Muzaffer Kırmacı

Muzaffer Kırmacı

Aym “istikrar” dedi…

Aym “istikrar” dedi…

Temsilde adalet ötelenecek bir konu değildir aslında. Toplumun tüm katmanlarının Meclis’te temsil ediliyor olması asil bir davranış biçimidir. “Hak” denildiğinde “Bir”le  70 milyonun hiçbir farkı yoktur. Bir kişinin hakkı için yetmiş milyon ceza çekecekse, çeksin. Ama yetmiş milyonun hakkı da bir kişi için harcanmasın.

Anlayışımızı ve olaya bakışımızı ortaya koyduktan sonra, bir de madalyonun öteki tarafına bakalım.

İstikrar mı, temsilde adalet mi diye soracak olsak ve birini seçmek zorunda kalsanız hangisini seçerdiniz? Zor soru değil mi? Bence de. Anayasa Mahkemesi “İstikrar”ı seçti.  AYM birinden birini seçmek adına vermedi kararını. Ya da yazı-tura atmadı. Tabanı olan ayağı yere basan bir karar verdi. Mahkeme,  konu bakımından “Yetkisizlik” gerekçesi ile bireysel başvuruları oy çokluğu ile 2’ye karşı 14 üyenin oyu ile reddetti.

Seçim barajının,  temsilde adaleti sağlamak adına düşürülmesini  ya da kaldırılmasını istemek  demokrasi ve insan hakları açısından taktir edilecek bir durum. Ancak rakibini alt etmek adına istemek o kadar da saygın bir davranış değil. Üstelik seçim barajı alt edemedikleri rakipleri tarafından da konulmamış. Onlar da kucaklarında bulmuşlar. Evet darbe ürünü bir karar. Ama “Gelin şu darbe ürünü Anayasa’yıdeğiştirelim”denildiğinde  yanaşmayanların, işlerine öyle geldiği için seçim barajının düşürülmesini istemesi ne kadar da komik.

Velev ki seçim barajı düşse, ne bekleniyor acaba? Bundan, bunu isteyenlerin muradı ne ola ki? “Belki böylece AKP’yi alt edebiliriz” diye düşünenler, bu güne kadar  yaptıkları“alicengiz” oyunlarının tutmadığını hâlâ anlamamışlarsa vallahi çok yazık. Siz ne kadar çok tuzak kurarsanız, vatandaş o kadar çok bağlanıyor, sahipleniyor. Yıllarını siyasete vermiş, ya da bürokraside zirvede bulunanların bu gerçekleri görememiş olmasını bir türlü anlayamıyorum. Benim sade bir vatandaş olarak buradan gördüklerimi onlar hâlâ anlamamışlarsa ya basiretleri bağlanmıştır, ya da akıl tutulması yaşıyorlardır. Başka izahı olamaz bunun.

Kim gelirse gelsin iktidara. Ama tek başına gelsin. Biz vatandaşlar da kimi sorumlu tutacağımızı bilelim. Kardeşin, kardeşle bile ortaklık yapamadığı bir dünyada iktidar ortaklığını yüzümüze gözümüze kaç kere bulaştırdık. Koalisyonu beceremiyoruz biz. Koalisyon ortakları ellerine alıyorlar nalıncı keserini hep kendilerine yontuyorlar. Her başarısızlıkta nasıl olsa suçlayacakları bir ortakları oluyor. Ama tek başına iktidarda  mazeret kabul edilemez. Temsilde adaleti de kutsamanın alemi yok. Geçmişte  otel odalarında  her çeşit ikna metodu ile hükümetlerin yıkılıp, hükümetlerin kurulduğunu unutmadık. Binde’lik oy oranları ile çoğunluğa tahakküm edildiğine defalarca şahit olduk.

Anayasa Mahkemesi verdiği kararla “İstikrar” dediyse,  ben de istikrar diyorum.

Hadi hayırlısı…

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Muzaffer Kırmacı Arşivi
SON YAZILAR