SEÇİM BİTTİ HAYAT DEVAM EDİYOR
Ülkemiz, tarihimizin en önemli seçimlerinden birini çok şükür kazasız belasız gerçekleştirdi. İnşallah, ülkemiz, insanımız ve Tüm İslam âlemi için hayırlara vesile olur.
Her seçimin sonucunda kazananlarda olur kaybedenlerde; burada esas olan kimin kazanıp kimin kaybettiği değil; sonuçların hoşumuza gitse de gitmese de fazla sevince ve üzüntüye kapılmadan olgunluk içerisinde karşılanmasıdır.
Elbette ki, seçimi herkes kazanmak ister ve seçim sürecince bunu gerçekleştirmek için mücadele eder. Ancak, tüm siyasiler seçim süresince sarf edeceği sözlerine dikkat etmeleri gerekirken maalesef bu seçim sürecinde söylenen sözler biraz rahatsız edici oldu.
Aslında söz ve davranışlarına en fazla dikkat etmesi gerekenler ülkenin yönetimine talip olan siyasiler olması gerekirken hassasiyet gösterilmesinde sıkıntılar olduğunu gördük. Kazanmak veya kaybetmek ne her şeyin başı ne de sonu; bu işin bir de yarınları var.
Hayat her şeye rağmen devam ediyor. Başta siyasiler olmak üzere herkes birbirinin yüzüne bakacak, aynı ortamı paylaşacak. Atalarımız, “Bakacağın yüze utanacağın söz söyleme” sözünü boşuna söylememişler!
Günlük hayatımızda da zaman zaman kullandığımız Süleyman Demirel’in “Dün dündür, bugün bugündür” sözü imdada yetişse de hesaba katılmayan bir de bugünün “yarını” var; yarınları var!
Başta ülkeyi idare eden irade olmak üzere iktidarı ve muhalefetiyle sorumlu davranmak zorundadırlar. Özellikle ülkeyi yönetme yetkisine sahip olanlar toplumsal huzurun tesisi için kendilerine oy vermeyen halk kitlelerinin samimi kaygılarını dikkate alarak kaygılarının yersizliğini gerek söylemlerinde gerekse icraatlarında göstermeye azami gayret göstermek zorundadırlar.
Coğrafyamız ve ülkemiz üzerinde büyük oyunların oynandığı, içeriden ve dışarıdan farklı şekillerle emperyalist saldırılara maruz kaldığı bu günlerde her zamankinden çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var.
Bu birlik beraberliğin bozulmasına yönelik her türlü söz ve davranışın karşısında durulmalı; her türlü kışkırtmaya karşı uyanık olunmalı, toplumu uyanık tutmalıyız.
Kendimizi nasıl tanımlarsak tanımlayalım birbirimizi anlamak zorundayız. Kimsenin kimseyi düşüncelerinden, tercihlerinden dolayı suçlama, aşağılama hakkı yoktur. Herkes sorumlu davranmak zorundadır. Kraldan fazla kralcıların kışkırtıcı söz ve davranışlarına pirim verilmemelidir.
Seçim varsa, yarış varsa sonucunu hepimiz hoşumuza gitmese de kabul etmek zorundayız. Ben, bu ülkenin bir bireyi olarak kavga istemiyor; seksen milyonda bir de olsa böyle bir hakkım olduğunu düşünüyorum.
Bundan sonra yapılması gereken sistemin sağlıklı bir zemine oturması için başta siyasi partiler olmak üzere toplumun tüm kesimleri samimi katkılarını sunmalıdır.
Cumhurbaşkanımızın seçim sonucuna yönelik mesajları olumlu olup özellikle iktidar mensupları tavandan tabana kadar bu olumlu mesajların hayata geçirilmesi için söylem ve davranışlarına dikkat etmeli; en önemlisi gayret etmelidir.
Her şey gelir geçer. Her kim ne yaparsa iyilik veya kötülük karşılığını görür. Hepimiz Hz. Allah (cc)’a hesap vereceğimizi unutmamalıyız. Dünyanın malının, mülkünün, şanının şöhretinin bir kıymeti yok!
24 Haziran’dan önce milletvekili olanların çoğu milletvekili değil; bugün seçilenlerin çoğu bundan sonraki seçimde milletvekili olamayacak. Hatta dün vekil olup da bugün yurt dışı oylarıyla vekilliği kaybeden bile var. Oysa milletvekili oldum diye ne kadar sevinmişti, şimdi ise mutlaka üzülüyordur.
Dün ile bugün arasında 24 saatlik bir zaman aralığı var olmasına rağmen kısa zamanda dünler çoğalıp yılların geçtiğini hepimiz ifade etmiyor muyuz?
Pehlivan, pehlivan! Alta düştüm diye üzülme/Üste çıktım diye sevinme!
Mevlana Hazretlerinin “Dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım” sözüyle yeni ufuklara yeni umutlara merhaba.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.