“Allah rızası için Yazmaya devam et”
Şehir insanımız arasındaki yoğun dedikodu fitne ve fesadı sizler de en az bizler kadar biliyorsunuz. Belki de yaşıyorsunuz. Ancak bu acı durumu bire bir yaşayanların başında gelen birisi olarak en çok şikayetçi olanlar arasındayız.
Çünkü biz bu satırlarda kime iyi desek, hemen birisi kötü der ya da diyecektir...
Olsun kim ne derse desin ya da demesin uzun yıllardan öncesinden başlayarak bugün şehrin pek çok karar mekanizmasında yer alan iki isimden söz ederek yazımıza başlamak istiyoruz.
……
Pazar günkü yazımızda AK Parti İl Teşkilatı’nın başaramadığı çok küçük olaylardan birisinin de şehrin trafiğini tek kelime ile felç eden, kural, ışık tanımayan düğün konvoyları olduğunu ve bunun gerekçelerini dile getirmeye çalışmıştık.
Pazartesi sabahı ilk arayan isimlerden birisi Sayın Hasan Hüseyin Karapınar idi. Hasan Hüseyin abi o klasik mütevazı, ağır abiliği içerişinde söze başlarken her gün yazılarımızı aksaksız okuduğunu belirtti ve aynen kelime kelimesine şöyle devam etti “Uğur abi önce dünkü (Pazar günkü) yazın için teşekkür etmek istiyorum. Allah rızası için bu konuyu yazmaya devam et. Geçen hafta Hasan Angı Bey ile bir düğün pilavında birlikte idik. Bizde aynı konuyu konuştuk. Hatta Hasan Bey bu işlerin önüne biraz olsun geçebilmek adına altı yedi ailenin bir araya gelerek toplu düğün yapmaları halinde belki işin boyutunun küçülmesine yardımcı olunabileceğini, dahası altı yedi durumu iyi aile düğün yaparken birkaç garibanın da orada düğün yapmasına vesile olunarak sosyal yardımlaşmada örnek bir adım atılabileceğini söyledi”…
….
Biz Hasan Hüseyin Karapınar aile ile daldan dala atlayarak şehrin pek çok konusu konuştuk. Bu vesile ile bir kez daha açık ve net yüksek sesle ifade ediyorum, ben şahsen Hasan Hüseyin Karapınar abiyi de Ali Karapınar abiyi de Bahattin ve Bahri Karapınar’ı da, “Baş vekilim” Hasan Angı’yı da seviyorum kendilerine saygı duyuyorum.
ORD. PROF. DR. GAZİ
YAŞARGİL’İN KONYA SEVGİSİ
Selçuk Üniversitesi başta olmak üzere şehrimize Konya dışından gelen tüm öğrencilerin gelecek yıllarda birer Konya aşığı olabilmeleri için bizi yönetenlerin büyük vebal altında olduklarına inanan bir insanım. Şöyle ki mesela bugün ülkeyi yöneten bir Bakan Selçuk Üniversitesi mezunu, biz Konya olarak bu bakanın önüne şehir ile ilgili bir dosya götürdüğünüz zaman o bakanın Konya hatıraları iyi ise o dosya bir vesile ile hallolur, aksi takdirde o dosya asla olmaz.
İşte Selçuk Üniversitesi de yeni akademik yıl dahası 40'ıncı kuruluş yılının ilk dersini bir dünya markası olan yüzyılın beyin cerrahı unvanına sahip, Ord. Prof. Dr. Mahmut Gazi Yaşargil Hoca’ya yaptırdı. Gazi Hoca 89 yaşında. Dünyanın önünde şapka çıkardığı bir bilim insanı. Ve bu isim Konya’ya geldi tabii ki hatır için ve o törende 1 saati aşkın süre hiç oturmadan ayakta ders verdi, ardından Tıp Fakültesi öğrencileri ile bir araya geldi burada da 2 saati aşkın süre yine hiç oturmadan ayakta ders verdi. Ve bu arada öğrendik ki en son yaklaşık 25 yıl önce Konya'ya gelen Gazi Hoca’ya şehir Rektör Hakkı Gökbel Hoca tarafından bire bir gezdirildi. Pek çok görmesi gereken gözün dikkatlerinden kaçan bu detaylar için en başta Rektör Hakkı Hoca olmak üzere Selçuk Üniversitesi’nin tüm yetkililerine; hocaları, öğrencileri ve “Selçuk Üniversiteliyim” diyebilen herkes adına şükranlarımı sunuyorum.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Hayattaki asıl önemli olan istediğini almak değil, aldıktan sonra onu hâlâ isteyebilmektir.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Toplu taşıma araçlarında büyüklere yer vermemek için dışarılara bakmadığımız zaman ADAM oluruz
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.