Prof. Dr. Füsun Sunar

Prof. Dr. Füsun Sunar

Kalemin iyileştirici gücü: Yazı Terapisi

Kalemin iyileştirici gücü: Yazı Terapisi

Merhaba değerli okurlarım,

"Hayatım roman!" diyen kaç kişi var, el kaldırabilir mi? Sizi göremiyorum belki ama yaşamım boyunca pek çok kişiden bu sözü duyduğum için çoğunuzun elinizi kaldırdığını tahmin edebiliyorum. Peki, kaç kişi bu romanı gerçekten yazmıştır? Cevabın oldukça az olduğunu da görebiliyorum.

Neden hayatımızın bir roman olduğunu düşünürüz? Yazsak ne olur, okunur mu? Ya da bize ne gibi zararları veya faydaları olur? Aklımızdaki birçok soru yüzünden bu romanı ya yazmıyoruz ya da yazamıyoruz. Bazen kirli çamaşırların ortaya çıkmasından, bazen kimseyle paylaşamadıklarımızın öğrenilmesinden korktuğumuz için. Ama en büyük engelimiz bilinçaltımızdır.

Bilinçaltı, tıpkı bir uçaktaki kara kutu gibi her şeyi kaydeder. Bizi korumak için önümüze engeller koyar: korkularımız, kaygılarımız, fobilerimiz, kötü alışkanlıklarımız ve daha birçok fizyolojik ve psikolojik rahatsızlık… Hatta bu engeller, sosyal yaşantımızı etkileyerek ev, iş ve sosyal ilişkilerimizde bozulmalara neden olabilir.

Tüm bunlardan kurtulup sağlığımıza kavuşmamızın yollarından biri de yazmaktır. Eğer hayatımızın romanını yazmak istiyorsak, kalemi ve kâğıdı alıp içimizden gelenleri durmaksızın yazmaya başlamalıyız. İşte bu, serbest yazı olarak adlandırılan bir tekniktir ve inanılmaz bir terapi yoludur.

Atalarımız ne demiş: "Bu kadar derdi içine neden attın? Bir su da mı yoktu anlatacak?" İşte, dertlerimizin dermanı içimizi dökmektir. Bu bazen bir dost, bazen bir su, bazen de yazmaktır. "Bu devirde seni anlayacak ya da sırdaş olup derdini paylaşacak kaç kişi var?" dediğinizi duyar gibiyim. İşte size en iyi dost: yazı!

İçinizden geldiği gibi, bir düzene bağlı kalmadan yazın. Duygularınızı, düşüncelerinizi, yaşadıklarınızı... Öfkelenin, üzülün, sevinin, mutlu olun! Yazdıkça fark edeceksiniz ki duygusal ve zihinsel süreçleriniz düzenleniyor ve iyileşiyorsunuz. Kelimelere dökülen duygular, psikolojik ve fiziksel sağlığınız üzerinde olumlu etkiler yaratacaktır. Yazı yazmak, duygusal boşalma sağlayarak stresi ve kaygıyı azaltır; kendinizi keşfetmenize, özsaygı ve özgüveninizi artırmanıza yardımcı olur. Birilerinin yazdıklarınızı okumasından kaygılanıyorsanız, o zaman yırtın atın, yakın yada kayıt yapmayın.

Araştırmalar, düzenli yazı yazmanın stres seviyelerini azalttığını, depresyon ve anksiyeteyi hafiflettiğini göstermektedir. Özellikle travma yaşamış bireylerde yazı terapisinin ruhsal iyileşme sürecini hızlandırdığı belirtilmektedir. Yazı terapisi, bireyin iç dünyasıyla bağlantı kurmasını, duygularını ifade etmesini ve zihinsel sağlığını güçlendirmesini sağlayan etkili bir yöntemdir. Günlük yaşama kolayca entegre edilebilen bu teknik, kişinin kendini daha iyi tanımasına ve psikolojik dayanıklılığını artırmasına yardımcı olur.

İlkokul yıllarındayken rahmetli babam bana şık bir defter getirmişti. O deftere bakmak bile beni rahatlatıyordu. Onu günlük olarak kullanmaya başladım; her gün olmasa da ara sıra önemli olayları, duygularımı ve düşüncelerimi yazıyordum.

Bir de şiir defterim vardı. O zamandan bu zamana gelişerek yazdığım şiirler hâlâ içinde duruyor. Baktıkça hem kendi gelişimimi hem de kendimi keşfetme sürecimi görebiliyorum.

Köşe yazılarımdan da anlaşılacağı gibi yazmayı seviyorum ve ömrüm boyunca yazmaya devam edeceğim. Bu arada, küçük bir reklam yapayım: Bir kitabım ve bazı öykü kitaplarında yayımlanmış öykülerim de var.

Hayat yolunda öğrendiklerimi ve öğreneceklerimi yazdım, yazıyorum ve yazacağım. Paylaşmaktan korkmadan, özgürce…

Haydi sevgili okurlarım, ne duruyorsunuz? Hemen bir kalem ve kâğıt ya da bir ekran ve klavye alın, hayatınızın romanını yazın ve yazmanın dayanılmaz hafifliğini keşfedin!

Sağlıklı ve hoşça kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
    Prof. Dr. Füsun Sunar Arşivi
    SON YAZILAR