Yapma Bunu Sayın Yokuş!
Eskiden CHP Konya Milletvekili Atilla Kart vardı. Her konuda bir şeyler söylerdi. Sürekli önergeler verirdi. CHP Konya’da bu şekilde bir yere varılamayacağını anlayarak kendisini vekil yapmadı. Akabinde Hüsnü Bozkurt Bey kısmen ‘o’ olmaya çalıştı. Onun da vekillik ömrü kısa oldu. CHP strateji değiştirdi. Eski bir AK Partiliyi ve bir Saadetliyi kendi listelerinden Konya’da vekil çıkardı.
Yani şov yapmak işe yaramıyor. Her konuda bir şeyler söylemek parti genel başkanı nezdinde gelecek dönem vekilliğini garantilemeye yetmiyor.
İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş için en son -Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’u meclis kürsüsünden rencide ettiğinden- biraz ağır da sayılabilecek cümleler kurmuştum. Konya için yapılan ‘takdir hakkı kullanımını’ iltimas olarak afişe eden Konyalı bir vekilden bahsediyordum zira.
Sayın Yokuş gündem olmayı, konuşulmayı çok seviyor. O yazımın altına da uzunca ama bağlamından uzak cümleler ile beni tahkir eden şeyler yazmıştı. Vekilliğine verip yeniden cevap vermedim. Lakin TDK’ya bakma zahmetinde bulunmadan beni kelimeler üzerinden eleştirmesine üzülmüştüm.
Sendika kökenli olmak ‘herkesle kavga ederim’ anlayışını oturtmuş kendisinde. O kadar çok bağırıyor ki karşısındaki ne söylerse söylesin kendi bildiğini okumaya devam ediyor.
Zaten İYİ Parti Konya teşkilatı ile de uyumlu bir çizgi yansıtmıyor.
En son çıkıp yine olur olmaz şekilde ve yine çoğunlukla Beyşehir’le ilgili konuştu. Yok, hastaneden çıkarılan hurda malzemelerden bahsetti. Beyşehir Kuva-yı Milliye karargâhına yönelik AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı’nın cevabını eleştirdi. (Açıklamasının detaylarını haberlerden okursunuz ben buradaki yerimi zayi etmeyeyim.)
Bir de onu muhatap kabul etmediğini belirtip ‘her şeye maydanoz olmak’tan bahsetti. Bana Vali, İl Kültür Müdürü cevap versin dedi. Helal valla çıta yükseklerde.
Sayın Yokuş! Ya yaşlandınız, ya da siyaseti çok iyi öğrendiğiniz için manevra kabiliyetiniz arttı.
Siz siyasi bir kimlikle partinizin il binasında şehrin amirlerine eleştiri adı altında ‘suçlamalar’ savuracaksınız ama hükümeti yöneten partinin Konya il başkanı size cevap vermeyecek öyle mi?
Kusura bakmayın da buna ‘meydandan kaçmak’ denir. Karşınızda kimse yokken basına atıp tutmak kolay tabi.
En son fuar açılışındaki durumunuzu tekrar hatırlatmak isterim.
Bu şehir kavgayı sevmez. Kavgacıları hiç sevmez. Lütfen bu şekilde yapmayın. Sorup soruşturmadan basın açıklaması yapmayın. Bakın tıbbi malzemeler zayi edildi diyorsunuz, çoktan ekonomik ömrünü tamamlamış yıllardır biriken neredeyse çöp niteliğinde ürünleri gündem ediyorsunuz. Eski Türkiye’yi çok özlüyorsunuz farkındayım!
Yıllardır emek sarf edilen işlerle ilgili nihai noktalara gelindiğini öğrenip çıkıp açıklama yapıyorsunuz. Sonra ‘ben söyledim takip ettim, öyle oldu’ diye caka satıyorsunuz.
Telefonda da olsa birkaç kez konuşmuş olmamız hatırına dostça söylüyorum. Yaptıklarınız doğru şeyler değil. Vekillik de siyaset de böyle yapılmaz. Heyecanınızı anlıyorum ama yürüdüğünüz yol doğru istikamet değil…
Bana yine AK Partili gazeteci yaftası üzerinden eleştiride bulunabilirsiniz, lakin Sayın Vekil sadece sizi konu ettiğim değil diğer yazılarımı da açın okuyun. Orada AK Parti’yi de Konya bürokrasisini de belediyeleri de yerine göre en çok eleştiren gazetecilerden biri olduğumu göreceksiniz.
Ben sizin gibi partizanca bakmıyorum olaylara. Önce devlet ve millet diyorum sadece…
OTOPARK YATIRIMINA GELEN TEPKİLER
Çarşamba günü yazdığımız yazıyla ilgili Büyükşehir Belediyesi içinden dostlar aradı. Projenin gerekliliğiyle ilgili şeyler anlattılar. Fikirlerine, emeklerine saygı duyuyorum. Hatta bazı vatandaşlar da o alana yapılacak katlı otopark projesinin çok önemli ve elzem olduğunu belirten yorumlar yazdılar. Eyvallah. Ben de kamuoyundan aldığım yansımalar ölçüsünde kendi fikrimi belirttim.
İlk ihalenin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile tasfiye edildiğini işin bu yüzden yarım kaldığını akabinde tekrar ikmal ihalesine çıkıldığını belirttiler. Yani ilgili firmaya ilk ihale bedelinin tamamı ödenmemiş. Yeraltı otopark yapılmadan alana aşağı yukarı 500 araç sığıyordu ifademe de takılmışlar. Bu bilgiyi yine kurumdaki ilgililerden aldım. Yani oturup tek tek saymadım.
Bu yazıdan sonra otopark olarak tahsis edilen arsanın, aslında okul olarak vakfedildiği ve bağışlayan ailenin otopark olmasına rıza göstermediği iddiası geldi. Bununla ilgili hukuki bir süreç başlatıldı mı bilmiyorum. Lakin süreci takip edeceğimizi buradan ilan ediyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.