Biat kültürü ve sorgulama kültürü
“Biat” ve “Sorgulama” kavramları toplumsal kesimler tarafından tanımlarının ötesinde farklı amaçlarla kullanılmaktadır.
Ülkemizde İslam’a mesafeli hatta karşı olan kesimler, İslami kesimleri lider veya bir otoriteye karşı sorgusuz “biat” etmekle suçlar, hatta aşağılarlar.
Bu kavramların açıklaması çok kolay gibi görünse de karmaşık anlaşılması oldukça zordur.
Yazımda, bu kavramlarla ilişkili “itaat” ve “istişare” kavramları üzerinde de durarak bu karmaşık kavramları sade bir şekilde zor olsa da açıklamaya çalışacağım.
Biat Kültürü
Kısaca biat, “bağlanmak”, sadakat”, “bir lider, otorite veya bir sistemi” kabul etmek olarak tanımlanır. Yani, bir lider veya toplumsal bir otoriteye sorgusuz sualsiz bağlılık anlamına gelir.
Biat kültüründe, bireyler veya gruplar, liderlerine veya otoriteye tam bir itaat gösterir ve bu otoriteye itiraz etmek, sorgulamak pek hoş karşılanmaz.
Bu kültürün görüldüğü toplumlarda, bireylerin ya da grupların kendi düşüncelerini ve fikirlerini ifade etme özgürlüğü genellikle sınırlıdır.
Kişi, lider veya otoritenin emir niteliğindeki taleplerini içsel olarak kabul etmekte zorlansa bile “bizim bilemediğimiz ve göremediğimiz bir bildiği vardır” diyerek kabulü makul bir zemine oturtur.
Yani, “itaat et rahat et” anlayışıyla hareket ederek emri sorgulama yoluna gitmediği gibi emri yerine getirmese bile bunu açık açık ifade emekten de imtina eder.
Eğer herkes sadece itaat etmeye ve sorgulamamaya zorlanırsa bu durum yeni fikirlerin ortaya çıkmasını engeller, toplumu veya toplulukları statik hale getirir ki, bu da olumlu gelişmelerin yaşanmasını zorlaştırabilir.
Ayrıca, liderler ya da otoriteler her zaman doğruyu bilemeyebilirler ve bu noktada sorgulama ve eleştirinin olmaması, hatalı yöneticiliklerin ya da kararların sürmesine neden olabilir.
Çağımız iletişim çağı olsa ve anında iletişimden yararlanılsa da, bu durum bazı enformasyon dezenformasyonuna da yol açabilmektedir.
Sorgulama Kültürü
Kısaca sorgulama; bireylerin veya toplulukların bilgiyi, inançları, değerleri ve liderliği doğru veya yanlış sorgulama ve eleştirme eğiliminde oldukları bir yaklaşımdır.
Sorgulama ölçülü ve önyargısız yapıldığında faydalı olurken bizim ülkemizde bazı kesimlerin bazı kesimleri aşağılamak için kullandıkları için zararlı olabilmektedir.
Ülke insanı olarak hem “biat etme” hem de “sorgulamada” dengeli olmak yerine aşırıya kaçmaktayız.
Sadece biat ve sorgulamada değil, sevgi ve nefret dahil her şeyde uçlarda dolanmaktayız.
Sorgulamanın aşırıya kaçması da toplumsal huzursuzluğa ve sürekli bir belirsizliğe yol açabilir.
Sürekli her şeyin sorgulanması, insanların güven duyduğu bir düzenin, yapının olmaması demektir.
Bu durumda bireyler, sürekli olarak bir şeylere itiraz ederken, bir tür kaos ya da kararsızlık durumu oluşabilir. Aynı zamanda, her şeyin sorgulanması, anlam arayışı yerine, yalnızca kararsızlık ve belirsizlik meydana getirebilir.
Biat ve sorgulamanın dengelenmesi
Günümüzde birçok toplumda biat kültürü ve sorgulama kültürü arasında bir gerilim yaşanmakta bu durumda toplumsal huzur ve barışa zarar vermektedir.
Oysaki, dengeyi bulabilsek hem biat kültürü hem de sorgulama kültürü topluluk ve toplumların gelişiminde önemli rol oynayacaktır.
Her türlü çatışma ve aşırılıklar toplumun birlikte hareket etme iradesini ve toplumsal dinamiklerini de olumsuz etkilemektedir.
Bireyler, sorgulama ve biat arasında bir denge kurarak hem toplumsal düzenin sağlanmasına katkıda bulunabilirler hem de toplumsal gelişime, yeniliğe ve ilerlemeye katkı sağlayabilirler. Bu denge, toplumun daha sağlıklı, dinamik ve adil bir şekilde gelişmesini mümkün kılar.
Ayrıca, bazı kesimlere mesajım olması hasebiyle belirteyim; İslam sorgulanmaz, İslam’a uygun hareket etmeyen Müslüman sorgulanır.
İstişare Kültürü
Her türlü aşırılıkların dengelenmesi ve orta yolun bulunmasının çözümü istişare kültürünün toplum hayatında öncelikli yer almasından geçmekte olup çözümün anahtarı istişaredir.
İstişare, bir grup insanın, bir sorun veya karar üzerine fikirlerini ortaya koyduğu ve bu fikirlerin değerlendirilip en uygun çözümün bulunmaya çalışıldığı bir yöntemdir.
İstişare, toplumsal, profesyonel ya da dini bağlamlarda önemli bir yere sahiptir.
İslam'da "istişare" önemli bir yer tutar, kişi ve toplumun refahı için birlikte hareket etmenin önemli ve değerli olduğunu ortaya koyar.
Ayrıca, istişare sünnet olup İslami anlayışa sahip kişi ve topluluklar için Peygamber Efendimiz(sav)’in emri durumundadır.
Üzülerek ifade etmeliyim ki, istişare kültürünün İslami düşünceye sahip kişi ve topluluklarda da zayıfladığını gözlemlemekteyiz.
Yukarıdaki yazımla ilişkili olarak önümüzdeki haftaki yazımda “Mutlak İtaat” üzerinde durmaya çalışacağım.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.