ŞEB-İ ARUS TÖRENLERİ, METRO, AHÎLİK, YER KÖPRÜ VE MÜSİAD
Bugün gündemdeki her konuya biraz biraz değinerek sizleri sıkmadan bilgi ve fikir sahibi olmanıza gayret edeceğiz. Hadi buyurun.
Gerçekten çok ilginç! Bu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı kapsamlı bir basın toplantısı yaptı. Birçok konuda önemli bilgilendirmelerde bulundu. Hadi biz yeni ısınıyoruz! Medyadan neredeyse hiç kimse toplantı hakkında birkaç kelam da olsa yorum yapmamış.
Çuvaldızı önce kendimize batırarak yazımıza devam edelim.
Cuma günü gazetemizin manşetinde okudunuz. Metro şehrimiz için çok önemli bir yatırım, gelecek 50 yılımız için çocuklarımız için olmazsa olmaz bir proje. Lakin 3-5 yıl canımızı acıtacağını da unutmayalım. Ve her ne olursa olsun sabrımızı diri tutalım. Ne diyordu Şair “Değil mi sefa ile cefa müşterek?”
Gelelim toplantı notlarına…
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a toplantıda küçük bir doğum günü sürprizi yaptım. Hazirun biraz şaşırsa da Uğur Başkan’ın yüzündeki tebessümü görmek güzeldi.
Başkana metro ile ilgili kapanacak caddelerin şehirde en çok nerelerde hissedileceğini sordum. Beyşehir çevre yolu yeni Tıp Fakültesi binası kavşağı, Fetih ve Ahmet Özcan caddeleri olarak direkt konum verdi. Bu alanlar yeraltına giriş noktaları ve duraklar için kapanacak. Elbette alternatif güzergâhlar olacak. Özellikle Meram’dan sanayilere bu iki aksı kullanarak giden araç sürücülerimizden bir kat daha dikkatli, bir kat daha sabırlı olmalarını rica ediyoruz.
UĞUR BAŞKAN TOKATLAMAYI SEVİYOR
İkinci konu yer köprü şelalesinde –sözde- kesilen ağaçlarla ilgiliydi. Biliyorsunuz mesele Konya olunca malum medya nereden ateş edeceğini şaşırır. Güzel şehrimizin imajını ne kadar yerle bir ederlerse onlar için o kadar kardır. Konya Büyükşehir Belediyesi bu konuda bir basın açıklaması yaptı. Lakin dezenformasyon sürüp gitti. Tek bir kök ağaç kesilmeden yapılan düzenleme Yer köprü şelalesini turizm açısından oldukça iyi bir yere getirecek. Sık sık gittiğim bu doğa harikasını görmeyenler acele etmeli.
Soracağım konulardan biri de Ahîlik tartışması idi. Benden önce davranan Sözcü muhabiri arkadaşımızın Kılıçdaroğlu’nun sözlerini hatırlatması üzerine; Uğur Başkanın kükreyişiyle gururlandım. Mesele Konya ise başkan asla taviz vermiyor ve karşısındakini ‘bıçak arası’ yapmaktan büyük keyif alıyor. “Ahîliğin merkezi Konya’dır. Sözümün arkasındayım. Çünkü burası Selçuklu başkentidir. Kaldı ki bizim yaptığımız Ahîlik fuardır. Her yıl yapılan kutlama Eylül ayında Kırşehir’de yapılmıştır. Üstelik bugün bizi eleştiren zat-ı muhterem (Kılıçdaroğlu) o toplantıya da katılmamıştır.” Bence güzel tokat!
KONYA’YA ON BİNLİK CAMİ FİKRİ YERDE KALMADI
Tabi bir de birkaç ay önce bizim gündeme taşıdığımız cami meselesi var. Başkana bu da soruldu. Konya’da on binlerin birlikte secde edeceği bir cami projesi…
Çok şükür Uğur Başkan bu konuda tıpkı bizim gibi düşünüyor. Selatin Cami Konya’ya yakışacak. İlerleyen günlerde proje tam ortaya çıkınca bu konuda daha detaylı bir yazı yazacağım.
ŞEB-İ ARUS TÖRENLERİ BAŞLADI, MEVLANA CİVARINA MÜJDELER GELDİ
Cumartesi günü Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımıyla Şems’ten Mevlana’ya “vefa vakti” yürüyüşü gerçekleşti. Sayın Ersoy’un açıklamaları da önemli lakin Bakanımız Murat Kurum’un baharda Mevlana civarından Alâeddin’e kadar olan bölgede yatay mimariye uygun sağlıklaştırma projesine başlayacaklarını söylemesi gerçek bir müjde. Özellikle Mevlana Çarşısı ve devamındaki Şifa Restoran’a kadar olan bölgede yıkım çalışmalarının kısa sürede başlayacağını biliyoruz. Büyükşehir ve Karatay Belediyesi’nin yapacakları ile Mevlana civarı bambaşka bir görünüme sahip olacak.
MÜSİAD KONYA YİNE ŞAŞIRTMADI!
MÜSİAD Konya şubesi tarafından Selçuklu Kongre Merkezi’nde “Şehirlerin Kimliği, Kimliğin Geleceğe Taşınması ve Kültürel Etkileri” konulu bir panel düzenlendi. Aslında panelin iştirakçisi çok. Sadece MÜSİAD Konya tarafından yapılan bir organizasyon değil. Lanse böyle!
Konya İnşaat sektörü hakkında önemli bilgilere sahip olduğumu bizi tanıyanlar bilir. Merakım şu: şehrin kimliğinden, yatay mimariden bahseden şube başkanımızın ürettiği konutlar bu kimliğe ne kadar uygun?
Şimdi anladık mı çuvaldızın kimde olması gerektiğini?
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.