KONYASPOR’DA YÖNETİCİ OLMAK İSTER MİSİNİZ?
Sonbahar dün yüzünü resmen gösterdi. Şükür göstersin. Bol yağmur şehrin kirini pasını alıyor inşallah. Hayırlı yağışlar olsun. Başta toprak olmak üzere hepimizin ihtiyacı var bu yağışlara. Tabii bununla birlikte kış telaşı da dün biraz farklıydı. Başta ben olmak üzere hepimiz cekete kazağa sarılı verdik. Çünkü mevsimin sıcak ve soğuğuna dikkat, gündüz terliyorduk gece donuyorduk. Ve doktor dostlarımızdan öğreniyorduk ki başta grip olmak üzere salgınlar başlamış. Aman önce sağlık deyip yolumuza devam edelim inşallah.
KONYA EMNİYETİ’NDE DEVRİM!
Önceki gün akşam bir abimiz aradı. Çok mutluydu. Sonra da dediklerini tasdik için pasaportunun fotoğrafını gönderdi;
Bu abimiz pazartesi günü öğleden önce saat 11.30’da pasaport almak için müracaat etmiş. Ve salı günü de pasaport posta ile eline gelmiş. Abimiz bu duruma inanamıyordu. “Uğur abi Konya Emniyeti’nde devrim. Abi pasaportum 1 günde adrese teslim. Bence bu bir rekor sayılır” diyordu. Evet Emniyet teşkilatı bu işte hiçbir Avrupa ya da gelişmiş diye bildiğimiz ülkede olamayacak bir hıza erişti. Biz bu konuyu birkaç defa dile getirmiştik.
Hatta şimdi bu işlerin Emniyet’ten alınıp Nüfus’a verileceği haberini duyunca da işler yine başa sarıyor diye üzülmüştük. Ne var ki bu konuda da Nüfus Müdürlükleri ile Emniyet Müdürlüğü ortak çalışma içerisinde imiş. Ve polislerin Nüfus Müdürlüklerinde eğitim ve iş birliği çalışmaları gayet iyi gidiyormuş.
Duamız ortak. İnşallah iyi gider. Aksi takdirde sade vatandaş bu hıza ve bu konfora sahip olduktan sonra işler arapsaçına dönerse büyük kargaşa olur. Ve hizmete de yazık olur.
BELEDİYE HASTANESİ PARKI?
Özel Belediye Hastanesi’nin üzerinde bir kara bulutlar dolaşıyor ki sormayın. Hiç kimse doktorlardan, sağlık hizmetlerinden şikayetçi filan değil çok şükür. Ama otoparkı var ya herhalde en fazla hastanenin yöneticilerinin başını ağrıtıyordur. Parkın hastaneye gelenlere ücretsiz hastane dışından gelenlere 10 lira olmasından şikayetçi olan bir abimiz dün arıyordu. Bu abimiz partilidir. Yani AK Parti’lidir. Görevlidir. Alanında marka ve çok güçlüdür. Haa çok da düzgün “Adam gibi adamdır”… Ama diyordu ki “Uğur abi ne olur adalet”…
KONYASPOR’DA YÖNETİCİ OLMAK İSTER MİSİNİZ?
Yakın dostlarımız bizim durumunuzu iyi bildikleri için bu konuda fazla üstümüze gelmiyorlar. Ancak özellikle okurlarımız ve bizi eskiden sporun içinde bilenler “Konyaspor yazısı yazmamakla adeta suçluyorlar”…
Evet birkaç kez üstü kapalı değindim.
Sporda; futbol ve basketbol başta olmak üzere öylesine iğrenç gelişmeler ve ilişkiler var ki…
Allah korusun insanların ahiretleri gideceği gibi bu dünyalıkları da ipin ucunda gibi.
Seveyim sevmeyeyim. Destekleyeyim desteklemeyeyim. Ama sonuçta mesleğimiz gereği nerede ise eski yeni 10 yöneticiden 9’u ile “samimi” görüşmelerimiz olur. Bu görüşmeleri asla bir yerde yazmam ya da paylaşılmaması gerekirse paylaşmam.
Ama Türk sporunda sıkıntı büyük. Bakın iş taaa Sayın Cumhurbaşkanımızı bile rahatsız ediyor. Bazen o da patlıyor ve kükrüyor. Tabii Cumhurbaşkanının adını kullanarak işin başka yerlerinde olanları ise ben Cenab-ı Allah’a havale ediyorum ve milyonların adına hakkımı helal etmiyorum. İnanın özellikle Cumhurbaşkanımız adına Anadolu’da bu topu çevirmeye çalışanları Cumhurbaşkanımız bir duysun yemin ediyorum tek değil iki ayaklarından asar.
Neyse bu işler sıkıntılı. Girmeyelim boyumuzu aşar. Tek bildiğim Konya’da da bu şekilde elini kolunu sallayanlara hakkımı helal etmiyorum. Zehir zıkkım olsun diyorum.
Gelelim Konyaspor konusuna.
Sezon başında çok açık ve net demedim ama ucunu kanatarak Mustafa Reşit Akçay için davul zurna çalmadım. Hoca belki iyi idi ama hocayı önce çalışma ekibi yaktı. Bu tercihte dönemin Başkanının da hatası oldu. Özellikle Aykut Hoca’dan sonra hiç olmadı. Elbette yönetimin tercih meselesi idi ancak geldiğimiz noktada tercihin yanlış olduğu görüldü. Sonuçta ters şapkalı adam b… basarak değil sakızına basarak kendi ayağını kaydırmış oldu.
Bu yanlışlıkta bazı futbolcuların yüzde yüz vebali var.
Bakıyorum da bizim spor basınında kimse bunlara parmak basmıyor.
Yahu kardeşim insaf. Parayı mesele eden oyuncu bir ayda 500 bin küsur lira para almış. Sende hiç mi vicdan yok ya… Tamam profesyonelsin. Tamam iyi sporcusun. Mevkiinde de sayılı isimlerdensin ama para da iyi para hani. Kaç iş adamı bir ayda bu kadar para kazanabilir. Hiç mi empati yapmıyorsun. Aldığın helal olsun. Elbette helal ama, bari parayı mevzu etme. Onu demek istiyorum.
Bu bildiklerimin sadece bir kaçını şimdi bugün niye yazıyorum biliyor musunuz?
Zaman zamanda bir kaşık suda boğduğumuz yöneticilerin yerine kendimi koyuyorum. (Allah korusun tabii) Konyaspor yönetiminin başarılı olup olmadığını ya da doğrularını yanlışlarını dile getirmeyeceğim. Yalnız bugün için Konyaspor yöneticisi olmak vallahi akıl işi değil. Bakın şimdi Konyaspor’a teknik direktör aranıyor değil mi?
İstanbul’dan İzmir’den değil, Almanya’dan İngiltere’den sözüm ona üç büyükler diye bilinenleri çalıştırmış koca koca isimler ilk uçakla Konya’ya gelmeye razılar. Ama ya paraları? Bu paraya yazık günah değil mi?
Her gün en az 10 telefon geliyor. Dünde böyle idi. Tanıdık tanımadık soruyor “Bu yönetim ne olacak?”…
Vallahi bu yönetim görevinin başında ve Tahir Başkan tamam deyinceye kadar da “yola devam” diyor. Bu yüzden yönetim işini bir süre unutun. Bakın takımın önünde de kolay denilebilecek maçlar var. Artık muhteşem seyirci de devrede. Üç maç kazandık mı hepimiz hiçbir şey olmamış gibi devam eder gideriz…
Hem bizden bir kere daha söylemesi hatta hatırlatması “Tahir abim ne derse o olur”
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
İhanet arkadaşlık zincirini karartır, fakat vefa onu her zamankinden parlak yapar.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Küçük başarıları büyük mutluluklara dönüştürmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.