kasabası’nı kalkınmada öncelikli bölge kabul etmiş, burayı kalkındırmak için yapılması gereken bütün ekonomik tedbirleri aldığından başka iskânı özendirmek için kasabada oturanları her türlü vergiden muaf tutmuştur.
YARIN: Karapınar ne zaman kuruldu ve Külliye’deki medrese…
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.