FED toplantısına yaklaşıldıkça piyasalardaki gerilim de arttı. Döviz fiyatlarında yukarı yönlü dalgalanmalar, borsalarda da sert satışlar devam ediyor. 16 -17 aralıkta FED toplantısı olacak büyük bir ihtimalle de FED faiz artırımlarına başlayacak. Yaklaşık iki yıldır devam eden sözlü yönlendirmelerin sonuna yaklaşıldı. Artık bu toplantıda analistlerin %74’ü FED’den bir faiz artırımı bekliyor. Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim, bu toplantıda ben de faiz artırımının kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Geçtiğimiz hafta Cuma günü gelen en önemli veri olan tarım dışı istihdam verisi yine beklentileri aşarak 211,000 kişi geldi. Bir ay önceki veride 270,000’den 293,000’e revize edildi. ABD verisi sonrası piyasalar faiz artırımını fiyatlamaya başladı. Görünen o ki faiz artırımları artık kapıda, bizim için olumsuz bir tablo olduğunu söyleyebilirim. Bizim için sadece olumsuz olan tablo FED’in faiz artırımları değil tabii ki. Sınırımızda son yaşanan uçak olayı ve halen devam eden teröristlere karşı yapılan operasyonlar ve mülteci sorunları gerçekten ülke olarak zor bir sınavdan geçiyoruz. Yaşanan olaylar sanki bir gerilim filmi gibi, tabii buna piyasaların tepkisi de oldukça sert oluyor. FED toplantısına kadar sınırımızda yaşananları da bunun üstüne koyarsak döviz fiyatlarındaki yükselişler devam edecek gibi duruyor. Dolar/TL 2,925 seviyelerine kadar yükseldi. Euro/TL ise 3,230 seviyelerinde seyrediyor. Geriye dönüp baktığımızda AK partinin tek başıma iktidarı kazandığı zaman ki pozitif hava o günkü mutluluk piyasaların enerjisi biraz dağılmış gibi görünüyor. Bugün piyasalar biraz daha endişeli ve gergin, herkes sınırımızdaki tansiyonun düşmesi ve terör olaylarının bitmesini arzu etmektedir. Bu durum düzelirse piyasaların enerjisi de mutluluğu da yerine gelecektir. Şimdilik de olsa hava puslu olduğunu belirtmek isterim.

       Bizi mutlu edecek gelişmelerinde olduğunu söyleyebilirim. Her şeyden önce cari açığımızda yaşanan iyileşmeler var. Bunun en büyük nedeni petrol fiyatlarındaki düşüşler, petrolün varil fiyatı 40 dolar seviyesinde seyrediyor. Nerelerden geldiğini hatırlatmak istersek 115 dolar seviyelerinden buralara kadar düştü. Önümüzdeki yılı da 40 ile 60 dolar arasında bir yerde tamamlarsak bizim için çok pozitif bir durum olduğunu söyleyebilirim. OPEC üyeleri petrol üreten ülkeler son yaptıkları toplantıda petrol üretiminde bir azaltmaya gitmediler. Özellikle Suudi Arabistan ve Katar petrolde bir kısmaya gitmeyeceğiz dedi. Bu açıklamalarda petrolün düşmesine sebep olduğunu belirtelim.

      Yazımı yazdığım saatlerde Türkiye’nin üçüncü çeyrek büyüme rakamı geldi, %4 olarak yansıdı. İyi bir rakam olduğunu belirtmek isterim. Bizim için pozitif gelişmelerden bir tanesidir.

     Borsa İstanbul ise kan kaybetmeye devam ediyor. Son yaşanan olaylar ve FED’den gelecek faiz artırımları borsadaki satışları tetikledi. Borsa İstanbul daha öncede yazdığım gibi 70,000 puan ile 80,000 aralığında bir seviyede yılı tamamlayacağını bekliyorum.

    Altın fiyatları hala alım için fırsatı yaratmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta 100 TL seviyesinin altına düşen altın fiyatları toparlanarak tekrar 100 TL’nin üzerine tırmandı. Ben bu seviyelerden altının alınabileceğini düşünüyorum. Çok büyük düşüşlerin altın fiyatlarında artık zor olduğuna inanıyorum.

    Son söz piyasaların beklentisi Rusya ile yaşanan krizde bir an önce tansiyonun düşürülmesi yönünde, böyle bir gelişmede piyasaları çok pozitif etkileyecektir. Tansiyonun düşmesi adına hem cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan hem de başbakanımız Ahmet Davutoğlu gereken adımları atıyor fakat karşı taraf tan şu ana kadar atılan pozitif bir adım yok Rus tarafından da ılımlı gerilimi düşürecek adımlar gelirse bu piyasalara doping etkisi yapacaktır. Umarız pozitif bir adım da Rusya dan gelir.