Bana bu konuda istediğini diyebilirsiniz.

Fesat deyin, hasımsız deyin, çekemiyor deyin, kıskanç deyin …. İstediğinizi deyin.

Ben sizin diyeceğiniz her şeyi baştan aldım kabul ettim.

Siz demeden itiraf da edebilirim. Zaten yıllardır bizi takip eden dost düşman herkes biliyor ki sıkı bir Konya milliyetçisi olarak 40 yıla yaklaşan gazetecilik hayatımızda başta Kayseri olmak üzere bazı eş değer illerin hep altında kalmanın ezikliğini yaşadım.

Her ne hikmetse burnumuzun dibindeki Kayseri’den tutun da pek çok Anadolu şehri kim iktidar olursa olsun hep o iktidarların kaymağını yedi. Dibi de bize kaldı. Biz işin şerbeti ile idare ettik durduk.

Ama önce Sayın Erdoğan, ardından da Sayın Davutoğlu ile bu kez Konya olarak galiba Kayseri’ye çok fena çaktık.

Dün Kayseri’deki bazı dostlarım bir gazetenin manşetini bana gönderiyorlardı.     

Önce şu manşete ve habere bir bakar mısınız?

Allah için bu Kayserili meslektaşımız hem memleketi Kayseri hem de gazetecilik adına çok güzel bir manşet atmış.

“Davutoğlu Kayserili mi?”

“Davutoğlu’nun ailesi Konya’ya Kayseri’den mi göçtü?”

Kendisini de tebrik ediyoruz. 

Ne yalan söyleyeyim bu manşeti görünce dün güne çok büyük bir zevkle başladım. Kayserili meslektaşlarım adına empati yaptım. İnanın durumları zor!

Yıllarca aynı sıkıntıyı biz yaşadık.

Hep altta kaldık. Nerede ise bunu kader sandık. Veya sanıyorduk ki bir ışık çaktı.

Allah izin verirse inşallah önümüzdeki dönem en başta da Kayseri olmak üzere Antep, Trabzon, Bursa, Mersin gibi illere siyasi ağırlığımız ile nal toplatacağız.

Hele şu siyasi prosedür tamamlansın ondan sonra biz yine kendi dünyamıza döner birbirimizi eleştirebiliriz. 

Ama bu kez uyandık. Çok daha akıllı ve dikiz.

Su akarken testiyi biz dolduracağız.

Tabi bu şehir için hayırlı ise.

Önce buna inanıyoruz, sonra dua ediyoruz sonra da hep birlikte saldıracağız.

Konya olarak yeter artık deyip zincirlerimizi kıracağız.

Az bir şey kaldı. Sabır, sükûnet, akıl ve feraset.

Bunların hepsi bizde var. Bekleyip göreceğiz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Gülümseyin, öyle samimi ve sıcak olunuz ki, her sıktığınız ele, ruhunuzu da katın.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Sıra ve yer kavramının önemini idrak ettiğimiz zaman ADAM oluruz.