SARIKAMIŞ'TA NE OLDU? (6)
Enver Paşa, Rusların kovalanmasından umutlanmış ve Ruslara saldırı planı hazırlamış ve bunu tartışmak için Erzurum’a gelmiş cepheyi denetlemiş. Balkan bozgunu yaşamış ordu yorgundur. Balkanlarda 250 bin asker kaybedilmiştir. Sadece kolera ve dizanteriden şehit olan asker sayısı 40 bin kişidir. 550 yıldır bizim olan ikinci vatanımız olan Rumeli elden çıkmıştı. Erzurum’da askeri hastanede 7 bine yakın tifüslü ve donuk hastayla karşılaştı. Koğuşlar pis, yaralılar kucak kucağa, pislik ve yokluk içindeki görüntülere kızmış ve baştabibi azarlamış. Baştabip “ilaç yok, malzeme yok” deyince yarbayın rütbelerini söküp kıtaya er olarak gönderilmesini emretmiştir.
Hasan İzzet Paşa’yı Rusları neden kovalamadınız diyerek azarlamış. Hasan İzzet Paşa; her yerde kar var, karakış bu koşullarda harekatın sonuç vermediğini söyleyince de “hocam olmasaydınız sizi idam ettirirdim” demiştir.
Sarıkamış saldırı planı tartışılmış, Enver Paşa’nın yardımcısı Alman General Bronsart Von Schellendorf ve Kur.Yb Felix Guse saldırmayı savunmuşlardır. Hasan İzzet Paşa, “Saldırı ve kuşatma planını uygulamak için kendime güven görmediğimden istifa ediyorum” diyerek İstanbul’a döner. Enver Paşa kendisini 3. Ordu Komutanı olarak atadı. Seferberlik ilan edildi. Ancak askerin doğru dürüst giyeceği, yiyeceği yoktu. Erzurum çarşısından parası olan subaylar yamçı, yün başlık, yün eldiven, atkı, keçe ve çizme almışlardı. Zenginler 50 altın verip bedel ödediği için askere alamamışlardı. Seferberlikte askerlik şubelerine gelen genelde ağaların yanında çalışan, yarıcı, yanaşma ve çoban olanlar, gariban köylüler nasıl olsa devlet baba giysi, elbise verecek diye yazlık, yırtık ve paçavra giysilerle askerlik şubelerine gelmişlerdi.
3 kolorduyla savaşılacaktı. 10. kolordu Samsun’dan yürüyerek tokat üzerinden gelecek. 37. tümen Bağdat’tan, 9 ve 11. kolordunun bazı tümenleri Irak ve Suriye’den Ulukışla’ya kadar trenle oradan yürüyerek 42 günde Erzurum’a gelecekti. Erzurum-Ulukışla 1100 km, İstanbul-Bağdat 2000 kilometre ancak saldırı için lojistik eksikti. Giyecek ve yiyecekleri almanlar gemiyle gönderdiler ancak Rus uçakları Trabzon açıklarında gemileri bombaladı ve gelecek silah, mermi, giyecek, yiyecekler Karadeniz’in dibini boylamıştı.
Kürt aşiretlerinden bir süvari kolordusu oluşturma emri verildi. Kürtçeden başka dil bilmeyen disiplinden yoksun aşiretlerin oluşturduğu bu kolordu Kafkasya içine dalacak ve oralarda ayaklanmalar çıkaracaktı. Halbuki 37 yıl önce 93 harbinde padişah bu aşiretlerden yardım istemiş zor durumda aşiretler yardım etmemişti. Bir aşiret reisi Erzurum valisine şöyle demişti: “Bizim bu mevsimde işimiz çoktur. Kusurumuza bakmasınlar gelemeyeceğiz payımıza düşen Rusları göndersinler burada keseriz” diyen güvenilmez olan bu aşiretlerden oluşan kolordu ilk saldırıda dağılmış köyleri yağmalamışlardır.
Osmanlı-Rus savaşında Rus tümenleri karşısında bunalan Şeyh Şamil’e bile yardım etmemişlerdi bu aşiretler. Kafkasya’da ayaklanma çıkarmak bir örgütlenme işidir. Azeri, Çerkez, Gürcü, Abaza, Çeçen topluluklarıyla diyalog kurup dil ve Türklük bilinciyle bir haberleşme ağıyla olurdu bunların olması bir hayaldi. (Devam edecek)
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.