Bugün Cumhuriyetimiz 96 yaşında. Türkiye’nin her yerinde büyük bir coşku ile kutlanacak olan bu özel günün anlam ve önemi elbette küllerinden yeniden doğan bir milletin destanlar yazmasıdır. Geri dönmeyi düşünmeden cepheye koşan aziz atalarımız, kendini merminin önüne siper eden yaşları küçük ama kocaman yürekli kahraman askerlerimiz, kadın olduğu gerçeğini bir kenara koyup cepheye koşan yiğit kadınlarımız.. Evet 29 Ekim Türkiye Cumhuriyeti’nin küllerinden yeniden doğuşudur. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyetin onuncu yılı kutlamalarının yapıldığı 29 Ekim 1933 tarihinde verdiği 10. Yıl Nutkunda, bugünü en büyük bayram olarak nitelendirmiştir. Bu yüzden diyoruz ki 29 Ekim tatil değil BAYRAMDIR.  “Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz Kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.”

Bastığın toprağa sahip çıkmaktır 29 Ekim. Mezarın olacağını bile bile ellerinle siper kazmaktır. 25 kiloluk mermiyi saatlerce taşımaktır, günlerce uyumadan savaşmaktır. Köyden cepheye bin kişi çıkıp 1 kişi dönmektir 29 Ekim. Gelmeyeceğini bile bile sevdiklerinin yolunu gözlemektir, Vatan Sağolsun diyebilmektir 29 Ekim. İşte 29 Ekim bütün dünyanın karşısında dimdik durmaktır. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla anıyor, silah arkadaşları ve kahraman askerlerimizi minnetle anıyorum. Yüce Türk milletinin varlığı daim olsun.