Kitap Okuyan Vekil
Kitap 2008 yılında yayınlanmış. “TURİZM-ENERJİ-SANAYİ-TARIM VE ULAŞIM PENCERESİNDEN KONYA’NIN GELECEĞİNE VİZYONER BİR BAKIŞ” adlı bu kitap bir tesadüf eseri elime geçti. Kitap kurdu olmanın verdiği heyecan, kütüphaneme bir kitap daha kazandırmanın sevinciyle hızla okudum. Öteden beri okuma alışkanlığını kazandığım Ankara Atatürk Lisesi ve Çankırı Astsubay Hazırlama okulunun çok zengin ve her tür yayınlarını okumamdan dolayı asla kitabın hangi ideolojide, kimin yazdığı ayrımcılığına gitmedim. Hiçbir kitaba önyargılı yaklaşmam. Kitabı yazanın siyasi kimliğinden çok içindeki bilginin ben doyurmasına bakarım.
Yukarıdaki kitabın yazarı öğretmen ve şu an AKP milletvekili olan Sayın Mustafa Kabakçı. Sayın vekilimiz Konya Ticaret Odası Başkanvekili olduğu dönemde benim, Aydınlar Ocağı’nda “Sarıkamış” konferansımda bulunmuş ve bana kartvizitini vermişti. Eğitimci olduğunu ve entelektüel birikimini duymuştum ama kitabını CHP il başkanlığına göndermiş ve buradan elde etmiştim. Biz de geleneksel olarak milletvekillerinin kitap yazma konusunda kısırlığı vardır. Sayın vekilin kitabını okuyunca; özellikle kitabın girişindeki “Türk siyaseti için yeni bir centilmenlik sözleşmesini” okuduğumda batılı bir milletvekilinin yazabileceği; özellikle İngiliz türü politikacıların politik okumalarının ve analizlerinin olabildiği fikirleri okudum. Açıkçası bu satırları Konyalı bir milletvekilinin yazacağına inanmadım. Ancak sayın vekilin batıda Almanya’da kalmış olması oradaki siyasetçileri ve politik çalışmalarını incelediğini bunları politik hamurda yoğurarak bu kitaba yansıttığını zannediyorum. Sayın Kabakçı “bu kitabın çıkış noktası, siyaset ve yönetimin değerler alanında değil, hizmet planında yürütülmesi gerekliliğine olan inançtır. Günümüzde siyaset, hala antik çağlardaki şekliye sürdürülüyor. Fiili hizmetin yeterince yerine getirilmediği zamanlarda yöneticiler beceriksizliklerini, bazı değerlere sığınarak kapatmaya çalışıyorlar” diyerek alışmadığımızı bize hatırlatıyor. “Siyasetin toplum önünde icra edilen kısmında değerlerin ön planda tutulması, bu değerler üzerinden siyaset yapılması maalesef kemikleşmiş durum. Dini, milli ve ahlaki değerlere sırf edebiyat düzeyinde mütemadiyen vurgu yapmak o değerlerin korunmasından daha kolay ve kısa vadede daha çok işe yarayan bir usuldür. Ne var ki bu halk tabiriyle kısa günün karı cinsinden, ucuz bir çözümdür. Bu anlayışta, yani siyaseti değerler üzerinden yürütmekte ısrar etmek aynı zamanda bizzat siyasetin kendisini de kıymetsizleştirmektedir. Sayın vekil kendi partisiyle ilgili olarak, “AK partinin teorik olarak şiar edindiği yeni siyaset tarzına her zaman dört dörtlük sadık kalmadığını kabul edebiliriz” diyerek 2008’deki eleştirisini yapıyor. Sayın vekil, “milli değerlere hamasi atıflar yapan bir siyaset tarzı yerine, o milli değerleri bir zemin olarak düşünerek hazırlanmış turizm, enerji, sanayi, tarım ve ulaşım alanlarındaki projelerin topluma sunulması bahsettiğimiz bu yeni siyaset tarzının amaçlarından biridir” diyerek milli değerlere işaret etmiştir. Vekilin kitabı gerçekten Konya’nın sanayiden ticarete, turizmden tarıma, ulaşımdan enerjiye projeleriyle dolu…
AKP ile dünyalarımız ayrı, siyasi düşüncemiz farklı. Ancak Konya’ya bakanlık konusunda büyük haksızlıkların yapıldığını düşünüyorum. AKP’deki egemen anlayış Sayın Kabakçı gibi siyasetçilere neden bakanlık vermez? Neden değerlendirilmez, bilemiyoruz? Bunu bence Konya’yı çantada keklik görme; “Nasıl olsa Konyalı bize oy verir” anlayışı ve “Konyalı oy verenleri asla sorgulamaz. Hak aramaz. Eleştiri geleneğinin yıllardan bu yana söndürülmüş olmasıdır."
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.