Şehir merkezinde önemli kavşaklarda trafik ışıkları nedeni ile akışı tıkayan ve akan trafiğe bir yerde “fren” olan merkezlere Büyükşehir Belediyesi’nin köprülü kavşaklar yapılması kararı son derece yerinde bir adımdır.

Önce burada bunun altını kalın çizgilerle çizelim.

Tahir Başkan ve ekibinin seçimlere bir yıl kala bu iş için düğmeye basmasını asla “seçim yatırımı” olarak görmüyorum, aksine bunu “ayağa sıkılacak bir kurşun” olarak değerlendiriyorum.

Neden mi?

Biz millet olarak artık uçtuk. Evet refah seviyemiz yükseldi rahata erdik. Kimse burnundan kıl aldırmıyor. Yapılanları beğenmiyoruz.

Parası olan “kudurdu”…

Orta hallisi boyuna bosuna bakmadan parası olan zenginlerle bilmem ne yarışında.

Garibi, hayal bile edemediğini görünce “azdı”…

………..

Kimse alınmayacak, bu genel bir değerlendirme.

Böyle bir ortamda bakıyorum da Tahir Başkan’ın köprülü kavşak projelerine hiç kimse “Allah razı olsun” filan demiyor. Söven sövene. Kızan kızana. Hani “ağzı olan konuşuyor” derler yaaa. Üç günlük ehliyeti ile trafiğe çıkan bile sallıyor, ahkâm kesiyor.

Allah sizi inandırsın sıkışan trafikte özellikle de akşam ve sabah trafiklerinden öyle fotoğraflar geliyor ki. Evet biliyorum. Biz de bu şehirde yaşıyoruz. Ama iki ay sonrasını, üç ay sonrasını düşünüp şükrediyoruz. Hayallerimiz gerçekleşecek, Büyükşehir olduğumuzu hatırlayacağız, trafikte hele hele lambalarda artık beklemeyeceğiz diye seviniyoruz.

Ama inanın büyük bir çoğunluk sövüyor.

Önümüz Ramazan. Siz esas bu işler Ramazan ayına kadar bitsin diye dua edin.

Büyükşehir, Fen İşleri tahminlerimden ve beklentilerimden öte bir performans ile alternatif yollar üretmenin gayreti içerisindeler. İyi niyetin ötesinde yapılabilecekleri zorluyorlar. Bu kavşaklarda yani inşaat bölgelerinde sadece mühendisler ve işçiler çalışmıyor. Başta polisler özellikle de trafikçiler olmak üzere zabıtası, itfaiyesi herkes alarmda. İstim üzerinde.

Üç şeridin bir süre için tek şeride düşmesini görmek kadar bunları da görmek bir insanlık vecibesi olmalı. 

Bu görev Büyükşehir’in iken Konya en üst akılda Valisi, Emniyeti seçilmiş siyasileri ve bürokratları ile gerçekten kavşak çalışmalarında nazar boncuklu kenetlenmiş durumda.

…………..

Dün sabah Meram’da oturan ve Organize Sanayii’nde iki büyük fabrikası olan çok başarılı bir dostumuz aradı. Saat 9’a geliyordu. Meram’dan Organizeye gidebilmek için 50 dakikadır yolda olduğunu söylerken adeta burnundan soluyordu. Bizde hareket halinde olduğumuz için önce sabırla dinledik ve ardından da “Abi söylediklerinizi not alma şansım yok. Lütfen bunları özetleyip bize gönderebilir misiniz?” dedik.

Bu abimiz, bu dostumuz alanında Türkiye’nin ilk üçündedir. Çok şükür hayatta öyle ekonomik kriz filan tanımaz. Fabrikaları her gün üç vardiya 24 saat çalışır. Şehir ve ülke sevdalısıdır. Ama dedik ya dün filmi kopartmıştı.

Öğlen saatlerinde abimiz önce üşenmemiş oturmuş bir kroki çizmiş.

Ardından da durumu özetle şöyle diyordu;

“Sabahleyin evden çıktık. Tren yolu caddesinden gelip Galericiler Kavşağından Ankara Yoluna çıkıyorduk. Hava alanına, BÜSAN’a ve Organizeye giden ana yola.

Şimdi Galericiler Kavşağını köprülü kavşak yapımı inşaatı için kapatmışlar. Buradan yolun sonundan Konya istikametine çıkartıyorlar. Oradan da köprünün üstünde yonca yaparak tekrar Ankara Yolu’na çıkıyoruz. Dahası çıkıyorduk. Fakat bu sabah polis ekipleri yonca yapmak için köprünün üstüne çıkış yolunu da yukarıdan gelen trafik yoğun diye kapatmışlar.

Bu kez buradan bir kez daha şehir merkezine gönderiyorlar. Mecburen.

Nereye kadar?

Taaaa Jandarma’nın oradaki havuzlu göbeğe Halil Ürün göbeğine kadar. Bu göbekten dönebilirsek tekrar Ankara Yoluna doğru döneceğiz.

Bu da aynı yolu önce gel sonra geri dön yaptırmak. Ve ortalama 11 kilometre mesafeyi boşu boşuna yapıyoruz. Tamam, belli bir süre yapalım. Ama yoğunluk azalması olmuyor ki. Her yerde her kavşakta düğüm daha da büyüyor. Trafik çoğalıyor.

Eğer polis burada kapatmasa 1 dakika içinde Ankara Yoluna çıkabilirdik. Polise sorduğumuz zaman ise görevli “gidin derdinizi Emniyet’e anlatın” diyor.

Bu durumda uçağı olan uçağı kaçıracak 15 dakikada fabrikamıza gideceksek 45 dakikada gidebileceğiz. Bu gerçekten yazık ve günah” diyordu.

………………

Yazılarımızda hep deriz yaaa.        

Olaylara tek taraflı ya da sadece kendi penceremizden bakarsak işin içinden doğru olarak çıkamayız. Büyükşehir bunu yapmalı. Geç bile kalındı. İnsanlar çalışıyor mu vallahi çalışıyorlar. Bu işte en günahsız ve garipler polisler.

Haaa o polis arkadaşa bizim işadamımız gibi kaç kişi soru sordu, kaç kişi kendince hava atıp rahatladı gidelim bir de ona soralım.

Bir şey söyleyeyim mi?

Söz konusu köprülü kavşak olayı bu inşaatlardan öncede bomba idi. Bu kavşağı Tahir Başkanımıza da Selim abimize de kağıda çizerek defalarca anlattım. Malum bu üst geçitte birkaç defa çökmeler oldu. Üç şeritli yol iki şeride düşürüldü.

……………..

Ahhhh Hoca Nasreddin ahhhhhhhhhhh.

Sen ne büyük adammışsın.

Kurtuluşu herkese dönüp tek tek “Sen de haklısın demek zorunda mıydın?” 

…………..

Şimdi biz kime ne diyelim. Vallahi herkes kendince haklı.  Ama bakarsınız bunu böyle yazdık diye her kesim bir suçlu bulur o da biz oluruz Allah’a şükür.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Namazlarda Fatiha suresinde günde kırk kere Allah’a “Yalnızca sana kulluk eder yalnızca senden yardım yardım dileriz” dedikten sonra nasıl başka insanlara kul olursunuz?

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Yağışlı havalarda araba içinde iken dışarda ıslanan insanlardan daha aceleci ve panik halde olmamayı becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.