30 Mart 2014 Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerine hazırlanan partilerin ve adayların seçim kampanyaları sırasında çevre ve insan sağlığını olumsuz yönde etkileyecek tutum ve davranışlardan kaçınılması; kampanyaların çevreci bir anlayışla sürdürülmesi çevreye duyarlı her vatandaşın arzusudur.

Nitekim Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın İdris Güllüce imzasıyla yayımlanan “Çevreci Seçim Genelgesi” ile bu konuda alınacak tedbirlere dikkat çekilmekte ve seçim kampanyalarının çevreci bir anlayışla yürütülmesi istenmektedir.

Bakanlığın internet sitesinde yer alan ve Valilikler aracılığı ile tüm yurtta ilgili kurum ve kuruluşlar ile Siyasi Parti Başkanlıkların gönderilen genelge’de seçimler sırasında yürütülecek propaganda ve benzeri çalışmalarda kullanılacak el ilanı, broşür, afiş, flama, bayrak vb malzeme tüketiminin azaltılması, kullanılacak malzemelerin geri kazanımı mümkün olan ve tabiat çabuk bozulabilir malzemelerden yapılması, çevrenin korunması ve ülkemizde çevre bilicinin geliştirilmesine katkı sağlaması bakımından önem arz ettiğine dikkat çekilmektedir.

Atık kirliliğinin yanı sıra çevresel gürültü ve görüntü kirliliğine neden olamamak için alınması gereken tedbirlere de işaret eden Bakanlık aksi davranışta bulunanlara 2872 sayılı Çevre Kanunu ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu hükümleri uyarınca İdari işlem yapılmasını istemektedir.

 Çevre Bakanlığı kurulduğu 1991 yılından bu yana yapılan her seçim öncesinde bu ve buna benzer tedbirlerin alınmasına işaret etmek gelenek haline geldi. Ancak gördük ki her seçim de sokaklar karnaval havasında rengarenk afiş, flama ve parti bayrakları ile donatılıyor, propaganda çalışmalarında çevresel gürültü sınırı aşılıyor, görüntü kirliliği yaşanıyor. Bu dönem de muhtemeldir ki, aynı hadiseleri yaşayacağız. Aksi davranışlarda bulunanlara idari işlem yapılır mı? Onu bilemem.

Mahalli idare seçimleri bir yerleşim yerini yönetmeye talip adaların sahneye çıktığı, kentin yönetimine yönelik plan ve projelerin ortaya konduğu kampanyalara sahne olacaktır. İşte yürütülecek kampanyalarda çevreye duyarlı tutum ve davranışlarda bunan adayları bir adım öne çıkarması bakımında bu genelge de belirtilen tedbirlere uymak önemlidir.

Hepimizin ortak geleceği olan çevrenin korunması, geliştirilmesi, her türlü çevre kirliliğinin önlenmesi hem devletimizin hem de vatandaşlarımızın ödevi olduğu Anayasamızın 56.maddesinde belirtilmektedir. Belediye Başkan adaylarımız da hem duyarlı bir vatandaş olarak hem de devleti temsil etmeye aday örnek bir devlet adamı olarak şimdiden çevreye olan duyarlılığını göstermeli ve çevre ve insan sağlığını olumsuz yönde etkileyecek tutum ve davranışlardan kaçınmalıdır.

Seçim kampanyaları sırasında cadde ve sokaklara asılan bayrak ve flamaların, dağıtılan afiş ve broşürlerin malzemelerinin seçiminde doğada kolay çözülebilir, kısa sürede yok olabilir olmasına dikkat edilmeli, miting ve toplantı sonrası arkamızda daha az atık bırakılmasına özen gösterilmelidir. İlgili idarelerin gösterdiği yerler dışına afiş ve pankart asmamalıdır.

Özellikle okul, yurt, hastane, huzur evi ve konutların yoğun olarak bulunduğu mekanlardan geçerken gürültü kirliliğinden kaçınılmalı, ses cihazları sonuna kadar açılmamalı, gereksiz yere korna çalınmamalıdır. Sizin mutluluğunuz, bir başkası için mutsuzluk kaynağı olmamalıdır.

Yaklaşan mahalli idare seçimlerinde yapılacak kampanyaların görüntü ve gürültü kirliliğine neden olmayan çevreye duyarlı bir şekilde yürütülmesi, siyasi parti ve adayların bu konuda hassasiyet göstermesi hepimizin genel arzusudur. Bu bağlamda Çevre ve Şehircilik Bakanlığının genelgesinde belirtilen önlemler rehber olmalıdır.

Unutmayalım ki, havanın suyun toprağın ağacın siyaseti olmaz. Temiz hava, Temiz su, tertemiz sokaklar, verimli topraklar,  sağlıklı ve temiz bir çevre hepimize lazımdır. Çevremiz Çehremizdir. Kendi elimizle çehremizi karartmayalım. Kalın sağlıcakla…