Bugün bilgisayarımın karşısına geçip başta okul önlerinde, evlerde dünden devam okul heyecanı ve trafikten başlayan o tatlı heyecan ile ilgili bir şeyler yazıp özellikle de trafik konusunda sıkıntıları paylaşmak istiyordum.

Ama daha sabahın köründe bir ulusal kanalda hadi adını da yazalım NTV’de Konya ile ilgili yayınlanan haber gerçekten üzdü.

Niye üzüyor?

İzlemeyenler için kısa bir bilgi verelim.

Haber özetle şöyle tabii ki görüntülü olarak;

“Konya’da bir düğünde beş genç önce kalabalığın önünde ki yüksek bir yere çıkıyorlar sonra bellerinden çıkardıkları tabancalar ile havaya rast gele ateş ediyorlar: Bu arada küçük çocuklar korkuyorlar kulaklarını kapatıyorlar …..” gibi.

Sadece biz bu konuyu köşemizde defalarca dile getirmiştik.

Konya’mızda ağırlığı hafta sonları olmak üzere her gün her köşe başında her sokakta düğün dernek var. Ve üstüne üstelik her yerden takır takır silah sesleri. Üstüne üstelik de ülkede OHAL var.

Şehri yöneten büyüklerimizin hassasiyetleri ile bizler belki bu olağanüstü halin farkında değiliz abi, birileri için çok basit birileri için de eğlence olan bu tabanca ile sıkmak pompalı ile hava atmak gerçekten üçüncü dünya ülkesi geleneği.

Biz, New York’ta ABD’ye kafa tutan bir ülkenin insanları mıyız?

Yoksa hâlâ düğünümüz var çek tabancanı sık.

Maç kazandık tara.

Bizim parti birinci çıktı bas tetiğe…

Oğlan sünnet oldu yak ortalığı…

…………..

Yok böyle bir şey yahu.

Ama eğer büyüklerimiz ve şehrimizi yöneten yöneticilerimiz bize kızmaz ise bir şey söyleyebilir miyim?

Özellikle bu yaz bu silah pompalı işinin bu kadar abartıldığına şahit oldukça artık bizi yönetenlerin de bu işi müsamaha gösterdiklerine inanmaya başladım.   

Çünkü iş sıkanın yanına kar kalıyordu.

Bunu görenlerde, bu yapılanların bir suç unsuru taşımadığına kanaat getirip onlarda sıkmaya başlıyorlardı.

Sonuçta geldiğimiz nokta da sıkan sıkanaydı ve dün el birliği ile Konya’yı bir kez daha bu üzücü ve rezil edici görüntü ile ülke gündemine taşımış oluyorduk.

CAMİNİN KURŞUNLARINI DA MI ÇALDINIZ?

Pis hırsızlar, adi hırsızlar bize ulaşan bilgilere göre insandan utanmadan, Allah’tan korkmadan camileri soymaya devam ediyorlarmış. Cami cemaatinden bir abimizin bize bildirdiğine göre adi hırsızlar Osman Rumi Camisi kubbelerinin üzerindeki kurşunlarını çalmışlar. Durumu bize aktaran abimiz son derece üzgündü kızgındı. Diyecek bir şey yok ki ancak Allah ıslah etsin diyoruz.

SADE VATANDAŞ GÖZÜ İLE EĞİTİMCİ

Bir okurumuz Süleyman Şamcı Bey eğitim ile ilgili bakın ne yazıyordu;

“Okullar açılıyor denince nerde o eski okul, nerede o eski öğretmen öğrenci samimiyet. Hiçbiri kalmamış günlük öğretmenlerin tamamı Konya gidiş dönüş çilesi yol yorgunluğu ve ders ne kadar verimli olunursa yapılan araştırmalara göre Konya’dan günlük ilçe ve köylere gidiş geliş yapan memur öğretmen sayısı binin üzerinde. Burada kaybeden ilçeler ve köyler oluyor. Sosyo ekonomik olarak buraların milli geliri merkeze entegre edilmiş olmuyor mu? Neden görev yaptığınız yerde kalmıyorsunuz? Sorusuna “çocuğum okula başlayacak” diyor. İyi ya görev yaptığın okulda okut yok ya buranın eğitim seviyesi düşük çocuğun geleceği ile oynamam.

Peki diğer çocuklar maraba mı? Eğitici olduğun okulun seviyesini kim yükseltecek?

Onu bilmez burada eşitsizlik yok mu?

İmamlarda memur statüsünde sabah namazı yatsı namazını kıldırın biz de gidiş dönüş yapsak diye düşünülürse ilerde kimse şaşırmasın.

Acilen devlet büyükleri bu konuya parmak basmalı.”

………..

Dünkü yazımızda yer alan Mustafa İbalı meğer bizim tanıdığımız, parti teşkilatında görev alan Mustafa İbalı Bey değil Mustafa İbalı Bey’in babasının amcasının oğlu Mustafa İbalı imiş. Bu durumu hatırlatan Mustafa Bey özetle şöyle diyordu;

“Selamünaleyküm Uğur abim hayırlı günler. Bugünkü yazını gördüm öncelikle iltifatların için teşekkür ederim. Abi yalnız yanlış anlaşılmaya mahal vermemek için yazayım istedim o yorumu yapan ben değilim. Babamın amca oğlusu var o yapmış sanırım. Ben kimseye elimden geldiğince özellikle menfi yorum yapmamaya çalışıyorum. Ve hele siyasi son zamanda hiç yoruma girmek istemiyorum. Ha kimseden korkum endişem de yok. Makam mevki tedirginliği İle kimseye karşı gebeliğim de yok. Alnım açık Elhamdülillah. Bizim partimizde de illaki hatalar yanlışlar olabilir ama ben hiçbir zaman özellikle de kamuoyunda kesinlikle AK Parti’ye tavır aldıracak hiçbir şeyde olmadım olmam da. Yanlış anlaşılmaya meal vermemek için senden ricam bu yorumun babamın amcaoğluna ait olduğunu belirtebilirsen karışıklığın önüne geçelim. Seni seviyoruz. Kusura bakma abim özür diliyorum yanlış anlaşılmayı düzelteyim istedim hakkını helal et…”

………….

Helali hoş olsun Mustafa abicim. Biz bugüne kadar bir tek Mustafa İbalı tanımıştık şimdi bu vesile ile babanızın amcasının oğlu Mustafa İbalı’yı da tanımış olduk. O zaman bu haklı teşekküre sahibi olan Mustafa İbalı Bey’e havale ediyoruz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Gerçeğin dağlarına, ümitsizlikle çıkılmaz.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Hurda toplayan motorlu kişiler Nalçacı’da Yeşil Meram kavşağında tek yönlü ve U dönüşünün yasak olduğu kavşakta kuralları hiçe saymadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.