Bayan sürücülü beyaz şahinler !!!
Dün şehir olarak adeta bahardan değil yazdan kalma bir gün yaşadık. Şehir trafiği dışında her şey mükemmel denilecek şekildeydi. Özellikle yeşil alanlar cıvıl cıvıldı. Vatandaşlar bu hafta kapımızı çalması beklenen “kara kış”ın haberini almış olacaklar ki doyasıya güneşin tadını çıkartıyorlardı. Çarşılar dolu, kaldırımlar adım atılamayacak şekilde kalabalıktı.
Tüm bu güzellikler içerisinde can sıkan tek şey o klasikleşen şehir içi trafiği idi. Allah sizi inandırsın hiçbir trafik lambasında 6-7 yeşil ışıkta dahi geçemiyordunuz. Tabii şehir merkezine gelince bu trafiğimize birde tur otobüsleri eklenince iş iyice çığırından çıkıyordu.
Neyse trafik dersek yazımız can sıkıcı olacak.
Bunu burada noktalayalım ve başka bir trafik konusuna dikkat çekelim.
***
Şehirde dolaşanlar bilirler iyi niyetli düzgün “Beyaz Şahin sürücülerini” tenzih ediyoruz beyaz şahinlerimiz çok meşhurdur!
Mesela geride bırakmakta olduğumuz hafta içerisinde motorize polislerimiz Dedeman kavşağında nerede ise sırf şahin operasyonu yapıyorlardı. Ve iki durdurulan otomobilden birine işlem yapıldı desek az söylemiş oluruz. Gerisini siz düşünün.
Bu hafta içerisinde çevre yolu dediğimiz şehir içi yolunda yolun en sol şeridi tıkandı. Tıkandı derken 10-20 ile kımıl kımıl ilerliyoruz. Sonra baktık ki herkes sıra ile sağlamaya başladı. Trafikte sağlamak ne kadar hatalı ve suç değil mi?
En sonunda önümüzdeki tüm arabalar sağlayarak kurtuldular. Ve sıra geldi bize.
Önümüzde beyaz bir şahin gidiyor. Bazen 10 la bazen 15 ile. Selektör yapıyoruz. En sonunda korna yapıyoruz. Beyaz şahin sürücüsü asla taviz vermiyor. Ne sağ şeride geçiyor ne de gaza dokunuyor. Allah var ya sürücü de görünmüyor. İçimizden diyoruz ki “Ya bir çocuk kullanıyor ya da yaşlı bir dede. Direksiyona gömülmüş görünmüyor”…
Ve en sonunda bizde dayanamadık ve sağ şerit müsait olduğu zaman sağladık. Geçerken de söverek o direksiyona baktık.
Allah o da ne!
Direksiyonda bir bayan, yanında 8-10 yaşlarında bir erkek çocuğu. Bayan direksiyona öyle bir sarılmış ki sanırsınız direksiyon kaçmasın diye adeta direksiyona yapışmış.
Ne sağına bakıyor ne soluna bakıyor ne arkasına. Elleri ile direksiyona yapışmış gözü ile yola kilitlenmiş dünya umurunda değil.
O gün gazeteye gelince biraz internette dolaştım. Son üç yılda ehliyet sınavlarında başarı oranı düşmüş.
Çünkü artık ehliyet almak o kadar kolay değil, denetimler arttı. Durum böyle olunca da kurslarda iş daha da ciddileşti. Dolayısıyla ehliyet almakta zorlaştı.
Ben, buna kendimde dahil ehliyeti olanlar bile belli aralıklarla ama beş yılda ama on yılda bir yeniden sağlık kontrolünden tutunda yazılı ve direksiyon sınavına tutulmamızdan yanayım.
Bu ülkede trafik kazalarından hayatlarını kaybedenlerin, sakat kalanların yaralıların ve de kaza raporlarının rakamları kadar korkunç bir gerçek var mı?
Aracınız yoksa yayasınız yine kurtulamıyorsunuz. Toplu taşıma araçlarından faydalanmak istiyorsunuz yine trafiğin içindesiniz.
Ve bu dert gittikçe büyüyor ve içimize yerleşiyor. Şehrin güzelliğine şehir insanının mübarek iliğine bu trafik helal getirmiyor vesselam.
Tatil yapma şansını yakalayacak tüm okurlarımıza iyi tatiller.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri, yoksa insan büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Türbe meydanında ki trafik akışına bir rahatlık kazandırdığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.